Ufuk bey masayı ispirli istediği için toplamıştı babalar ufuk bey'e söylemeden büyük bir risk alarak masadaki, hain'i bildiklerini ve ufuk bey'e söyleyeceklerini söylerler ufuk bey bu habere sevinir sonunda masaya kimin ihanet ettiği ortaya çıkacaktır. Songül ana ile gelinleri ise filiz hanım'ın daha önce gittiği yere giderler ve bayraktar bir ile görüşürler onlarda görüşme yaparlar bayraktar bir ve diğer üyeleri konuşurken şöyle der merak etmeyin daha güzel yarınlar bizleri bekliyor hanımlar yarınlar umut olacak bizlere ve bu halka sabretsin ve bekleyin diyip yollar hanımları bayraktar üyesi ufuk bey'in sağ kolu olan rakıp uzundere'nin eline bir dosya gelir o dosyayı açtığında gördüğüne çok şaşırmıştı o kağıtta adem'in hain olduğu yazıyordu. Rakıp bey hemen ufuk bey'e durumu anlatır bunu öğrenen ufuk bey deliye döner yıllardır adem'e güvenini kaybetmemişti ama şimdi en yakın olan adem'in ihaneti ile dünyası başına yıkılmıştı nasıl yıllardır ihanetini görmemişti, kendisine kızıyordu songül hanım ile gelinleri ise eve gelmişlerdi. Kuşçu baba ile izzet ağa bir araya gelmişti eski anıları konuşmaya başlamışlardı konu sohbet ilerlerken kuşçu babanın hikayelerine gitmeye başlamıştı, dertsiz çobanın hikayesini anlatmaya başlamış adamın biri durup dururken kör olmuş doktor doktor dolaşmış kimse niye kör olduğunu anlayamamış gözlerinde bir hastalık yok emme görmüyor. Doktorlar biz bu işten bir şey anlamadık demişler, adam cağız kalkmış dünyayı dolaşmaya çıkmış derdine bir çare aramaya başlamış bir yerde ona demişler ki. Bak efendi sen bu dertten kurtulmak istersen hayatta hiç bir derti olmayan bir adam bulucan onun gömleliğini gözlerine sürecen hemen gözlerin açılacak, adam yollara düşmüş gine dertsiz birini aramış bulmuş sonunda demişler ki. Flan dağda bir çoban var onun hiç bir derti yoktur, hemen o dağa yollamış bizimkini çobanı bulmuş selam demiş e çoban ağ duydumki senin bu dünyada hiç bir dertin yok doğrumu çoban demiş ki. Yoktur Allah'a şükür hiç bir derdim yoktur, kör adam bir sevinmiş bir sevinmiş ki, dünyalar onun olmuş artık gözleri görecek diye içi içine sığmıyormuş. Ağam demiş hele gömleğini çıkarı verde gözlerime sür gözlerim açılsın, çoban ne dese beğenirsin iyi emme benim gömleğim yokki, çoban dertsiz olmasına dertsiz mi emme gömleği de yokmuş.