33.Gözlerde yalan söylermiş

2.3K 151 33
                                    

Önümdeki kapıya bir de üzerinde yazılan isme baktım.
Doğuş
Ne kadar beklesem bile bana neler olduğunu açıklamak için Barlas gelememiş,
bana bunu bile layık görmemişti.

Odanın kapısını açıp içeri geçerken hayatımda en sevdiğim kişiyi duyduklarından sonra geride bırakacağımı bilmek beni hayattan soğutmuş yorgunluğuma yordunluk katmıştı.

Sadece iki günde göz altlarım çökmüştü.

Doğuş ve her zaman bu odada onunla birlikte olan kişi Çakır buradaydı.
Çakır beni gördüğü gibi kaşlarını çatarak "Odadan gitmiycem"dedi sinirle.

Omuz silktim sadece, hiç bir şey söylemeden Çakır'ın karşısındaki koltuğa doğru ilerleyip oturduğumda başımı geriye doğru atarak yorgunlukla gözlerimi kapadım.

Doğuş"Bir sorun mu var Efes?"diye sorduğunda histerik bir kahkaha attım.
Delirdiğimi hissediyordum.

"Yok, hiç bir sorun yok Doğuş."durdum bir an"Aaa,tabi sevdiğim kişi ve arkadaşlarının benden sakladığı sırrı saymazsak."
Bir süre sustu daha sonra"Barlas sana anlattı mı?"diye sordu.

"Hayır,bu yüzden o gün söylediğin gibi bana gerçekleri sen anlatacaksın! Sonuçta Barlas'ın üç günlük mühleti doldu ve bana daha hiç bir şey söylemedi"dedim gözlerimi açıp beni izleyen ikiliyi süzdüm.

"Ne kadarını duydun?"diye soran Doğuş karşısında omuz silktim"Bir şeyleri anlayacak kadar"güldüm"Ama daha fazlasını dinlemek isterim doğrusu, nasıl salak yerine konduğumu mesela."

Doğuş Çakır'ın yanına otururken"Tamam,
zamanı doldu ve sana hiç bir şey söylemedi o zaman sözümü tutup her şeyi ben anlatmalıyım."başımı saklayarak onu onayladım sadece.

O fotoğrafını bulduğun çocuğun ismi Emir.
Barlas'ın..."duraksadı bir an"sevgilisiydi.
O da tıpkı senin gibi eğitim için gelen çaylaklardan Kimsesiz di,ne anne babası ne de bir akrabası vardı .Ama öyle iyi çocuktu ki, geldiği gibi her kesle iyi anlaşmıştı.

Barlas'sa o zamanlar daha yeni komutan olmuştu, şu ankinden katbekat sertti.
O zamanlar durmak nedir bilmezdi.
Askeriyenin korkulu ruyasıydı, hiç bir asker onun komutanlığını istemezdi.
Kötü biri olduğundan değil,askerlerine karşı acımasız olmasından kaynaklıydı bu.

Ama daha o zamanlar dikkatimi geçmişti,
Barlas bir kişiye karşı her kese olduğu kadar sert değil hatta yumuşaktı,sevgi dolu.

Bu beni o zamanlar şaşırtmamıştı Emir'in tatlı karakteri karşısında onu sevdigini, kendini o kimsesiz çocuğa abi gördüğünü sanmıştım."kalbim acıdı hem de çok fazla yere diktiğim bakışlarımı Doğuşa kaldırdım ama hiç bir şey söyleyemedim,oysa devam etti.

"Daha önce Barlasın hiç öyle baktığını görmemiştim,gözleri parlıyordu.
Hem de o çocukla olduğu her an.
Emir İstanbul'dan gelmişti ve burayı hiç tanımıyordu.

Barlas ona buraları gezdirdi,her çarşı izninde onunla birlikte gezdi.
İyice yakınlaştılar.
Barlas bize aşık olduğunu söyledi,ne diye bilirdik ki?

Sadece iyiliklerini istedik.
Ama sonra bir gün görev esnasında Emir Barlas'a açılan kurşunun önüne geçerek şehit oldu"Ayağa kalktı Doğuş bakışlarım her hareketini izlerken canım önüne geçerek dışarıyı seyre daldı.

Ben olanları hazmetmeye çalışırken devam etti."O zaman Barlas için her şeyin koptuğu zamanlardı şimdi anlıyorum.
Delirdi,uzun zaman askeriyeye gelmedi.
Komutanlar böyle kaybettiği için bunalıma girdiğini düşünüp ona zaman tanıdılar.
Ama biz biliyorduk o sevgilisini,en değerlisini kaybetmenin yükünü kendi omuzlarına yıkmıştı.

Ama sonra bir gün geri döndü, Çakır ve ben kendine geldi sandık.Yas tutmayı bıraktı sandık ama her şeyi kendi içinde saklı yaşamaya devam etti, çok sonra fark ettik."
bize doğru döndü Doğuş"Yıllarca hiç bir şey olmadı, görevine devam etti sadece.
Ama o artık tamamen farklı biriydi yıpranmıştı,korkulan o adam gitmişti.
Ama bir kaç ay önce siz geldiniz,yeni çaylaklar.

Sen de tıpkı Emir gibi geldiğin ilk an sevdirdin kendini her kese,seni daha görmeden evvel duydum ben Efes.
Barlas'tan duydum,o gün öyle bir girdi ki odaya nefes nefese kalmış ama yüzünde koruduğu garip bir gülümsemeyle.

Sonra seni anlattı bize, tıpkı onun gibi dedi.
O an anladım Barlas o çocuğu hiç unutmamış.Ama bu kadarını ben bile beklememiştim."yutkundum,oysa durduğu yerden ayrılarak bir bardak su doldurup bana uzattı.

O an sanki kafamı birisi patlatmak istiyor gibi delicesine sıkıyordu.
Zorla suyu içmeye çalıştığımda dolu gözlerimden yaşlar aktı.

Ona uzattığım bardağı masaya bırakırken
"Devame etmesem daha iyi"dedi Doğuş.
Başımı iki yana salladım hızla "Devam et!"
dedim zorla.

Çakır'ın yanına geçerken kısa sürelik bakıştılar ve Doğuş devam etti.

"Senin Emir yerine gönderilen bir melek olduğunu ve hiç bir şeyin tesadüf olmadığını söyledi durdu.O an Barlasın uzun zamandır içinde konuk ettiği çaresizlik dışa vurmuştu,ve ben artık onun hissettiğinin saf bir sevgi,aşk değil delice bir şey bir takıntı olduğunu anlamıştım.

Senden uzak durmasını istedim ama kabul etmedi.Gözlerinden bahsetti uzun süre.
Gülerek senin gözlerini ilk gördüğünde Emiri gördüğünü sandığından delirdiğini düşündüğünü söyledi."

Titreyen ellerimden uzanıp tuttu."Yemin ederim onun bu kadar delirdiğini önceden fark etseydim engellerdim.
Ama konduramdım,onu gibi birine konduramadım.

Sana baktığında parlayan gözlerini gördüm fotoğrafları yaktığını Emiri unuttuğunu söylediğinde inanmak istedim.
Ama sen o fotoğrafla geldiğinde çok geçti,
çoktan ona aşık olmuştun."

Son sözleri kahkaha atmama neden oldu,
gözlerimden akan yaşlara tam olarak zıttı bu kahkaha.

"Beni hiç sevmeyen birine delicesine aşık olmuştum evet"diyerek ayağa kalkmaya çalıştığımda basım döndü, gözümün önü karardı.

Düşüyor gibi olduğumda son anda ayağa kalkan Çakır tuttu kolumdan.
Elimi çekmeye çalıştığımda izin vermedi,
ama bunu ikinci defa yeniden denediğimde tuttuğu kolumu bıraktı.

Zorla kapıya doğru ilerleyip açtığımda Doğuşun sesini duydum"O bakışlar yalan olamayacak kadar gerçek Efes,belki de seni gerçekten seviyordur."

Gülmek istedim komikti söyledikleri ama yapamadım"Hayır Doğuş,sadece gözlerde yalan söylermiş"

Askerim bxbHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin