'Kafam, cam kırıklarıyla dolu doktor. Beynimin her hareketinde, düşüncelerim acıyor.'
-Oğuz Atay;
"Oy vermeyi ve yorum yapmayı unutmayın lütfen. Desteğinizi esirgemezseniz sevinirim.
İyi okumalarr 💗"■□■□■
"Onuncu bölüm-Acı gerçekler"
"Ben nasıl başlamam gerektiğini kestiremiyorum. İçine düştüğümüz durum o kadar karışık ki," diye yakındı.
"Her şeyden önce bir şey sormam gerekiyor. Hamit Karadâğ'ın Nesrin Asilzade ile arasında olan durumdan haberdar mısınız ?"
"Evet," demişti Cihangir.
Bir an önce her şeyi öğrenmek istiyordu. Fakat olayı nasıl izah edeceğini bilmeyen Tilya'yı gördükçe kalbi acıyordu. Nasıl zor durumda olduğunu görebiliyor, hissedebiliyordu..
İçinde ona karşı anlam veremediği bir hiss vardı. Hem de ilk günden beri.
"Gözlerimi Ankaradaki bir yetiştirme yurdunda açtım,yani orada açtığımı zannettim." diye başladı sözlerine genç kadın.
Çok ağır bir yerden giriş yapmıştı. Kalbinde baş kaldıran sızı bunun işaretiydi. Fakat anlatmak zorundaydı. Hiç bir yalana yer vermemeliydi.
Sözleriyle Sara'nın gözünden bir damla yaş aktı. O da yetimhane de büyümüştü ve bunun ne kadar acı olduğunu çok iyi biliyordu. Kızının bu acıyı tatmasını istemezdi.. Bakmaya kıyamadığı kızı, kim bilir neler yaşamıştı...
"Bir mektupla kapıya bırakıldın, demişti müdür. Bende ona inanmıştım. Meğer doğar doğmaz değil, üç yaşındayken bırakılmışım oraya."
"Mantıksız. Madem yetimhaneye bırakıldın. Hiç bir şey mi hatırlamıyorsun ? Hem sana neden yalan söylesinler ki ?" diye kuşkuyla konuşan Barın'a en ters bakışlarını attı.
"Bir daha lafımı kesersen kalkar giderim. Bu sorularını da artık yetimhane müdürüne sorarsın." dedi fazla sakin bir sesle.
Barın karşılaştığı tavırla duraksadı.
"Hiç bir şey hatırlamıyordum o zamanlar, gerçi şimdi de hatırlamıyorum. Bunun nedenini bilmiyorum.. Aslında bu normal. Çok küçükmüşüm. Ben sizi hiç bir zaman bilmedim. Ailemin beni terkettiğini düşündüm hep. Neyse, aradan yıllar geçti. Ben sekiz yaşındayken Asilzade ailesi tarafından evlatlık edindim.."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kar Tanesi (Gerçek Aile)
General FictionTüm yaşanmışlıklarının 'yanlıştan' ibaret olduğunu öğrenen bir kadın, yıllarca bir başkasını seven, canları bilen bir aile.. kader onları yıllar sonra bir araya getirmişti. Klasik bir karıştırılmış bebek hikayesi miydi bu ? Hayır, çok daha fazlasıyd...