Prens Theon uykusunun en derin vaktinde kulağına gelen garip seslerle gözlerini araladı. Sabah olmaya yüz tutmuş, gün aydınlanmaya başlamıştı.
Prensesi göremeyince üzerindeki örtüyü attı. Ayağa kalktığında Nyana'yı yatağın hemen yanında dizlerinin üzerinde yere oturmuş, bir kovaya eğilerek kustuğunu gördü.
Hemen yanına gidip Nyana'nın uzun saçlarını geriye doğru alıp tek eliyle tuttu. "Nyana, iyi misin?"
Nyana başını olumsuz anlamda salladı ve midesinde oluşan ani bir kasılmayla tekrardan kustu. Soğuk soğuk terliyordu.
Başını kovanın üzerinden kaldırdı ve derin derin nefes aldı.
"Bitti mi?" dedi Theon, hala onun saçlarını tutuyordu.
Prenses başını sallayınca saçlarını bıraktı ve yatağın başına gidip onun için bir bardak su ve temiz bir mendil getirdi.
Nyana bardağı aldı ve ağzını çalkaladıktan sonra kovanın içine tükürdü.
Theon onun başını yukarı kaldırdı ve mendille ağzını sildi. "İyi misin?"
"İyiyim."
"Yediğin bir şey mi dokundu?"
Nyana elini midesine bastırarak, "Bilmiyorum, çok midem bulandı," dedi.
"Nyana, neden beni uyandırmadın?"
"Zaten çok geç gelmiştin."
"Bunun bir önemi yok. Bir daha böyle bir şey olursa beni uyandıracaksın."
"Peki."
Theon prensesi kucakladı ve yatağa taşıdıktan sonra üzerine bıraktı. Yanına oturdu ve elini prensesin sırtına koyup sıvazladı. "Prenses."
"Evet?"
"En son ne zaman aybaşı oldun?"
"Bir ayı biraz geçti."
"Bir ihtimal, gebe olabilir misin?"
"Bilmiyorum, önceden de birkaç kez böyle olmuştu fakat sonrasında yine adet gördüm. Hekimler bazen böyle olabileceğini söyledi. Kendimi şartladığım için böyle oluyormuş."
"Tekrar bir hekime görünmek ister misin?"
Nyana çıplak ayaklarını gergince birbirine sürttü. "Hayır, olumsuz bir şey duymak için hazır değilim."
Theon prensesin başını öptü. "Peki, o halde biraz daha bekleyelim."
Nyana ayaklarını birbirine sürtmeye devam edince Theon onun ayaklarını dizlerinin üzerine aldı, çıplak sıcak karnına yasladı ve ellerini sardı. "Ayakların çok üşümüş."
"Theon."
"Söyle prenses."
"Eğer sana bir çocuk veremezsem, başka bir gözden olur mu?"
"Hayır. Bu saçmalık da nereden çıktı?"
Nyana bakışlarını üzüntüyle yere çevirdi. "Bir prens olarak evlatlarının olması en doğal hakkın."
"Ben çocuk istemiyorum, ben seninle bir çocuğumuz olmasını istiyorum. Böyle düşünceler aklında nereden geliyor?"
"Haremdeki herkes bunu konuşuyor."
"Neyi konuşuyor?"
"Benim kısır olduğumu, senin de kendine yeni cariyeler alacağını söylüyorlar."
"Bunların hepsi saçmalık," dedi Theon ve prensesin yanağını okşadı. "Sadece seni kıskanıyorlar, söyledikleri hiçbir şeye aldırış etme."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KAYIP VARİS
FantasyBir prens olarak çoğu şeye sahipti, neredeyse her şeye. Tek noksanlığı kutsal bir kan ve biraz pigmentti. Belki de kusurlu olan tek şey, yaşadığı dünyanın ta kendisiydi. Kehaneti henüz doğmadan tüm krallığa yayılmıştı. Başlangıç Tarihi: 15.10.2020 #...