RAUNT 2: HIRÇIN DUYGULAR (+18)

53.1K 1.1K 53
                                    


Arkadaşlar herkese iyi akşamlar diliyorum. 

Aranızda anne olanların, anne adaylarının, geleceğin annelerinin ve annelerimizin günü kutlu olsunnnn :)

Umarım bu bölümden de memnun kalırsınız diyerek hemen uyarı kısmına geçiyorum. 

Uyarı: arkadaşlar bu bölüm de kalemimden +18 olarak çıkmıştır. Bu nedenle lütfen küçük kardeşlerim sizlerden istirhamım okumamanızdır. :)

Not: Bu bölümdeki şarkımız Ayşegül Aldinç Gökhan Türkmen: Durum Leyla 'dır. :) :)


Şimdiden keyifli okumalar.

xoxo 

--------------------

Öykü odasına girdiğinde sinirinden kuduruyordu ancak onun takip ettiğini biliyordu bu nedenle derin nefesler alarak kendini sakin tutmaya özen gösterdi. Elindeki bardağı tek bir dikişle bitirip komodinin üzerine bıraktığında odanın kapı kolunun açılmak için zorlandığını fark etti. Odaya girerken ilk yaptığı şey kapıyı ardından kilitlemek olmuştu. 

Tamer'i kapı dışarı etmek ondan alacağı intikamın ilk adımıydı. Ancak ayak sesleri yan odadan geliyordu. Aradaki kapının kilidi Öykü'de yoktu ve kilitli olup olmadığını bilmiyordu. Kapının önüne komodini çekmek için hamle yaptığı sırada ana yatak odası ile kendi odası arasında bağlantıyı sağlayan ağır ahşap kapı açıldı. Öykü Tamer'i aniden karşısında görünce şaşkınlıkla küçük bir çığlık kaçtı dudaklarından. 

"Tatlım, kapını kilitlemişsin. Bu evin ilk kuralı hiçbir kapı benim iznim olmadan kilitlenemez" derken Öykü'ye doğru bir adım atmıştı. 

Öykü arkasında kalan balkona doğru bir adım atarak ondan kaçmaya çalışıyordu. 

"Sen daha neden buradasın" 

"Beni kendi evimden mi kovuyorsun tatlım" 

"Hayır, birkaç saat önce gideceğini ifade eden ben değildim. Eğer sen gitmeyeceksen ben gideceğim" dediğinde Öykü'nün havada asılı kalan sözlerinin üzerine Tamer'in yüzünden şaşkınlık ifadesi okunuyordu. 

"Buraya gel Öykü" diye emredince aralarındaki sessizlik son bulmuştu. 

Öykü bütün bedeninin bir anda irkildiğini hissetti. Genç kadın kafasını sallayarak geriye doğru bir adım daha attı. 

"Ölsem de yanına gelmem" 

"Benden kaçamazsın tatlım" dediğinde Öykü kapılara uzaklığını ölçmek üzere kaçamak bir bakış attı. 

Odanın ana kapısı kilitliydi. Kilit komodinin üzerinde duruyordu. Ara kapı açıktı ancak onun önünde de Tamer bekliyordu. Balkonun açık olması hiçbir şey ifade etmiyordu, çünkü şuan ikinci kattaydılar ve oradan kaçmaya hiç niyeti yoktu Öykü'nün. 

"Şimdi söyle bana aşkım, kendi rızanla yanıma gelecek misin, yoksa yanına gelip sana eşlik edeyim mi?" 

Tamer sanki karar vermesini bekliyormuşcasına ona zaman tanıyormuş gibi sabırla kapının önünde bekliyordu. Bakışları o kadar sabitti ki tehditkar bir hava esiyordu odada. Öykü ona yalvarmayacaktı asla. Hem ona bu zevki tattırmak da istemiyordu. Karşısında kollarını göğsünün üzerinde bağladı ve o da Tamer'e gözlerini dikip meydan okurcasına bakmaya başladı. Hadi gel ve ne yapabiliyorsun görelim bakışıydı bu. 

Aşk sözleşmesiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin