6.bolum.

1.2K 85 9
                                    

Omer:
Zehra bir anda bayılınca hemen yanına koşdum. İçeridekileri rahatsız etmemek için arabaya bırakıp, geri döndüm eve. " zehra eve gitmek istedi de onu evine bırakıp gelicem." " tamam abiciğim"
Arabaya geldiğimde " Yasemin" diyerek kendine geldi.
Zehra" Yasemin. Kardeşim fenalaşmış. Nolur beni hastaneye götür. Yalvarırım."
Ömer" tamam. Tamam. Götürecem. Kendine gel. Al su iç" sudan bir kaç yudum aldı. Nefes nefese kalmıştı. Hastaneye gelir gelmez hemen yukarı koştu. Bir kızla görüşüb odaya girdi. Doktorun yanına girdim. Yaseminin hastalığı  hakkında bir kaç soru sordum. Ameliyyat yapılmış amma risk var. Ani bir krizle öle bilir. Bunları duyduktan sonra onunla ne kadar ortak yönümüz olduğunu fark ettim. İkimizde sevdiklerimiz için fedakarlık yapıyorduk. Koridorun sonunda durmuş ağlıyordu. Yanına geldim ve teselli etmeye çalıştım" Bak şimdi daha iyi. İyi olacak. Galiba uyandı, sen git şimdi onunla ilgilen. Sana ihtiyacı var." İçeri girdi 5 dakika sonra çıktı ve beni çağırdı. Ne yapmak istiyor bu.
Zehra" bak Yaseminciğim burda kim var. Enişten. Ömer Kervancıoğlu. Ve bir iyi haber daha, hazırmısın? Bu hafta evleniyoruz!!! " ikiside şaşırmış halde bana bakıyordular. Ömere gözümle görüşmesi istedim Yaseminle.
Ömer" Yasemin keşke başga bir zamanda başga bir yerde tanışsaydık. Memnun oldum geçmiş olsun" deyerek elimi uzattım.
Yasemin" abla? Enişte mi? Enişteciğim memnun oldun bende. Eeee benim o zaman hemen iyileşmem lazım. Anla bugun eve gidelim hemen, hazırlaşırız. Kınan oldu mu senin?"
Zehra" dur Yasemin, bu ne telaş? Kına biz düşünmedik. Sade bir düğün töreni olucak. Ev derken, Yasemin ben şey...
Ömer" Yaseminciğim artık biz de kalıcaksınız. Bugun yani bize gidicez."
Yasemin" abla peki annem. O nerede? Evde mi? Evlenecsğini biliyor mu?
Zehra" Yasemin bunları sonra konuşuruz. Şimdi sen dinlen. Ben gidip sana kıyafet alıcam. Saat 3 4 arası seni alırız." Yasemini öpüb dışarı çıktık.
Zehra" Ayşe arıyor. Efendim Ayşeciğim. Tamam geliyoruz."
Ömer"ne diyor?"
Zehra" eve çağırdı. Sürprizi varmış."

Konak
Ayşe evde  kına töreni düzenler. Zehra için kına elbisesi getirtdirir. Ve esas sürpriz olarak Zehraya gelinlik alır. Evde her şey hazırdır. Saat 4.

Ömer ve Zehra, Yasemin için elbise alıp hastaneye götürürler, oradan da konağa geçerler. Saat 5 de konaktadırlar. İçeri girdiklerinde onları Ayşe ve Koray karşılarlar.
A: aaa zehracığım, yoksa bu senin kardeşin mi?
Z: evet Ayşe. Tanıştırayım Yasemin. Yaseminciğim bu Ayşe Ömerin kardeşi bu da Koray.
Ö: bu ne ses Ayşeciğim?
A: hadi gelin içeri size sürprizlerim var.
Zehra : içeri girdiğimizde her yer süslüydü. Ortaya kocaman masa açmışlardı. Kenarda bohçalar vardı.
A: Zehracığım apar topar evlenirsiniz onu bilmem ben, amma kına şart.
Yasemin: Ayşe ablacığım, çok güzel düşünmüşsün. Eee amma ablamın kına elbisesi yooook(
Ayşe: yaseminciğim onu da hall etdik. Yukarı çıkalım kızlar. Hazırlanmalıyız.
Ömer bu nereden çıktı yaa. Amma olsun Ayşe mutlu olsun da. Ayşe için...
Zehra: misafir odasında,yatağın üstünde kırmızı kına elbisesi vardı. Ayşe hediyye olarak almış. Giymeme kızlar yardım etti.
Konakta her şey hazırdı. Misafirler gelmiş, muzik çalıyordu. Erkekler için salonun diger kısmında masa açılmışdı.
Ömer.
Bu ne yaa çok sıkılıyordum. Masanln etrafında Koray, Nihat, Demir ve bir kaç tanıdık vardı. Biraz da oturursam sıkılmaktan partlaya bilirdim. Masadan kalkıp koridora geçtim ve karşımda kına elbisesinde Zehrayı gördüm. Başını aşağı eymişti. Beni görmüyordu. Onu oylesine seyrediyordum. Gözümü üzerinden alamıyordum.
Zehra
Başımı kaldırdığında onu gördüm. Bana bakıyordu. Bir şey söylemek istiyordum amma ne? Arkadan Ayşenin sesini duyunca kendine geldi.
Omer: kardeşim çok güzel olmuşsun.
A: abi peki Zehra?
Ö: çok güzel. Ne zaman biter kınanız.
A: akşama kadar sürer. Ne oldu yoksa sıkıldın mı?
Ö: yani biraz. Neyse ben içeri geçeyim.
Zehra
İçeri de tanımadığım bir sürü kadın vardı. Yasemin yanımda oturmuşdu, ellerimi bırakmıyordu hiç. Ayşe elinde kına ile yanıma geldi.
A: aç Zehracığım elini abimin baş harfini yazıcam. Hadi aç
Z: yook gerek yok Ayşeciğim
A: nasıl gerek yok. Ona da yazıcam. Hadii..
Ayşe elime Ö hardini yazdı. Sonra onu da içeri çağırdı. Oda aynen benim gibi başta itiraz etsede Ayşe ona da Z yazdı. Kına biter bitmez odama çekildim. Çok gergindim. Yarın düğün var. Yaseminin odasına geçtim. Ona her şeyi anlattım, annemle ilgili. Çok ağladı. Keşke anlatmasaydım. Amma bilmesi gerekiyordu. Onu sakinleşdirip hiç kimseye ailemuz hakkında bir şey anlatmamasını tenbihledim. Üstünü ortüb odadan çıktım. Uykum yoktu. Dışarı çıktım. Ömer de dışarıdaydı. Yanına gitmek istemiyordum. Birden arkadan gelen köpek sesi ile irkildim. O ne üstüme geliyor. Hemen koşmaya başladım. Omerin yanına gelince hemen elinden tutub etrafında koşuyordum, tabii köpekte benimle birlikte.
Ömer: dışarı hava almak için çıktım. Birden Zehranın sesini duydum. Bana taraf koşuyordu. Pars benim köpeğim onu kovalıyordu galiba. Elimden tutub beni döndürüyordu. Çok komikti. Kendimi kaybettim ve kahkaha attım. Son defa ne zaman kahkaha attımığı unutmuştum. Kendime doğru çektim ve durdurdum.
" pars,oğlum dur. Zehra bak bir şey yapmıyor. Korkma. "
Z: beni uzerime doğru koşuyordu. Aniden oldu, yoksa korkmuyorum.
Ö: korkmuyosun dimi. Tamam o zaman istersen bir okşa.
Parsbenim köpeğimdi. Ve benden başqa hiç kimsenin ona dokunması mümkün deyil di. Zehra elini ürkek ürkek uzattı. Ve okşuyordu. Parsı benden başqa birisi okşuyordu ve bu onun hoşuna gidiyordu. İnanamıyorum.
Z: bak gördün mu korkmuyorum. Ne tatlı bir köpek bu.
Ö: tamam ben kulübesine götürüyim Parsı. Seni galiba çok sevdi.
Z: tamam götür. Bende onu çok sevdim. Artık çok geç olmuşdu. Oda geçip uyudum. Sabah Yaseminin sesiyle  uyandım. Çok neşeliydi.
Y: ablacığım hadi kalk. Bugun düğünun var senin. Hazırlanmalıyız.  Bak Ayşe abla bunu senin için almış. Çok güzel bir gelinlik. Hadi denesene.
Z: yaseminciğim, önce bir günaydın) tamam denerim ben. Saat kaç olmuş ki?
Y: saat 12 abla. Düğün 3 te başlıycak. Hadi.
Odaya Ayşe girdi.
A: Zehracığım günaydın. Gelinlik nasıl. Ben hall ederim dedimde ben seçtim İn Sa Allah beğenmişsindir.
Z: Ayşeciğim çok beğendim. Ömer hazır mı? ( bunu sorduğuma pişman oldum. Ağzım çıktı birden)
A: damat beyde hala uyuyor. Ben gidip bir bakayım. Sende hazırlan, birazdan kuaforden gelicekler.
Z:tamam bana Yasemin yardım eder.
Gelinlik çok güzeldi. Amma ben hiç boyle hayal etmemiştim evlenmeyi. Ben severek evlenicektim. Her kes salona inmişti. Ömer gelip beni burdan alıcaktı. Aynanın karşısına geçtim. Boynumda kolyem yoktu. Aynadan arkamda duran Ömeri gördüm. Kolyemi boynuma taktı. Bakışlarımız bir birine kilitlenmişti. Onunla yaşadığım her an aklıma geldi.
Ömer: ona ne zaman baksam kendimi kaybediyordum. İçimde tarifi olmayan bir hiss vardı, ilk tanışdığımız gunden bu gune. Her anımız aklımdaydı. Dışarıdan müzik sesi geldi. Koluma girdi. Salona girdiğimizde her kes alkışlıyordu.
Nihat
Salona indiklerinde gözüme Zehranın boynunda ki kolye takıldı. Tabii ya Ömer almıştı elimden. Geri verdi demek ki. Aman Allahım bu olamaz. Bu kolye... kardeşimin kolyesi... olamaz...
FLASHBACK
Nihatın 15 Zehranın 1 yaşı var. Onlar kardeşler. Babaları iflas edince kalp krizi geçirir hayatını kaybeder. Anneleri kaza geçirir o gün ve o da ölür. Çoçuklara hiç kimse sahip çıkmaz. Yurda verirler onları. Zehra küçük olduğundan hiç bir şeyi hatırlamıyordur. Amma Nihat. O her zorluklarla karşı direnir.  Zehranın 3 yaşı olunca onu evlatlık edinirler. Nihat ne kadar gitmesine engel olsada başaramaz. Kardeşini ondan koparıyorlardı. Zehrayı almaya geldikleri gun, Nihat annesinden kalan kolyeyi Zehranı boynuna geçirir ve kendi yağtığı bir oyuncağı Zehraya verir.  Zehrayı Salimle Sevim evlatlık edinirler. Zehraya evlatlık konusunda hiç bir şey söylemezler. Yasemin de Salimin ilk evliliğinden olan kızı. Sevim hiç birini sevme sebebi bu işte. Hiç biri kendi çocuğu değil. Nihat yurtdan ayrıldığında 18 yaşı vardı. Kendi imkanlarıyla kardeşini arar amma bulamaz. Elinde ona ait sadece bir küpe kalır.
Nihat hala kendine gelemez. Bu kolye gerçekten onunsa demek Zehra onun kardeşi.
Düğün bitti. Misafirler gitmişlerdi artık.
A: abiciğim sormadan edemiycem, sen Zehraya düğün hediyyesi almadın mı?
Ö: tabii ki aldım. Biraz bekle.
İçeri bir piano getirdiler. Zehranın puanosunu tamir ettirmişdi Ömer.
Zehra
Aman Allahım. Bu benim pianom. O mu yaptı? Pianonu görünce hemen karşısına geçtim ve bir şeyler çalmaya  başladım. ( dizideki korhan nart. Ömerle Zehranın melidisi)
Salonda her kes duygulanmışdı. Ayşe abisine sarıldı. Yaseminde ömere sarıldı. Müzeyyen Alevi oyle mutsuz görünce yanıns gitti ona sarıldı. Koray elini Niharın boynuna attı ve içten güldü. Zehra kalkar kalkmaz kişarak Ömere sarıldı.
Ömer
Bana sarıldı. Bende ona. Ondan gelen sıcaklık, içimdeki buzları eritiyordu.
Koray: her kese bura baksın bir foto çekelim. Hiç bozmayın boyle hepiniz bir birinize sarılın.
Fotoğraf çektirdikten sonra, koray müziyi açtı" hadi her kes dansa. Yasemin hadi gel dans edelim. Müzik çok neşeliydi( buray_ deli divane) her kes dans ediyordu. Ömerle Zehra hala sarılmanın etkisindeydiler. Zehra çok utanmıştı.
Ayşe: hadi Zehracığım, abi dans edin. Hadi.
Zehranın kolundan tutub dans ermeye başladı.
Ömer onları izliyordu. Zehra Ayşeyo çok mutlu ediyordu. Nihatı kenarda gördü. O nedense çok kötü görünuyordu. Tabii neden kötü olmasın. Flort ettiği kız evleniyordu.
Akşam gec saatlere kadar her kes çok eğleniyordu. Alev Ömer Nihat dışında. Hatta Zehra sonlara yakın açılmıştı, yaseminle korayla eğleniyordu. Her kes dağılınca Zehra yukarı kalktı. Oda girmek istemuyordu. Sonuçta ora Ömerin odası. Amma Ayşeyi görünce hemen odaya girdi. O yokdu. Bugun yaptıkları gerçekten beni şaşırtmıştı. İçeri girdi. Sinirli gözüküyordu. Üzerime üzerime yürüyordu. Ne yapmaya çalışıyor bu. Korkuyordum.
Omer
İçeri girdim. Pencerenin kenarında durmuştu. Onu korkutmak için üzerine yürümeye başladım. Aramızda az bir mesafe kalıncaya kadar yürüdüm. Korkuyordu. Elimi kaldırdım. Amma içeri biri girdi...

Acaba kim??? Bölümü nasıl buldunuz arkadaşlar?

adını birlikte koyalımHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin