Operasyon başarılı bir şekilde gerçekleşmişti hem kazım yavuz ve ekibini güvenli bir yere götürmeye karar verir. Görünmezler ile çatışmaya devam eden kılıçdere ailesi ile reis ailesi ortak hareket ederek görünmezleri yakalarlar ve sorgulamak için depoya götürürler songül hanım ve kızı ise adamları ile bir mekana girerler reis ailesinin yemeğine katılmaya gittikleri mekanda programın başlamasını beklerken sahneye çıkan sese kulak verirler sahneye çıkan o güzel ses şu türküyü söylemiştir ve songül hanım anlamıştır kim olduğunu o kadının
Nasıl yar diyeyim ben öyle yare
Nasıl yar diyeyim ben böyle yare
Mecnun edip çöle saldıktan sonra
Alemin bağında bülbüller öter
Giden benim gülüm solduktan sonraAlemin bağında bülbüller öter
Giden benim gülüm solduktan sonraCoşkun sular gibi çağlamayan yar
Gönlünü gönlüme bağlamayan yar
Benim şu halime ağlamayan yar
Daha ağlamasın öldükten sonra
Benim şu halime ağlamayan yar
Daha ağlamasın öldükten sonraPir Sultan Abdal'ım sürem bu yolu
İnsanın kamili olmuşam kulu
İster yağmur yağsın isterse dolu
Gidem ben ummana daldıktan sonra
İster yağmur yağsın isterse dolu
Gidem ben ummana daldıktan sonraSongül hanım ve kızı bahar hanım'ı tanır gibi olmuşlardı ama kim olduğunu çıkaramamışlardı o şarkı söyleyen kadın adem'in eşi bahar kılıçdere idi, diğer soyadı ile bahar yücepur idi. Yıllar önce memlekette öldü sandıkları gelinleri idi, örgüt güçlü bağlantılar kurmaya devam ediyordu ufuk kaplan ise derin planlar yapmaya çoktan başlamıştı eski kabadayılar ise türkiye'ye eski bir kabadayı'nın gelişi nasıl olur diye düşünmeye başlamışlardı aralarında konuşurken eskilerden kimi çağıracakları hakkında eski kabadayılardan biri şu isimi vermişti çakır taşova'nın gelmesi ile adem'i ve selma'yı kurtarabileceklerini düşünmüşlerdi. Bu hamle doğru bir hamle olabilirdi eskiler çakır taşova'yı çok iyi tanıyorlardı bilmeyenler ise öğrenirler diye düşünerek çakır taşova'ya haber göndermişlerdi meryem kılıçdere ise adamları ile ulucan ailesini izlemeye almıştı içinde şüphe vardı ulucan ailesi'ni bitirecek isim meryem kılıçdere idi.Maraz ali güvenli eve yerleşmişti reis ailesi ile kılıçdere ailesi depo da görünmezleri sorgulamaya başlamışlardı adem ile dostlarına büyük bir oyun kurulmuştu bu oyunu mutlaka çözmeleri lazımdı songül hanım ile kızı sohbet ederken o türkü istek üzerine yeniden söylenmişti çünkü o türkü adem ile bahar'ın türküsü idi. Adem bahar'ı kaybettiğinde söylemişti bu türküyü nasıl yar diyeyim ben öyle yare program tüm hızıyla devam ediyordu kabadayıların gönderdiği haber yerine ulaşmıştı eski bir kabadayı olan çakır taşova adamlarına hazırlık yapmalarını söylemişti türkiye den yıllar önce alamadığı bir intikam vardı amcaoğlu kuzey taşova'nın intikamını şimdi alma fırsatı gelmişti ayağına belki kuzey'in yiğeni olan poyraz akdağ'ı da görürdü bu sayede.