45|Kaçınılmaz Olan:Sasuke Vs Rin

232 31 27
                                    

...

Sasuke kendisine hızla, Chidori ile geliyordu.

Binlerce kuş sesi kulağını çırmalarken Rin yüzünü ekşitti. Hızla gelmişti Sasuke, hemen dibinde bitmişti. Kesinlikle hızlıydı evet ama Rin çok daha hızlıydı.
Kendisine isabet ettirmek istediği Chidori, kızın zıplayarak kaçması ile duvarla buluştu. Taştan duvar yıkılırken, Rin arkasına zıpladığı çocuğa daha havada iken, yere düşmeden önce bir su jutsusu uyguladı.
Kaynar su, doğrudan Sasuke'yi hedef alırken, o da hemen kurtulmuştu. Duvarın yanından karşı tarafa aniden yuvarlanmış ve kaçmıştı.

İkiside bir diğerinin durmayacağını çok iyi biliyordu. Düştükleri yerden durmadan, birbirlerine jutsular uygulamaya devam ettiler inatla. Bir diğeri yok olana kadar devam edecek bir dövüştü bu.
Su ve ateş ortada her buluştuğunda ortaya muazzam bir sıcak hava kütlesi çıkıyordu. Buhardan göz gözü görmüyordu. Sharinganı olan çocuk için bu her ne kadar avantaj ise, Algı yetenekleri çocuğun yanına aldığı Uzumaki Karin'den çok daha güçlü olan Rin için de bir o kadar çantada keklikti.

Rin onun gizliden yapmaya çalıştığı her saldırıyı fark ettiği için ikisi birbirini tüketiyorlardı sadece. Ve bu Uchiha'nın canını sıkmaya başlamıştı. Artık delicesine katanalar ile dövüşmek ve jutsular uygulamak sıkmıştı.

"Neden işimi kolaylaştırıp sadece ölmüyorsun Rin!"

Kendisine delice bağıran, yüzü kanlar içerisinde kalan çocuğa baktı soluklanırken kız.
Alayla güldü. Dalga geçercesine kahkahalar attı daha demin onun yaptığı gibi.

"Ölmek mi?" dedi.

"Üzgünüm ama öyle bir niyetim yok. Özellikle de..."

Yüzü bir anda ciddileşmişti.

"Senin gibi birinin ellerinde."

Sasuke'nin gözlerine kendisine nefretle bakan maviler yansıdı. Bu onu sinirlendirdi. Hem de oldukça fazla. Rin onu delirtiyordu. Hemde tanıştıkları ilk andan beri.
Onun bir güneş olduğunu zannetmişti, bir güneş gibi hanesine doğduğunu, bir tür melek olduğunu.

Ama hayır.
O bir melek falan değildi.

O, hanesine doğan ve aydınlatan güneş değil, o hanesine doğan yangındı, ateşti. Onu yakıp yıkıyordu acımasızca. Git gide büyüyor ve alevleri artık durdurulamaz hale geliyordu. Rin, suyu kullanabilirdi. Ama asıl ateşle dans ediyordu.

Yumruğunu sıktı.
Artık istemiyordu.
İzin vermeyecekti.

Ona, Uchiha'nın gerçek gücünü gösterecekti.

"Bunu göreceksin." dedi kıza bakarak.

"Gücü göreceksin, Uzumaki Rin."

Rin, normalde olsa onunla dalga geçerdi ama sesinden ve hareketlerinden az çok kötü bir şeyler olacağını sezmişti.
Deminden beri birbirlerine çarpıştırdıkları katanasını önüne siper olarak aldı. Ve kaşlarını çatarak onu izlemeye koyuldu.

Siyah saçlı çocuk bir kaç adım geri çıktı. İşareti yaptı otomatik olarak gözleri kapandı. Rin içinden geçiriyordu.

"Bu olamaz."

Ama hayır. Bu oydu.
Çocuk, gözlerinden daha fazla kan gelmesini umursamadı. Ve o kırmızı gözlerini açtı. Artık Mangekyou olan o gözleri. Ve açmasıyla beraber şiddetli bir rüzgar çekimi oldu. Rin, Katanayı elinde tutamadı. Metrelerce savruldu kılıç ve kızdan uzak bir yere saplanıp kaldı.

Rin, elleri ile yüzünü koruyordu gelen rüzgara karşı, bir yandan da çıkan şeye bakıyordu. Mor Canavara ya da mor iskelete.

Mavi gözleri şaşkınlıkla açıldı. Bu...

Born To Die | Rin&SasukeHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin