55.bölüm: affetmek zor

7.4K 355 19
                                    

Sevgili okurlarım 💖🥰
Yepyeni bölümle sizlerleyim, keyifli okumalar.

Bu arada yorum ve oylarınızı unutmayın canlar.

Herkes üstüme gelmeye başlıyordu. Hep bir ağızdan itirazlar yükselmeye başlamıştı. Ağalardan biri yanımıza yaklaşarak itiraz etti. "Dinde kadının boşanma hakkı yoktur! Kendine gel!"

"Öyle mi? Peki bunu size kim söyledi? Mesela bir kadın, kocası tarafından şiddete uğrasa, hem de yıllarca bu eziyeti görse, o zaman ne olacak? Erkek boşanmıyor, benim esirimsin diye bas bas bağırıyor resmen! O zaman? O zaman ne olacak!"

Arkadan başka bir ağa araya girdi. "Gözünde bir morarma görünmüyor, yüzün de sağlam." Sinsi sırıtışıyla dişlerini sıkarken ben de dişlerimi sıkarak cevap verdim. " Evlendiğim gün, anlıma zorla silah dayanılması sizi tatmin etmiyor anlaşılan. Evlenmek için tehdit edilmem sizin umurunuzda bile değil belli ki!" Herkes buz kesmiş gibi sessizleşirken başka bir ağa kılıklı adam cevap verdi. "Töremize tabii ki uyacaksın! Yıllardan beri atalarımızın yaptığı adettir!"

" Peki ya atalarınız bir şey bilmiyorsa!"
Bunun için Sefer ağadan az daha yine tokat yemek üzereydim ki bir an kendini durdurdu.

Sefer ağanın gözleri öfkeden patlamaya başlarken, bir kaç adım atarak anlıma silah dayandığı yerde durarak sertçe ayak basıp konuşmaya devam ettim. "Burada! İşte tam burada zorla evlenmek için anlıma silah dayandığı yerdeyken, ölümle burun burunaydım."

Etrafıma bakarak öfkeyle konuşmaya devam ettim." Sizin şuan gördüğünüz noktada, kimsenin beni umursamadığı noktada! Kimsenin benim hayatımı önemsemediği noktada!"

"Eee yeter! Sen çok konuştun!" Diye birden bir adam öne çıkarken, yaşlı bir bilge gibi görünen bir ağa, koluyla o adamı durdurarak dinlemeye devam etti.

" Ben buraya Savaş'ı boşamak için gelmedim. Benim asıl amacım bu değildi. Ben buraya!" Öfkeyle tüm ağalara bakarak devam ettim "O kirli berdelinize, kirli törenize alet ettiğiniz bu zavallı kızın sesi olmak için geldim. Onurunu, insanlığını hiçe saydığınız o kız için geldim!"

Gözlerim bir an dolarken, hızlıca üstten silerek konuşmaya devam etti. Çünkü bunların bir kadının göz yaşından, acı çekmesinden anladığını hiç zannetmiyordum.

" Ben buraya Savaş'tan boşanmak için gelmedim! Ben buraya Berdeli boşuyorum. Bu haksız berdeli reddediyorum!"

Herkes delirmişim gibi yüzüme bakarken konuşmaya devam ettim.
" Burada, bu topraklarda binlerce kadının ahını aldınız!" Sefer ağaya bakarak devam ettim. "Binlerce kadının sırf kız çocuğu olduğu için dışladınız, bu da yetmedi zorla evlendirdiniz! Bu da yetmedi! Küçücük yaşta daha on, an iki yaşında evlendirdiniz! Hatta belki daha küçük yaşta!"

"Geç bu acındırmaları! Töre neyse odur. Hemen hemen hepimiz böyle evlendik. Kadınlarımız da halinden memnundur." Dedi yukarıda bizi izleyen kadınları göstererek.

" Öyle mi?" Dedim acıyla. O da " Öyle! Boş konuşmaktan başka bir şey yapmıyorsun!" Diye cevap verdi.

Sefer ağa " Haklı." Diyerek cevap verirken, işaret parmağımı havaya kaldırarak deli yüreğimle cevap verdim. " Benim sizin gibilerin zulmüne gücüm yetmez ama Allah'ın yeter! Bir gün, bu topraklarda, bu dünyada yaşayan herkes yaptığı zulmün, yaptığı haksızlığın hesabını görecektir. Merak etmeyin, tec*vüze uğrayan kız çocuklarınızın, namusu gitti diye töre ile ölüm kararını verdiğinizde, Allah bunun da hesabını soracak! Namusu iffette değil de, iki damla kanda arayan herkesin yaptığı zulümlerin hesabı görülecek. Yanlış anlamayın, ben zina denen illeti kabul ettiğimi söylemiyorum. Şüphesiz kurban olduğum Allah'ın da dediği gibi, zina şüphesiz ki çok çirkin bir iştir. Bunun günahı büyük, cezası da bir o kadar büyüktür. 'Fakat yine de onun tövbe etmesini sağlamıyorsunuz. Onun pişmanlık yaşamasını sağlamıyorsunuz. Edebiyle,adaletiyle. Onun iyiliğini düşünerek.' O da sizin kusurunuz."

Çilem (Kitap Olacak)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin