...
Gözleri dolu doluydu kızın. Kolay ağlamazdı, ama şuan... O kadar karışıktı ki durum. Ne hissedeceğini bilmiyordu. Ne yapmalıydı nereye gitmeliydi? Kardeşini çok seviyordu,canından çok. Ama o...
Neden? O yanlış yapmamıştı. Sadece onu korumuştu. U...
Jiraiya ve Naruto, göl kenarına İlerlerken Rin onlara daha sonra yetişeceğini söyleyerek giden Kakashi'nin ardına takıldı.
"Sensei!"
Adam, durdu ve kıza döndü. Dikkatle baktı. Rin o böyle dikkatle bakınca biraz utanmıştı ama asıl utandığı şey konuşmak istediğini. Aniden durdu ve elini kafasının ardına götürdü. Telaşlı gibiydi sanki.
"Şey..."
Toparlamaya çalışıyordu.
"Aslında şey demek istiyordum..."
Adamla göz göze geldi.
"Şey işte...."
Birden yalandan bir kahkaha attı.
"Siz Sasuke'yi eğittiniz ama sizi kurtaran yine Uzumaki ikizleri oldu!"
Güldü. Kakashi ona hala daha dikkatle bakıyordu. Tebessüm etti.
"Bana söylemek istediğin bir şey mi var Rin?"
Kız, gülmeyi keserek yüzünü düşürdü. Evet, vardı. Yutkundu ve Doğruldu.
"Ben... Özür dilerim Kakashi Sensei. Sizinle öyle konuşmak yemin ederim istememiştim. Sizden... Bütün hırsımı ve sinirimi adeta sizden çıkardım."
Eğildi.
"ÜZGÜNÜM!"
Kakashi, şaşkınlıkla kızın yaptığı ile ona baktı.
"Lütfen, eğilme. Kalk."
Omzundan kızı zorla doğrulttu. Yüzünde gülümsemesi vardı. Kızın saçlarını karıştırdı.
"Sana hiç kızmadım, merak etme. Sadece senin iyiliğini istiyorum."
Kızın kafasındaki elini iyice bastırdı.
"Öfkene yenilmemeye dikkat et, Rin. Çünkü sana en çok zarar veren şey, aslında sadece sensin."
Duydukları ile düşünceli bir hal alan kızı, bıraktı. Veda etti ve ilerlemeye devam etti. Tsunade bir görev için yanına çağırmıştı onu. Acilen ayrılmalıydı.
Rin, bir süre öylece kaldı. Aklından binlerce şey geçiyordu. Yumruğunu sıktı. Yüzündeki mahzun ifadeyi sildi, bir gülümseme koydu ve Kardeşinin yanına ilerlemeye başladı.
Güneş yavaştan batmaya başlamıştı. Birlikte yeni jutsular hakkında, ve kullanmalarının nasıl yasaklandığı hakkında konuştular. İkizlerin her ikiside üzgündü. Kendilerine zarar verdiği için kullanamıyorlardı yeni tekniği ve gerçekten can sıkıcıydı.
Jiraiya ikisini neşelendirmenin yolunu iyi biliyordu.
Dert etmemelerini sadece daha çok antrenmana ihtiyaçları olduğunu anlattı mutlulukla. İkizlere baktı.
Birbirlerine bakarak kahkaha attılar. Jiraiya önden yürümeye başladı. İlk işleri bir kaplıcaya gidip dinlenmek-iyileşmek olacakmış, öyle demişti. Bunu duyan İkizlerin her ikiside sinirle bağırdılar giden adamı işaret ederek.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
