7

1.5K 101 18
                                    

O Geceden Sonra..

                                               
Yaklaşık dört sene önce..

Sabah Kerime Hanım'ın üçüncü kez kapımı çalmasından sonra mecburen kahvaltıya inme vaktimin geldiğini anladım.

Saatlerdir üzerimde bornozumla yatağımda uzanıyordum.. Göz yaşlarım bile tükenmiş, artık akmıyorlardı. Arada nefes alamıyormuş gibi hissetsemde, üzerime garip bir hissizlik çökmüştü.

Sessiz bir kabullenişti belki..

Bugün doğum günümdü ve istesemde kimseden kaçamazdım.. Dün gece bir şeyler olduğunu anlamalarını istemiyorsam; aşağı inip mutluluk oyunu oynamam şarttı.

Ayağa kalktım. Yerde parçalara ayırdığım kanlı geceliğimi görünce yüzümü buruşturup, tüm parçalarını topladım. Bir poşete koyup, banyodaki çöp kovasına attım. Ardından yüzüme soğuk su çarpıp yüzümün kızarıklığını aldım. Zaten tenim esmer olduğu için az kızarırdım. Şiş gözlerim içinde; annemin mucize kremini alıp sürersem işimi göreceğini düşündüm.

Sessizce kapımı açıp koridoru kontrol ettiğimde; herkesin şen şakrak sohbet ettiğini duydum. Aslan'ın kahkahalarını duyunca bir an içime saplanan acı ile gözlerimi kapadım.

Şimdi olmaz!

Adamın bir suçu olduğunu bile sanmıyorum. Gecenin bir yarısı evine giren bendim. Sarhoştu.. Beni hayal sanmıştı..

Kim bilir kimin hayali?.

Uyarırken yeterince sert olabilseydim dururdu.. Kendi aptallığım.. Yaşadığım haz beni öyle bir sarmıştı ki, neler olacağını görememiştim bile..

Adımlarımı hızlandırarak annemlerin odasına girdim. Hızlıca kremi alıp hemen gözlerimin altına ve üstüne sürdüm. Ardından da birine yakalanmamak adına onun makyaj malzemeleri ile hemen bir kaç dokunuş uyguladım.

İşte!

Hazırım..

Bu kadar basit.

Dün gece hiç yaşanmamış gibi görünüyordu..

Peki görünen şeylerin ne kadarı doğruydu?

Derin bir nefes alıp, her zaman yaptığım gibi duygularımı maskeleyip annemin odasından çıktım.

Kendi odama geçip, kapıyı açtığımda gördüğüm bedenle birden boş bulunup ufak bir çığlık attım.

- Şh.. Şh.. sakin ol! Benim..
Deyip sarılmak için gelirken birden elimi kaldırıp durdurdum.

Şu an bana dokunmasını kaldırabileceğimi sanmıyordum. Yüzümde maskem olsada ruhum hiç durmadan kanıyordu..

Sesimi sakin tutarak;
- Tamam.. Tamam.. İyiyim. Bir an görünce, beklemediğim için boş bulundum. Sen neden gelmiştin?

- Seniha annem doğum günü çocuğunu kaldırmam için sonunda beni gönderdi de asıl sen bu kılıkta nerden geliyorsun?

Üzerime baktığımda hala kısa bornozumla olduğumu fark ettim. Yatakta yattığım içinde önü biraz gevşemiş, göğüslerimin büyük bir kısmı dışarıdaydı. Ama öyle düşündüğünüz gibi seksi bir durum yoktu. Daha dolgunlaşmamış minik göğüslerim olduğu için daha çok tahta gibi dümdüz bir görüntü sergiliyorlardı.

Umursamazca omuz silkip, dolabıma yöneldim.

- Ortalıkta artık böyle dolaşamazsın küçük kız! Etrafta bir sürü koruma var, biri bu halinle görse; seni kadın sanar.

Duyduğum sözlerle gözümden akan yaşı hızla sildim.

Yüzümü Aslan'a dönüp, alayla gülümsedim.
- Görsünler, umurumda mı sence?

Duyduğum sözlerden sonra; nasıl bu kadar soğuk kanlı ve hissiz davranabiliyordum bende bilmiyorum.

Oysaki içim öyle değildi. İçimden binlerce çığlık kopuyordu. Ben çocuk değilim, kadınım! diye bağırıyordum. Senin.. Kadının..

- Benim umurumda. Hareketlerine dikkat et. Hadi daha fazla oyalanmada hazırlan, kahvaltıya bekliyoruz.
Dedi ve çıktı.

Beni paramparça ruhumla bırakıp, çıktı. Zihnimde durmadan tek bir cümle yankılanıyordu;
Seni kadın sanarlar..

UMAYHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin