Herkese selamlar,
Profil takibimin ve beğeninin bu kadar az olması her ne kadar yazmam konusunda şevk kırıcı olsa da, hikayemi seven ona bir şans verip okumuş ve beğenmiş olan yüreği güzel insanlar için yazmaya devam edeceğim.
Okuyup yorum yapan, yanımda olan güzel insanlar iyi ki varsınız.
Hepinize tekrar teşekkür ederim.
xoxo:):)
Müzik: Cem Karaca: "Bu Son Olsun"
------------------------------------
Tamer'in iki seçeneği vardı ya ardından gidip Öykü'yü takip edecekti. Ya da otel odasına gidip hemen toparlanacak ve Mine'den neler olduğunu öğrenecek ve sonra Öykü'nün gönlünü almak için onun peşinden gidecekti. Koridora Öykü'nün gittiği yöne bir kez daha baktıktan sonra Tamer Kahretsin diyerek yumruğunu saçlarının arasında dolaştırdı ve kararını verdi. Odaya dönüp Mine'den olanların hesabını isteyecekti. Öykü'nün peşinden giderse aralarında küçükte olsa bir ihtimal bile kalmazdı. Odasına vardığında Mine'nin gözden kaybolmuş olduğunu gördü. Otel odasında kimse yoktu. Belli ki Murat'ta Öykü'nün ardı sıra çıkmıştı. Tamer bir kez daha sinirlendi. Murat'ın Öykü'nün yanında ne işi vardı ki. Bu iki olmuştu. İlki eğlence mekanı skandalıydı. Tamer odasında kalan eşyalarını almak üzere odaya göz gezdirdi. Berjerin üzerinde bir ceket komodinin üzerinde de kol saati ve cüzdanı kalmıştı. Yatağın üzerinde ise küçük bir not vardı.
"Gece için teşekkür ederim. Çok eğlendim."
Kağıdı avucunun içerisinde buruşturup odaya dağılmış olan birkaç eşyasını da toplayarak Mine'nin odasına gitme kararı aldı. Bu odaya onunla birlikte girmemişti. En son hatırladığı şey otel görevlisinin ona bir şişe viski getirdiği ve afiyetle son damlasına kadar içerek sızıp kaldığıydı. Otel'in yönetim bölümüne vardığında Mine'nin asistanı kapısının önünde bekliyordu.
"Mine içeride mi?"
"Hayır efendim kendileri dışarı çıktı."
"Dışarı çıktıysa sen neden kapıda bekliyorsun?"
"Mine Hanımın odasına girmemeniz gerektiği belirtildi efendim"
"Kadın çekil karşımdan yoksa elimden bir kaza çıkacak!"
Tamer'in eli belinde burnundan soluyordu. Dişlerini o kadar sıkıyordu ki karşısındaki 1.50 boylarındaki çıtkırıldım kadına zarar vereceğinden korkuyordu.
"Efendim lütfen! Güvenliği çağırmak zorunda bırakmayın beni!"
"3'e kadar sayıyorum Mine ya dışarı çıkarsın ya da bu kapıyı kırar ben girerim!"
"Bir"
Mine'nin asistanın korku dolu gözleri büyümüş eli ayağına dolaşmıştı. Sadece "Lütfen efendim. Mine Hanım burada değil" diyerek yalvarıyordu.
"İki"
Yüzü kıpkırmızı kesilmiş kadın kendini kapıya siper etmekten yorulmuşa benziyordu. Küçük bir adımla yana doğru kaykılmıştı. Bunu gören Tamer sözlerine devam etti.
"Ben üç demeden çıkarsan sana cinsel taciz davası açmayacağım Mine"
Önündeki kadın şok olmuş bir ifadeyle Tamer'in yüzüne bakakalmıştı. Bu adam ne geveliyor ağzında der gibi bakıyordu. Ancak kendine verilen görevi yerine getirip Mine'nin asistanlığını son anına kadar yapıyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Aşk sözleşmesi
Romansa"Bu konuşmanın nereye gideceğini biliyor musun?" Öykü büyük bir yutkunmayla cevap verdi. Tamer kırık bir gülüş gönderdi kadına bütün kasları gergin ve hazırdı, onu istiyordu. "Bana nasıl güvenebiliyorsun, benim iyi biri olduğumu nereden...
