8.Bölüm

22 7 0
                                    

Reis Ailesi'ne evlat acısı bir kere düşmüştü. Yürekler sağlanmıştı reis ailesi'nin göz bebeği ali reis ölmüştü, ağıtlar yakılıyordu Kuran'ı Kerim'ler okunuyordu. Arzu ise bu olayı acaba çözebilmek için her şey den ama her şey den vazgeçmeye razıydı, onun için ekibi ile ihtiyarlar başkan'ının yanına gitmiş idi. Ve görüşme şimdi başlamıştı onlara şöyle bir teklif sundu arzu bu olay da kendisinin suçu olmasa da bedel ödemek için hazır olduğunu söyledi. Bu acı olaydan sonra kılıçdere ailesi'de evlerine dönmüştü, songül hanım ile mihriban hanım hala şokta idi. Böyle mutlu bir günde kim bunu yapmıştı, bilmiyorlardı ama bu olayı çözmek için onlarda ellerini taşın altına koyacaklardı, reis ailesinin intikamını iki aile bir olup öyle alacaklardı arzu ise sözlerine devam etti. Ve ulucan ailesinden vazgeçtiğini söyledi, artık arzu ulucan'ın ulucan ailesi ile hiçbir bağı kalmadığını bildirdi, ve oradan ayrıldı daha sonra songül hanım'a doğru yola çıktı. Ulucan Ailesi ise büyük bir oyunun içine giriyordur ama yanlarında kimi götüreceklerini bilmiyorlardır, ya ertürk ailesi bu savaşın bitmesinden yanaydılar onun için. Adem'in tarafında olmayı seçeceklerdir çünkü halit ertürk adem'e bir can borçludur ama kimsenin tahmin bile edemeyeceği biri geliyordu. Ulucan ailesinin gururu halil ulucan almanya dan türkiye'ye kesin dönüş yapmaya karar vermiş idi, ve en büyük düşmanı ise adem kılıçdere'dir halil ile adem aslında öz kardeşlerdi zamanında halil ulucan'ı cafer vatan kaçırmıştı ve ulucan ailesine evlatlık vermiş idi. Ama bu gerçeği ne adem biliyordu nede halil biliyordu büyük bir savaşın ortasında iki öz kardeş şavaşıyordu halil hainler tarafında yer almıştı. Adem ise devletinin yanında mücadele etmeye devam ediyordu, alper ise sıkı ve unvalı bir çalışma sonunda polat alemdar'ın yerini tespit etmişti. Ve hemen adem'e söyledi adem de hemen ekibi ile polat alemdar'ın yanına gitmek için, yola çıkmıştı songül hanım ise araştırmaya başlamıştı ali reis'in katilini bulabilecek miydi her yere haber salmıştı. Herkes bu olayı çözmek istiyordu reis ailesi son görevini yapmak için, mezarlıkta toplanmışlardı ve ali reis'i son yolculuğuna uğurlamaya başlamışlardı ne acı ki, reis ailesinin çok sevilen evladı. Ali Reis ölmüştü babaların bazıları adem'e düşmandılar. Ve onu öldürmek istiyorlardı bunun içinde istanbul'a bir mafya babası gelecekti, bu adam davut tataroğlu idi, bu adam herkesin başına bela olmaya gelecekti. Onu çağıran cafer vatan dı onun emri ile istanbul'a gelecekti, zamanında kapatılan kılıç holding tekrar açılacaktı. Ve bu sefer daha da büyük bir düşman vardı bu düşman, davut'u davut'a göre herkes ölmeliydi ama en başta adem ölmeliydi tabi bilmedikleri bir şey vard. Eğer adem ölürse dengeler alt üst olacaktı ve kirli pazarlıklar gün gün artacaktı. Adem bunun önüne geçebilecek miydi tek güç olarak ihtiyarlar tarafından seçilen güçtü adem kılıçdere songül hanım ise artık bir nebze acısını dindirmeye çalışıyordu. Kızı mihriban hanım ise babasının mezarını ziyaret etmeye devam ediyordu, mezarlığın başında babası ile dertleşiyordu ya ihtiyarlar başkan'ı en çok güvendiği adamlarından birini alıp polenezköy'e doğru yola çıkmışlardı. Eline kriptolu telefonu alıp polenezköy'deki adamını arayıp yola çıktık geliyoruz diye haber verdi, herkes rahatsız idi çünkü telefon konuşmalarına ulaşamıyorlardı ihtiyarlar başkan'ı bunlardan ne saklıyordu. Kimsenin fikri yoktu adamlar izzet ağaya haber vermişlerdi davut'un öldürdüğü izzet kılıçdere nasıl ölmemişti, bu bir sır olmuştu ama şu iyi biliniyordu ki, davut tataroğlu en yakın zamanda ölecekti. Çünkü adem kılıçdere nin babasını zamanında öldürmeye çalışmıştı ama adem'in izzet'in oğlu olduğunu bilmiyordu. Davut adem'i tuzağa çekmek isterken aslında adem davut'u tuzağa çekecekti, cafer hazırlıkları yapmıştı hava limanına geçmişlerdi. Davut'u beklemeye başlamışlardı otuz dakika sonra hava limanına bir uçak iniş yapmıştı, bu uçak davut tataroğlu nun uçağıydı cafer vatan korumaları ile davut bey'i mekanına doğru götürmek için. Yola çıkmışlardı, beklenilen davut bey sonunda türkiye'ye gelmiştir ve artık ona göre kendi kuralları geçecekti türkiye'de ama bilmedikleri bir şey vardı adem Kılıçdere bu oyunu başlarına geçirecekti, yıllar önce kılıç holding ile beraber tataroğlu holding de kapatılmıştı şimdi davut bey'in gelmesinden dolayı. Tataroğlu holding yeniden açılmıştı, ve yeniden faaliyet göstermeye başlamıştı bu haber Songül hanım'ın kulağına gitmişti, ve şimdi intikam zamanı gelmişti. Davut tataroğlu holding'in başına tekrar oturmuş ve bu sefer bunu cardinal istediği için. Yapmıştı kimdi bu cardinal denilen adam ve türkiye'den ne istiyordu, neden sürekli türkiye'yi kana boğuyordu. Kimse bilmiyordu ama tahmin edebiliyorlardı bu adamın kim olduğunu, polat alemdar ise eşi leyla Türkmen'in mezarını sık sık ziyaret ediyordu, annesi ve babası içinde dua ediyordu mezarlıkta.

Kalem ve kılıçHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin