...
"Pislikler!! Kimin üzerinde oturduğunuzu biliyor musunuz!!?"
Rin, telaşla çileden çıkmak üzere olan kardeşine baktı. Gözleri çoktan kıpkırmızı olmuştu, yanaklarındaki çizgiler belirginleşmiş, çakrası turuncuya boyanmaya başlamıştı.
Bu hiç iyi değildi.
Kolunu her an ileri atılacak gibi olan çocuğun önüne siper etti.
"Naruto, sakinleş! Amacı seni delirtmek zaten!"
Sarı saçlı olan, kıkırdayınca ona dönmüştü yeniden.
"Şüphesiz, bu Jinchuuriki. İlk yapacağı şey bağırıp düşünmeden saldırmak. Ve yanındaki, kırmızı saçları olmasada tanıyabileceğimiz bir karaktere sahip olan, Naruto'yu sakinleştirmeye çalışan devamlı yanında duran kız. Sende kardeşisin."
Gülerek yanındaki adama döndü.
" İtachi bizimle dalga geçmiyormuş, hımm."
Adamın onu taktığı söylenemezdi, nine ile bakışıyorlardı. Naruto daha da dişlerini sıktı. Rin ise kötü kötü bakıyordu karşısındakilere. İğrençlerdi.
"Gaara! Böyle bir durumda nasıl uyuyabiliyorsun dattebayo!? Kalksana, Gaara!"
Sakura, Kakashi...
Hepsi üzüntüyle çocuğa bakıyorlardı. Hepsi gerçeği çoktan anlamışlardı, Rin en başından beri haklıydı. Gaara, artık aralarında değildi.
Rin, dişlerini sıktı. Hiddetle Akatsuki'ye bakan kardeşine baktı.
"Naruto..."
Çocuk onu dinlemiyordu, kabullenemiyordu. Olamazdı, olmamalıydı.
"Lan, Gaara! Beni dinliyor musun sen?!"
İlerlemeye kalktı, ama hem Rin'in kolunu tutup önünü kesmesi hem de Kakashi'nin sesi onu durdurmuştu.
"Naruto, anlaman gerekir."
Donmuş ifadesi Rin'in göz bebeklerine yansıdı. Lanet olsun ki yapabilecek bir şeyi yoktu.
"Aslında anladın değil mi? Öleli bayağı oluyor? "
Ve yanaklarına vurdu üzerinde oturduğu bedenin, saygısızca, alayla. Bu, sarışın için bardağı taşıran son damlaydı.
"Geri verin... GAARA'YI GERİ VERİN!!! "
Atıldı ve yine Kakashi ile kız kardeşi tarafından durduruldu. Kız kolunu daha da sıkı tutuyordu, Sensei önüne geçmişti. Konuştu.
"Naruto, tek bir yanlış hareketle hepimiz ölürüz. "
Bununla çocuk, onay istercesine kız kardeşine baktı. Kızın gözlerinde o umutsuzluğu görmesiyle ne hissettiğini artık kestiremez olmuştu. Çaresiz olmaktan nefret ediyordu. Karşısındaki bu manzaradan nefret ediyordu.
İki Akatsuki üyesi dalga geçercesine, sanki altlarında ezdikleri bir cenaze yokmuşçasına sanat nedir tartışması yapıyorlardı. Tabii, bir de Jinchuuriki olan Naruto'yu kimin yakalayacağı tartışma konusuydu.
İkiside kendi menfaatindeydi. Ve bu sarışını iğrendirdiği gibi, Rin'i de iğrendiriyordu. Ama kız, kardeşine göre kesinlikle daha sakin ve soğuk kanlıydı. Zaten duygularını kolayca belli eden bir yapısı yoktu, Naruto'nun aksine.
"Pislikler, neler saçmalıyorsunuz siz!"
Parşömen'den çıkardığı bir shuriken'i fırlattı onlara doğru. Ama sarı saçlının hemen yanındaki daha korkutucu tipli olan, demirden bir kuyrukla bakmadan engellemişti saldırıyı. Ve hiç takmadan yanındaki ile tartışmaya devam etmişti.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Born To Die | Rin&Sasuke
Fanfiction... Gözleri dolu doluydu kızın. Kolay ağlamazdı, ama şuan... O kadar karışıktı ki durum. Ne hissedeceğini bilmiyordu. Ne yapmalıydı nereye gitmeliydi? Kardeşini çok seviyordu,canından çok. Ama o... Neden? O yanlış yapmamıştı. Sadece onu korumuştu. U...
