Değerli okurlar,
Yıllar geçti üzerinden ancak hiçbir hikaye yarım kalmamalı!
Bu nedenle hikayeyi sonlandırmak için buradayım.
Bazı hikayeler sen ne kadar dirensen de bitmeye mahkumdur!
Tamer ve Öykü'nün hikayesini tekrar canlandırıyoruz bu gece....
Keyifli okumalar dilerim....
xoxo :)
----------------------------------
Öykü ve Tamer, yaşadıkları yoğun duygusal dalgalanmalardan sonra yeniden bir araya gelmenin yollarını arıyorlardı. İkisi de kendi içsel çatışmalarını çözmek ve birbirlerine olan güveni yeniden inşa etmek zorundaydılar. Ancak bu süreç, kolay olmayacaktı. Aralarındaki kırılganlık ve hassasiyet, her an yeniden patlak verebilirdi.
"Evet haklısın beklememiz hem ikimiz için hem de bebek için daha iyi olacaktır," diyerek son noktayı koymuştu Öykü. Tamer, bu sözlerin ardından derin bir nefes aldı ve geri adım atarak Öykü'ye alan tanıdı. Ancak, içindeki arzuyu ve kıskançlığı bastırmakta zorlanıyordu.
Tamer, Öykü'nün biraz rahatlaması için mutfağa gidip bir bardak su içti. İçindeki karmaşık duygularla boğuşurken, Öykü'nün yanında olmanın ve ona destek olmanın yollarını arıyordu. Bir yandan onu kaybetme korkusu, diğer yandan babalık sorumluluğunun getirdiği endişeler Tamer'i zor durumda bırakıyordu.
Öykü ise, Tamer'in bu çabalarını görmezden gelmekte zorlanıyordu. Onun gerçekten değiştiğini görmek istiyordu, ancak yaşadıkları her şey zihninde tazeliğini koruyordu. Tamer'in ona olan sevgisi ve ilgisi, Öykü'nün içinde bir umut ışığı yaksa da, bu ışığın kalıcı olup olmayacağını bilemiyordu.
O akşam, Öykü yatakta uzanmış, tavanı izliyordu. Tamer ise salonda oturmuş, bir yandan televizyonu izliyor, bir yandan da düşüncelerine dalmıştı. Öykü'nün sesini duyduğunda irkildi.
"Tamer?" diye seslendi Öykü yatak odasından. Sesi hafifçe titriyordu.
"Evet, Öykü?" diye cevap verdi Tamer, yerinden kalkarak yatak odasına doğru ilerlerken. Tamer'in aklından son yakınlaşmaları geçerken bu çağrı onun kalbini daha hızlı çarptırmıştı.
"Konuşmamız lazım," dedi Öykü, gözlerini tavandan ayırmadan.
Tamer, yatağın kenarına oturdu. "Tabii, ne hakkında konuşmak istiyorsun?"
Öykü, derin bir nefes aldı. "Seni affetmek istiyorum, ama bu çok zor. İçimde hala büyük bir yara var. Bazen iyileşeceğini düşünmek bile zor geliyor."
Tamer bu cümle ile buz kesmişti. Öykü ona güvenmeyecekti, güvenemeyecekti... Ancak bu güveni kazanmak onun elindeydi. Bakışları Öykü'nün yataktaki bedenini okşadı. Gözleri karnındaki şişliğe takıldı. İşte o an derin bir nefes aldı. Tamer artık baba olacaktı. Bu nedenle Öykü'ye değiştiğini kanıtlamak için elinden geleni yapmalıydı.
"Öykü, seni anlıyorum. Bu süreç ikimiz için de zor. Ama seni ne kadar sevdiğimi ve yanımda olduğun için ne kadar minnettar olduğumu bilmeni istiyorum."
Öykü, Tamer'in gözlerinin içine baktı. "Değiştiğini görmek istiyorum, ama aynı zamanda korkuyorum. Yeniden aynı hataları yapmandan korkuyorum."
Tamer, içtenlikle cevap verdi. "Geçmişteki hatalarımı telafi etmek için buradayım. Sana olan sevgim ve bağlılığım hiçbir zaman değişmedi. Ama bu kez, gerçekten değişmek ve seni mutlu etmek için elimden geleni yapacağım."
Bu sözler, Öykü'nün kalbinde bir umut ışığı yaktı. Ama yine de temkinli olmaktan vazgeçmedi. "Tamam, Tamer. Sana bir şans vereceğim. Ama lütfen, beni hayal kırıklığına uğratma."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Aşk sözleşmesi
Romansa"Bu konuşmanın nereye gideceğini biliyor musun?" Öykü büyük bir yutkunmayla cevap verdi. Tamer kırık bir gülüş gönderdi kadına bütün kasları gergin ve hazırdı, onu istiyordu. "Bana nasıl güvenebiliyorsun, benim iyi biri olduğumu nereden...