Tüm yaşanmışlıklarının 'yanlıştan' ibaret olduğunu öğrenen bir kadın, yıllarca bir başkasını seven, canları bilen bir aile.. kader onları yıllar sonra bir araya getirmişti.
Klasik bir karıştırılmış bebek hikayesi miydi bu ? Hayır, çok daha fazlasıyd...
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
'Herkese yürümüşsün caddeler boyu, bana gelince yorulmuşsun.'
-Stefan Zweig;
■□■□■
"Kırk üçüncü bölüm-Konuşma"
"Bir kahve içmeyelim mi ?" dedi annem fikrini ortaya atarak.
"Vallaha aklımı okudun Sara." dedi Vildan teyze samimi bir tebessümle.
Dağhan'ın gergin tavrı yüzünden bayılmak üzereydim. Bunun sebebiyse Toprakla Yasmindi! Dakikalar önce Toprak arama yapacağını söyleyerek avludan uzaklaşmıştı. Bir kaç dakika önceyse Yasmin tuvalate gideceğini söyleyerek yanımızdan ayrılmıştı.
Dağhan olayı çözecek ve Toprağın ağzını burnunu kıracak diye altıma ediyordum.
Aniden ayaklanmamla bakışlar beni buldu.
"Bir şey mi oldu Deniz'im ?" dedi babam.
Onu oğluna sor babişkom.
"Fatma hanımı bugün çok yorduk. Kahveler için yardıma gideyim en iyisi ben." diyerek aklıma gelen ilk şeyi uydurdum.
Genelde de bazen böyle yardımlarda bulunduğum için bizimkiler bunu garipsememişti.
"Toprağınkine fare zehri koy kuşum." dedi Cihangir kısık bir sesle.
Onu onaylayarak herkese ithafen sordum.
"Kahvenizi nasıl içersiniz ?"
"Tek tek yapmakla uğraşma kızım, herkese orta şekerli yap." dedi Vildan teyze.
Alnı öpülesi kadındı yeminle!
Gülümsereyerek konuştum, "Tamam."
Ardından avluyu terk ettim. Konaktan içeriye girmemle ilk iş Fatma hanıma cezveyi ocağa koymasını söylemiş, daha sonra hızlı adımlarla koridor boyunca ilerlemiştim.
Amacım Toprak'la Yasmini bulmaktı. Ki, koridoru döner dönmez lavabonun önünde öpüşen ikiliyi görünce gözlerim bereldi. Ağzım açık kalırken o an ne yapacağımı şaşırdım.
Basbaya öpüşüyordular!
Arkamı döndüğüm an salondan içeriye giren Dağhan'ı gördüm.
Hassiktir!
Toprakla Yasmin bir köşede birbirlerini adeta yiyordular ve Dağhan buraya doğru adımlıyordu!
