Medya: Boyansa da hala yakışıklı kalan bir adet Ural :)
Ural karakterini zihnimde canlandıran biri başta gözümde canlanmıyordu. Sonra Instagramda Ahmet Bey'i gördüm. Ve kitap kapağı tasarımı yapan arkadaşıma dedim ki kesinlikle bu adam olmalı. Ve oldu da. Bu arada kendisi bir çocuk dişçisi ve alanında çok başarılı. Takip etmek kendine rol model almak isteyenler Ahmet Coşkun yazarak kolayca hesabını bulabilir.Yine uzun bir aradan sonra yeni bir kararla karşınızdayım.
Peki ne mi bu karar?
Fenomen Doktor Final yapıyor arkadaşlar.
Şimdilik bu kadar bilgi yeter bölüm sonu açıklamasında görüşürüz.
•••
Zaman... Garip bir kavramdı. Su gibi akıp sizi kaybedebilirdi. Ya da ağır ağır akıp sizi var edebilir. Ben zamanın var ettiklerindendim. Bir süre önce hayatı kayıplarla dolu bir kızken. Zamanın ağır akışı beni hayatı kazançlarla dolu bir kadın haline getirmişti.
4 güzel kazanç.
Öncesinde hayatıma giren ve bana gerçek aşkı öğreten, aşka inandıran adam Ural Dinçer. Hayatımın en güzel hediyesi olan ve bana hayatımdaki en güzel hediyeleri veren o adam.
Sonra evimizin duvarlarının adeta bir ressam edasıyla hakkından gelen can ikizlerim Lina ve Cenk.
En son ise evimizin minnoş üyesi Alkın Dinçer. Henüz bir anımız yoktu elbet ama anlatamayacağım bir kokusu vardı, huzur gibi... Vee tabiki bez kokusundan bahsetmiyordum.
"Ayh oğlum ama gavuru ısırır gibi niye ısırıyorsun."
Sitemime karşılık bir şey anlamış gibi gülen oğluşumla içime tarifsiz bir huzur dolmuştu. Hayatım bir tık daha mı güzelleşmişti ne?
"Şşhh büyüyünce aman çok çapkın olma. Baban gibi dur dur turnayı gözünden vur oğluşum."
Alkın'la olan tek taraflı muhabbetimi kesip bakışlarımı evin bahçesine çevirmiştim. Neden mi çünkü oğluş an itibariyle cevap veremeyecek kadar meşguldü. Ve bahçede Ural'ı zorla şezlonga yatırmış atladıkları iplerle bağlamış ve yüzünü boyayan iki tane tatlış vardı. İki diyordum çünkü Ural bu iç açıcı (!) haliyle pek de tatlış görünmüyordu gözüme.
Alkın'dan gelen seslerin kesilmesiyle derin uykulara dalan oğluşumu kucağından indirip üzerimi düzeltmiştim. Şimdi azıcık d vitamini eşliğinde keyifle Ural'ı izleme vakti gelmişti.
Alkın'ı tekrardan kucağıma alıp bahçeye çıktıktan sonra Ural'ın yanındaki şezlonga oturmuştum. Hani derlerdi ya siz eşinizi seçebilirsiniz ama çocuklarınız babasını seçemez diye. Ben çocuklarıma çok güzel bir baba seçmiştim. Geçmişe dönüp baktıklarında iyi ki diyebilecekleri, en değerli madenden bile daha değerli bir baba... Ve hiç de pişman değildim. En neticesinde hayatımda yaptığım en güzel seçim oluyordu kendileri.
"Oğlum, sen büyüyünce abla ve abi gibi olma tamam mı?"
Ural acılar içinde bir sesle Alkın'a seslenmişti. Ahhh kıyamam (!)
"Anne, Alkın da sana aşık olursa ben aşkımı paylaşmak zorunda olacağım değil mi? Zaten babamla da sürekli paylaşıyorum. Off erkek olmak ne zor ya."
"Cenk bey, bir yanlışınız var orada efendim. Ben aşkımı seninle paylaştım sen değil ufaklık."
Hayatımda 4 adam vardı. Biri gerçek hayatta toprağa benim hayatımda ise kalbime karışmıştı. Biri henüz çok küçüktü. Diğer ikisiyse kıskanç kıskanç sürekli atışan iki yakışıklıydı. Ve itiraf etmek gerekirse ikisinde de gönlüm vardı. Her ne kadar kendimi sadakatsiz volkan gibi hissetsemde.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
FENOMEN DOKTOR( FS1)
Roman d'amour(Fenomen Serisi 1. Kitap) "Şikayetiniz?" "Annem." Doktor civanım sandalyeden kalkıp yanıma doğru ilerledi. "Annenizi görmeden muayene edemem." Ural Dinçer'in ilk karşılaşması bu olmuştu Alin'le ama son olmayacaktı. İlk aşk, ilk heyecan...