Yeni bölüm, 22. Bölüm'ün yorum ve vote sınırı geçildikten sonra gelecektir.
Ve alıntıyı sarisininkumrali adlı kullanıcıya ithaf ediyorum. Kendisi şu yorum sınırları geçilsin cidden çok çekti. 😁😁
İlk silah sesinden sonra bir daha ateş edilmiş miydi, bilmiyordu. Mert onun üzerine atıldıktan hemen sonra sanki bilincini çok kısa süreliğine kaybetmişti. Duyma yetisi, görme yetisi yok olmuş ve yaşadıkları felaket karşısında algısı kapanmıştı.
Ama şimdi kendindendeydi. Bulundukları anı, yaşadıkları zamanı yavaş yavaş algılamaya başlamıştı. Bir silah sesi daha duydu önce. Evlerinin balkon camını parçaladı. Cam parçaları etrafa saçıldı. Ancak üzerini kaplayan bir insan olduğu için hiçbir parça kendine gelmemişti. Sonra bir silah sesi daha duyuldu. Bu sefer ki sanki bir şeye saplanıp kalmış gibi bir ses çıkartmıştı. Ve bir silah sesi daha duyulduğunda Mira'nın çığlıkları yükselmeye başladı. Mira'nın çığlıkları daha büyük bir kurşun haline gelip genç kadının kalbini parçaladı. Korku tüm bedenine dalgalar halinde yayıldı. Mira'ya zarar gelmiş olması mümkün müydü? Mümkündü. Fazlasıyla mümkündü.
Sonrasında silah sesleri kesildi.
Burcu kendine gelmeye çalıştı. Bir şeyler söylemek istiyordu. Mira'nın ve kendi canını hiçe sayıp üzerine kapanmış adamın iyi olup olmadıklarını sormak istiyordu mesela ama sanki dili kopartılmıştı. Kelimeleri tüm düşüncelerine ihanet ediyor, dile gelmeyi reddediyorlardı. Mira'nın çığlıkları kulakları sağır edecek kadar yüksek çıkıyorken, Mert'in herhangi bir tepki vermiyor olması ise onu daha da çok korkutuyordu.
Ve uyuşmuş bedenini zor olsa da hareket ettirdi. Kendine yalnızca birkaç santim yukarı kaydırdı. Fakat üzerinde ki beyaz bluza bulaşmış olan kırmızı kanı görmesiyle tüm dünyası başına yıkıldı.
Mert Karan vurulmuştu.
"Mert!" diye kocaman ve çaresizlik kokan bir çığlık, boğazını yırtıp gecenin karanlığına karıştı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Aşk Affeder mi?
Romance~ Aşk, masumiyetini kirleten kan lekesini affetmedi. ~ Her yer kapkaranlık olduğunda hesaplamayı beceremediğim bir süre boyunca karanlıkta tutsak kaldım. Zifiri bir karanlığın hapsinde belki günlerce ve hatta belki de haftalarca kaldım. Sağ mıydım...