64 × Beklenmeyen Teklif

1.5K 78 48
                                    

Feyyaz;

Gözlerimi hastanede odasında açmam ile bir anda jetonun düşmesi ve son yaşananların kafamda bir şimşek gibi çakması bir olmuştu.

Bizim için biçilen ömürü, son nefesimizi vereceğimiz anı bilemeyiz, bilemiyoruz.
Ve alnımıza yazılan yazının da karşısına geçemeyiz.

Ama bu hayatta insanın sevdiklerinin gözlerine son kez bakmadan, onlara son kez birşeyler söyleyemeden gitmesi de varmış bu dünyadan..

Boğazıma sarılan o ölüm ipi bana bunu hatırlattı..

Aslında ne çok şey için kendimizi yorduğumuzu, ne çok savaşlar verdiğimizi..
İnsanların mutlu olması, barış içinde yaşayabilmesi bu kadar kolayken..
Ölüm bu kadar yakınımızdayken verilen bir sürü anlamsız mücadeleleri hatırladım..

"Beni duyabiliyor musunuz?"

Evet diyebilmek için yeltensem de sesim pek çıkmamıştı..

"Endişelenmeyin ses telleriniz hasar gördüğü için sesinizin kısılması gayet normal. İlaç yazacağım, almaya başladıkça sesiniz düzelmeye başlayacak. Kendinizi konuşmaya hazır hissedinceyedek zorlamayın lütfen..
Zorlamanız durumunuzu daha da kötüye götürebilir."

Doktorun söylediklerinden sonra içim biraz da olsun rahatlamıştı fakat yine de konuşamıyor olmak canımı sıkmıştı epeyce.

Ardından kollarımı ve bacaklarımı da kontrol ederek odadan çıktığında,
Kapıda Peyami , abim ve Sadi'nin belirmesi ile yüzümde güller açmıştı resmen.
Kim bilir ne kadar korkmuş, ne kadar üzülmüştü Peyami..

Doktor sesimle ilgili söylediklerini bir kez daha benimkilere anlattıktan sonra yanlarından ayrılmıştı.

"Kardeşim iyi misin?"

Diyerek alnıma bir öpücük kondurmuştu abim..
Kafamı evet dercesine salladıktan sonra devamında biraz muhabbet ediyor olmak çok iyi gelmişti.

"Sakın endişelenme tamam mı? Doktor bu durumun kısa süreceğini söyledi. Bu tip durumlarda ses tellerinin zarar görmesi normalmiş."

Gülümseyerek kafamı sallamış ve elimi uzattığımda , elimi tutarak yanıma daha da yaklaşmıştı Peyami.

Yatağımda doğrulup oturur ve pozisyona geldiğimde, yanımda ki boşluğa oturmasını istemiş ve oturur oturmaz kollarımı boynuna dolamıştım.

"Bizim aşıklar baş başa kalmak istiyor anladığım, biz çıkalım en iyisi."

Abimin söylediklerine göz devirdiğimde, gülürek odadan çıkmışlardı..

"Tamam dur nefes alamıyorum."

Ahtapot misali sarıldığımı farkettiğimde özgür bırakmıştım Peyamiyi..
Ama ne yapayım, çok özlemiştim sevgilimi.

"Çok korktum , sana birşey olacak diye."

Kendini suçlu hissettiğine , kendini suçlayıp durduğuna yemin edebilirdim...

"İyisin ya, yanımdasın ya herşey geçti artık."

".................."

"Evet senin suçun değil diyeceksin biliyorum ama ne yapayım..
O an senin yanında olamadığım, koruyamadığım için çok korktum."

"..............."

"Seni çok sevdiğimi..
Ne kadar çok bağlandığımı biliyordum. Bunu her seferinde dile de getiriyordum ama..
Bu çok başka bir şeydi. Seni kaybedeceğimi düşündüğümde daha iyi anladım. Meğer sana karşı olan hisslerim tahmin ettiğimden daha büyük, tahmin ettiğimden daha güçlüymüş. Eğer sana birşey olmuş olsaydı ben mahvolurdum be Feyyaz'ım."

JIGOLO | BXBHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin