Evettt yeni kurgu, ilk bölüm ile karşınızdayım.
Bölümler bu uzunlukta gelmeye devam edecek. Çerezlik bir hikaye olacak diye düşünüyorum o yüzden çok uzun ve duygusal duygusal bölümler olmaz diye planladım.
(Ve tabii ki planladığımı asla yapamadım dkshsgsddg)
Bu arada kendileri benim ikinci kitap'ım oluyor. O zamanlar henüz gelişme aşamasındaydım bunu da belirtmiş olayım 🙃
Keyifli okumalar :)
_
Siktir!
İlk günden işe geç kalmıştım. Yatağımdan illet bir baş ağrısıyla sıçramış ve leş gibi kokan üzerimi değiştirmiştim hızlıca.Ne bok yemeğe bu kadar içersin ki akşam!
Başka zaman iş çıkmaz, çıktığı zaman da normal bir işe başlayacağım günün gecesine denk gelir. Sikeyim böyle yaşantıyı..Annem'i kaybettikten sonra babam büyütmüştü beni. Hoş yaptığı işkenceye ne kadar büyütmek denirse. Vuruyor muydu, hayır! Sövüyor muydu hayır. Ama gözlerinde gördüğüm o iğrenç kin ve nefret ile büyüdüm hep. Nedenini merak ettiğim, suçumun günahımın ne olduğunu anlayamadığım bir nefret..
Liseyi bitirdikten hemen sonra babamın tabiriyle "serseri" arkadaşlarım ile beraber bir eve çıkmıştık. Babamla da bağlarım mezun olduğum günün ertesi sabah tamamen kopmuştu. Onun istediği hayatı yaşayıp, onun seçtiği meslek dalı için hazırlanmazsam beş kuruş yardım etmeyeceğini, hatta eve dahi almayacağını, yüzünü göstermeyeceğini söylemişti.
Açıkcası çokta sikimde olmamıştı. Zaten kendisi de dünden razıymış gibi bir daha da arayıp sormamıştı.Arkadaşlarım fare Ertan derlerdi bana. Nedeni her deliğe girebiliyor olmamdı. Çalışmadığım iş, tanımadığım yüz yoktu desem abartmış olmam herhalde.
Öyle ki jigololuğa kadar uzamıştı bu yol.
Üniversiteye gelince, kazanmıştım. Fakat maddi sıkıntılar ve ders çalışamadığım günlerin bedeli olarak hala son sınıfta sürünüyordum.
Bitirebilirsem veteriner olacaktım.Neden bu mesleği seçtiğime dair pek bir fikrim olmasa da sanırım hayvanları insanlardan çok seviyordum. En azından onlar kendilerine yapılan iyiliklerin ve gösterdiğiniz sevginin, şevkatin karşılığı olarak sadakatlarıyla hep yanınızda oluyor, insanlar gibi götünüze tekmeyi basmak için uygun zaman kollamıyorlardı.
Düşüncelerimin arasından minibüsün durağa varmasıyla ayrılmıştım.
Durakta indikten sonra hızlıca birkaç adım ilerleyip sağdan girdiğim yolu yokuş aşağı inmiştim.
"İzzet oto tamirhane" yazan tabelanın önünde durmuş ve birkaç saniye tabela ile bakışmıştım.Kro muydu buranın sahibi?
Bir insan tamirhaneye neden kendi ismini verir ki? Gözlerimi devirerek derin bir nefes verip içeriye doğru adımlamıştım. Götü bana dönük kafasını deve gibi arabanın içine gömen adam, heyecandan ve utancımdan dolayı götümden çıkan "merhaba" demem ile bana doğru dönmüştü.1.80 boylarında, iri yapılı ön tarafı hafif uzun ve alnına düşen saçlarını eliyle geriye doğru tarayarak yüzüme bakmıştı duygusuz bir ifade ile.
Birkaç saniye bakışlarını üzerimde gezdirdiğinde sessizliği bozmuş ve sertce yutkunarak; "Peyami" diye güçlükle çıkarıvermiştim ağzımdan.Bu işi puşt Peyami sayesinde bulmuştum. Eskiden işimi sadece kadınlarla yapar ve paramı alıp uzardım. Bir gün bu işi bana ayarlayan arkadaşımın yaptığı bu ahlaksız teklif ile yumruğu yüzüne geçirmiştim.
Flashback
"Amına koduğumun malı! Sanki yapmakta olduğun iş çok ahlaklıymış gibi birde iş beğendiremiyoruz sana."
"Lan amcık! Onunla bu bir mi? Bana bir erkeğin altına yat diyorsun orospu muyum lan ben?"
"Değil misin? Ayrıca kadın veya erkek ayırt edebilecek konumda değilsin hatırlatırım. Ev sahibin beyzbol sopasını götüne soka soka seni evden çıkardığında sakın benim kapıma gelme! Ahlaksızlıkmış..çok ahlaklıydın sanki aq piskopatı.Ağzım burnum yer değiştirdi, insan insana öyle vurur mu lan ayarsız piskopat?"
"Gel bakayım bir."
"Ya bir siktir git!
Ve bana da yarına kadar haber ver. Bak çok iyi para verecek diyorum, eğer istemiyorsan söylersin. Nasıl olsa adamın altına yatacak çok insan var sırada."***
"Düşünceli görüyorum seni, neyin var?
"Sana ne Peyami? Ne zamandan beri birbirimizin hissettiklerini önemser hale geldik?"
"Sormakta mı suç? Hem derdini anlatmayan derman bulamazmış derler."
"Yok derdim falan. Derman bulmakta istemiyorum!
Bugünlük bu kadarsa ben gidiyorum.""............."
"Ne bakıyorsun? Üç posta sikiştik amına koyduğum ne bakıyorsun? Eve gidicem ben daha haberin var mı senin?"
"Sorun ev meselesi değil mi?
Geçen burdayken aramıştı ev sahibin birikmiş kira borcun için.""Off kurtulamiycaz senden sanırım. Evet, ev meselesi var mı bir önerin?"
"Niye bana gelmedin ki?
"Niye sana geleyim amk babam mısın, abim misin?"
"Yardım ederdim. Bak; daha önce de söyledim. Sadece bana çalış hatta çalışmana bile gerek yok. Benim yanımda ol, ben tüm ihtiyaçlarını-"
"Ben de gerek yok demiştim!
Bak bana karşı hisslerinin olduğunun farkındayım, ama ben eşcinsel değilim. Ki olsam bile evli bir adamın kapatması olacak biri de değilim. Bir kendinize gelin artık yaa! Bu işi ihtiyacımız var diye yapıyoruz herhalde demi?""Tamam dur sinirlenme hemen. Al şu numarayı."
"Kimin numarası bu?"
"İzzet diye eski bir arkadaşımın. Tamirhanesi var, arar konuşurum senin için gider çalışırsın."
"İstemez."
"Niye inat ediyorsun? Teklifime hayır dedin zaten bari izin ver bu kadarını yapayım. Aklım sende kalmasın."
"Aklın bende kalmasın zaten. Allah aşkına aklın bende kalmasın Peyami!"
Günümüz.
"Peyami- Peyami gönderdi beni."
"Dokuzda burda olursun söylemişti, saat on buçuk?"
"Özür dilerim, geç kaldım farkındayım ama bir daha.." Dediğimde lafımı tamamlamama izin vermemişti bile.
"Tamam kes! Arka odaya geç, geliyorum."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
JIGOLO | BXB
General Fiction[TAMAMLANDI] Hayatını jigololuk yaparak kazanmaya çalışan Ertan ve oto tamirhane ustası İzzet'in hikayesi. Başlangıç: 27.08.2022 Bitiş: 05.11.2022