41. Bölüm

342 30 41
                                    

Keyifli okumalar dilerim.

*****

1 HAFTA SONRA

Yaklaşan memur sınavlarına herkesin katılabileceğini yazan bildiriler ülkenin dört bir yanına asılmıştı. Bu durum haliyle saraydaki soylu sınıfını rahatsız etmiş ve şikayetler giderek artmıştı.

Sayon, kucağında küçük siyah köpeğiyle birlikte yeni satın aldığı evine doğru yürüyordu.

Köpeğin başını okşayarak evinin bahçesinin kapısına ilerledi. Köpeği bahçe çimlerinin üzerine bıraktı ve dizlerinin üzerine çöktü.

"Artık burada benimle yaşayacaksın. Buna sevindin mi?"

Küçük köpek havladı ve sevinçle kuyruğunu salladı.

Sayon gülümsedi ve köpeği sevdi. "Uslu çocuk."

Ayağa kalktı ve evin kapısına doğru ilerlerken köpek onu takip etti. Elini kapı koluna atacakken kolda sarkan ipe bağlanmış bir zarf gördü.

Zarfı araladı ve içindeki katlanmış kağıdı açtıktan sonra okudu.

"Beni görmeye gel.
Alim Orval"

Sayon gözlerini devirdi ve köpeğe doğru döndü.

"Gitmeli miyim?"

Köpek başını yana doğru eğdi ve sahibine baktı.

Sayon iç çekerek mektubu göğsüne sıkıştırdı. "Uslu bir çocuk ol ve beni burada bekle."

Köpeğine cebinden çıkardığı kurutulmuş eti verdikten sonra oradan ayrıldı ve yaşlı alimin evine gitti.

Büyük konutun önünde evin hizmetlileri Sayon'u karşıladı ve ona yaşlı adamın olduğu odaya kadar eşlik etti.

Hizmetliler alimin kapısını açtıktan sonra içeri girdi.

Yaşlı alim oturağına yayılmıştı, Sayon'u görünce toparlandı ve eliyle önündeki oturağı gösterdi. "Gel, Sayon. Hoş geldin."

Sayon da yaşlı adamın dediğini yaptı ve karşısına oturdu. "Beni neden çağırdınız?"

"Sana her şeyi öğrettim fakat görgü kurallarını bir türlü öğretemedim. Ben senin babandan bile yaşlıyım."

"Beni buraya öğüt vermek için mi çağırdınız?"

"Böyle yapmana gerek yok," dedi yaşlı adam ve bir bardağa içecek doldurduktan sonra Sayon'a uzattı. "Birisi görse düşman olduğumuzu düşünür."

"Ben içki içmem. Teşekkürler."

"Biliyorum, bu sadece meyve suyu."

Sayon bardağı aldı ve başını hafifçe eğdi. "Teşekkür ederim."

Yaşlı adam belini tutarak yerine oturdu. "Seni buraya hocalığını yaptığın öğrencileri sormak için çağırdım. Çocuklara kötü davranıyormuşsun, Sayon. O çocukların babalarının hepsi benim ahbabım. Beni alim camiasında rezil etmeye mi çalışıyorsun?"

Sayon içeceğinden bir yudum aldı. "Onlara kötü davranmadım, sadece okumayı isteyip istemedikleri hakkında kendilerini sorgulamalarını sağladım."

"Çoğu seni babalarına şikayet etmiş Sayon."

"Alıştılar, başladıkları yerden epey yol kat ettiler." Sayon bardağı masanın üzerine geri koydu ve yaşlı adama baktı. "Ama beni buraya bunun için çağırmadınız."

"Madem anladın, sadede geleceğim. Memuriyet sınavında senin parmağın var değil mi?"

"Öyleyse ne olmuş?"

KAYIP VARİSHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin