Aradığınız öküze şuan da ulaşılamıyor. Lütfen daha sonra tekrar deneyiniz!!

18.9K 908 45
                                    

Bölümü tekrar yükledim. Hala sorun yaşıyor musunuz? Lütfen beni haberdar edin.


Uzun bir aradan sonra herkese merhaba :)

Bugün sınava girenler umarım istediğiniz puanları alırsınız. Hepinize şimdiden çok geçmiş olsun.

müzik: ZAYN, Taylor Swift: "I don't wanna live forever"

Keyifli okumalar:) :)

xoxo

-------------------------------

"İşe gitmenin bu kadar zor olacağını hiç düşünmemiştim."

"Neden"

"Senden ayrı kalmak istemiyorum. Hem daha sen eve geleli ne kadar oldu ki"

"Tamer güldürme beni, iki gündür evde kapalı kaldık. Yapılması gereken yığınla işim var ki onlar senin işin. Patronum o kadar çok düzeltme istedi ki çizimlerde şimdi gidip onları bitirmeliyim değil mi?"

diyerek Tamer'in istediği düzeltmelerden dem vurdu. Bu işin patronu oydu. Ve geçen sefer cephede o kadar çok değişiklik istenmişti ki onların planlara işlenmesi çok zamanını alacaktı.

"Abartma Öykü. O kadar da çok değişiklik istemedim. Hem sen de o gün bana öyle bir kahve gönderdin ki onun üzerine değişiklik yapmak Allah'ın emriydi." kahkaha attı.

"İşe gitmeden şöyle ateşli bir spora ne dersin"

diyerek Öykü'nün yanına varıp ona sıkıca sarıldı. Dudaklarını Öykü'nün yüzüne sürtüyordu. Öykü'nün bu yakınlık karşısında bütün kasları erimiş gözleri kapanıyordu. Uzun süredir birlikte olmamışlardı. Ancak şimdilik birlikte olmak istemiyordu. Biraz daha onu tanımak birbirlerine fırsat vermek istiyordu.

"Tamer işe gitmeliyim."

onun sıcak kollarından uzaklaşmak için geriye doğru bir adım attı. Bu adım o kadar zor atılmıştı ki tekrar sarılıp dudaklarına yapışmak için can atıyordu oysa ki. Tamer Öykü'nün seks yapmaktan kaçmasına bir anlam veremiyordu. En son ne zaman yapmışlardı hatırlayamıyordu. Üzerindeki negatif elektrik yükünün dolaşmaması içten bile değildi. Üzerindeki tshirtü sıyırıp yatağın üzerine atarken elleri hemen kanvas pantolonun fermuarına gitti. Öykü onun soyunmasını şaşkınlıkla izliyordu.

"Ne yapıyorsun sen?"

Öykü şaşkınlıkla sesini yükseltti. Öykü'nün kendisinden kaçmasına kızgın olan Tamer terslercesine

"Ne yapayım spor odasına geçeceğim. Sen benden kaçmıyor olsaydın yatakta spor yapacaktık ama o kadar uzaksın ki benden bir anlam veremiyorum"

derken gardıroptan spor şortunu üzerine geçirdi. Öykü onun bu tepkisine kırılmıştı. Sadece seksten ibaret bir evlilik istemiyordu. Hem kafasında bin bir soru işareti varken onunla birlikte olamazdı. Zehra Hanım'ın dediklerinin üzerine düşünmeli ve bu düğümü çözmeliydi. Zehra Hanım'ın evlatlık verdiği çocuk Tamer olabilir miydi? Yoksa başka birisi miydi? Bu sorunun cevabını bulmayı gönülden diliyordu. Ancak tek başına işin içinden çıkamazdı. Öncelikle Zehra Hanım çocuğunun nerede olduğunu biliyor muydu? Onu öğrenmek istiyor muydu? Hatta Öykü'ye bulmasında yardım edecek miydi? Bu sorular akılını kurcalıyordu.

Hayır şimdilik cevap bulması kolay olmazdı. Tamer mutfağa girdiğinde kadının sus pus olması onun bilmesini istemediği anlamına mı geliyordu. Tamer ile nasıl bir ilişkileri olabilirdi ki? Eğer bugüne kadar anlatmış olsaydı Tamer'in de ona yardım edeceğinden adı gibi emindi Öykü. Bu işte bir terslik var diye düşündü. Öykü düşüncelere dalmışken Tamer çoktan odayı terk etmiş spor odasının yolunu tutmuştu bile. Bu düşünceleri dağıtmak için sporda ona katılmak faydalı olabilirdi. Daha oraya hiç uğramamıştı ve kullanmaya vakti olmamıştı. Sadece Tamer değil Öykü'de aynı durumdaydı. Belki spor yaparak bu saçma düşüncelerden kurtulabilirdi.

Aşk sözleşmesiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin