-52-

1.2K 75 8
                                    

Selamlar:) Nasılsınız?

Umarım iyisinizdir. Bende iyiyim işte. Çocuklarım kavuşacak çok mutluyum!

Küçük yıldıza dokunarak oy verirseniz ve satır altlarına yorum bırakırsanız çok mutlu olurum.

İyi okumalar<33

Karşımda bir ateş vardı sanki

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.


Karşımda bir ateş vardı sanki. Bilmediğim bir gücün beni içine ittiği ateşin zindanındaydım. Ateşin sıcaklığı öyle bir vuruyordu ki yüzüme, gözlerim yanıyor, nefes almakta zorluk çekiyordum. Hem üşüyor, hem de ateşin sıcaklığıyla ısınıyordum. Bu ateş beni öldürecek gibi değil, eksiklerimi tamamlayacakmış gibi duruyordu.

Dakikalardır esmeyen rüzgar şimdi esiyor, bedenimi üşütüyordu. Elimin titremesinin sebebi rüzgardır belki? Dudaklarım neden titriyordu peki? Göz yaşlarım neden akmıyordu yanaklarıma? Hayal mi görüyordum. Olamazdı. Gerçek olamazdı.

Titreyen elim silahı daha fazla tutamamıştı. Silah elimden yere düşerken emniyet kilidi açık olduğu için patladı. Ama hiç birimiz bundan etkilenmedik. Çünkü biz bir birimizi daha çok etkiliyorduk.

Koyu yeşil gözlerinde kendini tutan yaşların yanaklarına akması, benim de göz yaşlarımı tetikledi sanki. Elindeki silahı yere attı. Kurumuş dudakları bir parça açıldı. "Alev." dedi zorlanarak. Sesinin titremesi kulaklarımdaki uğultuyu alıp götürmesine engel olmadı. Sesini duyunca acı bir gülümseme belirdi yüzümde. Gözlerimi kırpmıyordum bile.

Bende titreyen dudaklarımı zorlukla araladım. "Alaz." dedim aylar sonra. Aylar sonra ismi dudaklarımın arasından yüzüne karşı dökülmüştü. Kalbime bir hançer saplandı sanki. Ama umursamadım. Sevdiğim adam karşımdayken ne bizi uçuracakmış gibi esen rüzgarı, ne de kalbimin acısını umursamadım.

Daha çok beklemek istemezmiş gibi koşarak aramızdaki iki metre mesafeyi kapattı ve kollarını bedenime doladı. Dünyalar benim oldu o an. Herşey grileşti. Tek beyaz biz kaldık. Kollarımı sırtında birleştirdim. Gözlerimi sıkıca kapatarak kokusunu içime çektim. Aylardır hasret kaldığım yoğun tarçın kokusu ciğerlerime dolarken dudaklarımı dişledim.

Kollarıyla kemiklerimi kırmak istercesine beni sararken benim de ondan farkım yoktu. Kafasını boynuma gömerek derin nefesler aldı. Açık saçlarımı okşadı. Binlerce öpücük kondurdu. "Meleğim." dedi pürüzlü sesiyle. Sesinden ağladığını anladım. Bana öyle seslenmesi yeniden titretti içimi. Yeniden sarmıştı beni kollarıyla. İçimdeki endişe bile onun verdiği güven hissiyle yok olup gitti.

Yanağımı omzuna yasladım ve ona daha sıkı sarıldım. İçimdeki gurur kalkanını yerle bir etmek istemiyordum ama sarılıyordum işte. Sessizdim. Göğüsüme gömmek istercesine kucakladım sevdiğim adamı. Belki onu görürüm diye sokaktaki tüm insanların yüzünü izlerken şimdi ona sarılıyordum. Belime doladığı kolları beni giderek kendine bastırıyordu. Asırlarca böyle kala bilirdim.

BAYAN DEDEKTİF (+18)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin