Selamlar arkadaşlar uzun bir aradan sonra birlikteyiz. Kusura bakmayın bayramınızı kutlayamadım. Geçmiş bayramınız kutlu olsun.
Başlıktan da anlaşıldığı üzere sizlerden tek kelime de olsa aşkın tarifini istiyorum. :) :)
Keyifli okumalar dilerim
xoxo :)
Müzik: Ed Sheeran "Thinking Out Loud" (I'm thinking about how, people fall in love in mysterious ways)
------------------
Öykü gözlerini açtığıyla yatakta doğrulması bir olmuştu. Daha doğrusu doğrulmaya çalışması. Üzerinde bir ağırlık hissediyordu. Yatağa yapışmış bacaklarını oynatamıyordu. Annesinin evinde olduğunu unutmuştu çoktan ancak yanı başındaki tenin sıcaklığını hissettiğinde küçük bir çığlık attı.
"Ayh kalk üzerimden"
diyerek kendi bacağına sarılmış olan Tamer'in bacağını ve ahtapot gibi ona sarılmış olan kollarını üzerinden itmeye çalışıyordu. Duvarda asılı olan saatine doğru başını çevirdiğinde
"Kahretsin, işe geç kaldım kalk artık of"
"Ne olmuş yani?"
sesi uykulu geliyordu.
"Beyefendi sizin için fark etmeyebilir ancak benim bu işe ihtiyacım var"
Tamer'in kolları arasından sürünerek çıktı.
"Gözlerini kapat"
"Ha! Ne?"
Tamer'in anlamazlıktan gelmesine sinirlenen Öykü kendi yastığını alıp onun yüzüne bastırdı.
"Gözlerini kapat dedim. Üzerimi değiştireceğim."
Yüzündeki yastığı alıp yere fırlatırken yastığa sarılmış olan Öykü dengesini kaybedip Tamer'in üzerine düştü. Şimdi artık yüz yüzelerdi. Tamer Öykü'nün beline sarılmış aralarında on santimetreden daha az yer vardı. Öykü'nün saçları Tamer'in iki yanına dağılmış onların bu yakınlaşmalarını gizliyordu. Öykü Tamer'in üzerinden kalkmaya çalışırken Tamer onu omuzlarından tutarak daha çok kendine çekiyordu. İkisinin de nefesleri ağırlaşmış bir sonraki adımda ne olacağını kestiremiyorlardı. Öykü'yü biraz daha kendine çektiğinde dudakları birbirine dokunur olmuştu artık. Genç kadın bu olamaz olmamalı diye aklından geçirirken gözlerinin tahrikten kapanmasını engelleyemiyordu. Tamer'in dudaklarının gerildiğini hissettiğinde gözlerini açan Öykü onun sırıttığını fark etti.
"Eşek, bırak beni"
diyerek onun kollarının arasından sıyrıldı.
"Öğle yemeğinde görüşür müyüz?"
"Olmaz"
başını iki yana salladı.
"Neden?"
"Başkasına sözüm var"
Yüksek sesle homurdanan genç adam bu sözden rahatsız olmuştu. "Anlıyorum" dedi şüpheci bir ses tonuyla.
"Kimle buluşacaksın"
sorduğu sorunun abesliği karşısında konuşmasını öksürükle boğmuştu. Eşinin onu ekmesi hoşuna gitmemişti. Bu duygulara alışkın değildi. Ancak kendine söz geçiremiyor yine de merak ediyordu.
"Efendim, ne dedin seni duyamadım."
Öykü ne dediğini açık açık duymuştu ancak ondan hırsını böyle alıyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Aşk sözleşmesi
عاطفية"Bu konuşmanın nereye gideceğini biliyor musun?" Öykü büyük bir yutkunmayla cevap verdi. Tamer kırık bir gülüş gönderdi kadına bütün kasları gergin ve hazırdı, onu istiyordu. "Bana nasıl güvenebiliyorsun, benim iyi biri olduğumu nereden...