"Fazla vaktim yok Kerem, şirkete dönüp çizimlerime devam etmem gerekiyor." dedi. Sesi planladığından ve beklediğinden çok daha yumuşak ve düz çıkmıştı.
Kerem karşısında oturan genç kadına baktı. Kendi gözlerinin içine bakmaktan özellikle kaçınıyordu. O, Burcu 'nun da kendisine karşı güzel bir şeyler beslemiş olduğunu sanmıştı. Ama yanıldığını o gün çok iyi anlamıştı. Hayalini kurduğu kadın hayatı için yalnızca bir hayalden ibaret olarak kalacaktı. Kendisini hiçbir zaman sevmeyecekti . Tırnağının ucu kadarcık bir sevgiyle bile idare edebilirdi oysa ki.
"Böyle yapma Burcu. Kendimi iğrenç bir herif gibi hissediyorum." dedi. Burcu ona sinirle baktı. Sen zaten iğrenç bir herifsin derdi belki onun yerinde başka bir kadın olsa. Ama kendisi öyle bir şey asla söyleyemezdi. Ne olursa olsun karşısında oturan adam onun sahip olduğu çocukluğuydu.
" Sen yapacağını yaptın Kerem. Ben şu an ne yapıyorum ki sanki? Yaptığın yanlışın bir telafisi bile yok. "
"Yanlış deme." dedi Kerem. "Ben yanlış bir şey yapmadım. İnsan duygularına engel olamaz. İnsan ne hissedeceğini, kimi seveceğini seçemez. Bana olan sinirini bir kenara bırak ve öyle düşün Burcu. Birini sevmek için bir sebepe ihtiyaç duyulmayacağını daima sen söylemez miydin? Senin gibi bir kadını sevmek için avuçlarımda binlerce neden varken, o halde ben de yanlış bir şey yapmadım. "
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Aşk Affeder mi?
Romance~ Aşk, masumiyetini kirleten kan lekesini affetmedi. ~ Her yer kapkaranlık olduğunda hesaplamayı beceremediğim bir süre boyunca karanlıkta tutsak kaldım. Zifiri bir karanlığın hapsinde belki günlerce ve hatta belki de haftalarca kaldım. Sağ mıydım...