...
Beyaz saçlı adam usulca kızın üzerini örttü. İyice sardı, başını okşadı nazikçe.
Ona bakarak tebessüm etti, içten bir şekilde.'Gerçekten, yakından bakınca Naruto'nun değil de Kushina'nın ikizi gibi.'
Diye düşündü. Kendi kendisine güldü ve kızın kırmızı saçlarını bir kez daha okşadı. Sonrada kendisini kapıda bekleyen Tsunade'ye döndü. Kadın onu yüzünde hafif bir tebessümle izliyordu.
Birlikte yan yana dışarı çıktılar, kızın kapısını yavaşça kapattıktan hemen sonra. Hastane koridorunda adımlamaya başladılar."Sence uzun süre baygın kalır mı Jiraiya?"
Kadının sorusuna gülerek cevap verdi adam.
"Asla, akşama doğru Uyanır senin de tahmin ettiğin gibi. Çok fazla şey üst üste yaşadı. Bedeni bunu kaldırmak için henüz çok genç, seninde bildiğin gibi."
Kadın derin bir nefes aldı.
"Haklısın." dedi.
"O henüz çok genç. Ve bu yaşta, benim bile baş edemediğim Danzou pisliği ile uğraşıyor. Onu koruyamadım."
Tsunade'nin biranda hüzünle durması ile adamda durmuştu. Artık bahçedelerdi.
"Onu koruyamadım, Jiraiya."
Jiraiya buna tebessüm etti. Üzgün kadına yaklaştı, elini omzuna koydu. Destek vermek istercesine.
"Koruyamadık." dedi.
"Bunda senin kadar bende suçluyum Tsunade. Kendine bu kadar yüklenme. Hem merak etme, Rin güçlüdür. Danzou ona vız gelir vız gider."
"Nasıl bu kadar emin olabilirsin! O henüz bir çocuk!"
Kadının ani yükselişi, pek adamı etkilemiş gibi değildi. Gökyüzüne baktı.
"Çünkü, onları tanıyorum."
Tsunade gözlerini şaşkınlıkla, titreterek açtı bu Sözle. Onları tanımak...
Tsunade ne demek istediğini gayet iyi anlamıştı.
Kushina'yı, Minato'yu, Naruto'yu, Rin'i...Jiraiya hepsini çok iyi tanıyordu. Onların, ailesindendi.
Onların, ailesiydi.
Onlar da, adamın ailesiyidi.
Kocaman,mutlı bir aile...Adam, bir daha konuşmadı. Yürümeye devam etti sadece sessizce. Peşinden gelen sarışın kadın ile. Aralarında sükunet hakimdi.
Hokage binasına Vardıklarında, etrafta bir koşuşturmaca vardı. Kadın, nedenini bilmiyordu. Neler oluyordu? Şaşkınca etrafına bakındı.Neydi bu tanrı aşkına?
Koşar adımlarla yanlarına gelen Shizune ile Neyseki olay açığa kavuşmuştu.
Kazekage buradaydı.Bunu duymaları ile şaşkınca birbirlerine baktılar. Sonrada hepsi birlikte koşar adımlarla binaya girdiler. Hokage odasına girdiklerinde, işte tam karşılarında duruyordu. Kazekage Gaara ve kardeşleri Temari ile Kankurou.
Sarışın kadın, kaşlarını kaldırdı şaşkınlıkla. Gaara'ya yaklaştı."Kazekage-sama!" dedi.
"Sizin burada ne işiniz var, bir şey mi oldu yoksa? Köyünüz iyi mi?"
Tsunade, doğal olarak yine Akatsuki ile ilgili bir şeylerin olduğunu zannetmişti. Sonuçta, Kage'nin kendisi buradaydı bizzat. Önemli bir şey olmuş olmalıydı.
Köy, veya..."O iyi mi?!"
Gaara, kadına yaklaşıp aniden bağırmıştı telaşla.
"O iyi mi? Nasıl hasta yattığını, günlerdir böyle olduğunu bana nasıl haber etmezsiniz Hokage-sama!?"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Born To Die | Rin&Sasuke
Fanfiction... Gözleri dolu doluydu kızın. Kolay ağlamazdı, ama şuan... O kadar karışıktı ki durum. Ne hissedeceğini bilmiyordu. Ne yapmalıydı nereye gitmeliydi? Kardeşini çok seviyordu,canından çok. Ama o... Neden? O yanlış yapmamıştı. Sadece onu korumuştu. U...