pied piper ❅ bts•bp ✓

11 ❀ 'Fire'

Winner - Special Night

Ateş Krallığı'nın görkemli salonunda her sene ülkelerin soylu gençleri arasında yapılan bir balo düzenlenirdi. Senenin bu vakitlerinde, kiraz çiçekleri yavaş yavaş açmaya başladığında herkes bu baloyu iple çekerdi. Balonun birçok insan için farklı anlamları vardı. Bazı genç kızlar prenslerden biriyle tanışıp, evlenebileceğinin hayalini kurardı her sene. Bu konuda, Taehyung ve Jungkook'un hayranları gerçekten fazlaydı kuşkusuz.

Taehyung için bu partinin ne anlama geldiğini ifade edeceksek, üç kelime yeterli olacak. Umrunda bile değildi. Fakat, bu sene bir şeyler değişiyordu. Bu sene Jisoo vardı ve tüm dünya Su Krallığı'nın prensesinin Ateş Krallığında olduğu dedikodularıyla çalkalanıyordu. Bunun doğruluğunu kimse tam olarak bilmiyordu, ama işte bu gece.. Bu gece Taehyung, Jisoo ile beraber salona girdiğinde insanların yüzünde oluşacak o ifadeyi tahmin edebiliyordu.

Genç adamın dudakları alayla kıvrıldı. Gerçekten bu gece eğlenecekti. Eğleneceği için de, ilk defa bu baloyu önemsiyordu. "Jisoo," dedi arkasındaki koltukta oturan kıza bakarken. "Bu gece için heyecanlı mısın?"

"Bilmiyorum." dedi Jisoo omuz silkerek. "Baloların tam olarak nasıl olduğunu bilmiyorum."

Taehyung Jisoo için özel hazırlattığı dolaptan genç kıza elbise seçmeye çalışıyordu. Jisoo, balo için sadece gergin hissediyordu. İnsanlar onu görünce ne tepki verecekti. Onun ölmediğini öğrenmiş olacaklardı, Su Krallığı'nın kral ve kraliçesinin ne kadar acımasız insanlar olduğunu öğrenmiş olacaklardı. Zaten güçsüz olan krallığın onuru iyice alçalacak, kimsenin gözünde bir değeri kalmayacaktı. Hatta, Su Krallığında yaşayan insanlar bile belki de, onları yöneten kraliyet ailesinden nefret edeceklerdi. Jisoo, Taehyung'un ne yapmaya çalıştığının farkındaydı. Kendi çıkarlarını uygulamaya çalışıyordu. Jisoo buna karşı çıkmadı, en azından onca yıl sonunda kendisine yapılan bu adaletsizliği bilsinler istiyordu.

"Al bunu," dedi Taehyung Jisoo'ya askıya özenle yerleştirilmiş elbiseyi uzatırken. "Eminim kırmızı sana çok yakışacak. Ve gece için heyecanlı hissetmelisin. İlk defa bu baloya Su Krallığı'nın bir üyesi katılacak."

Bu zamana dek, üç krallıkda hiçbir şekilde Su Krallığı'nı bu tür balolara davet etmemişti. Bu durum neredeyse otuz yıldır böyleydi. Otuz yıldır, Su Krallığı'nın hiçbir otoritesi yoktu.

Taehyung gülümseyerek odanın çıkışına doğru ilerlerken Jisoo ardından seslenmişti. "Taehyung.. Acaba, ben baloya katılmasam mı?"

Taehyung duraksamış ve bu sefer adımlarını Jisoo'ya yönlendirmişti. Tam genç kızın önünde durduğunda dizlerinin üzerine çökerek onunla aynı seviyeye geldi. Jisoo gözlerini kaçırıp duruyordu, bu soruyu bile zor sormuştu. Açıkcası, Taehyungdan biraz çekiniyordu ve onunla konuşurken utanmasına engel olamıyordu.

Taehyung parmaklarıyla Jisoo'nun çenesini nazikçe kaldırıp göz göze gelmelerini sağladı. Jisoo sadece heyecan ve şaşkınlık içerisinde genç adama bakıyordu ama Taehyung'un ne düşündüğünü ya da nasıl hissettiğini anlamak çoğu zaman imkansızdı.

"Neden böyle düşündün?" diye sordu Taehyung. "Yoksa Jimin için mi?"

"Ben.." dedi Jisoo zorlukla. "Kimseyi zor durumda bırakmak istemiyorum."

"Kimseyi zor durumda bırakmayacaksın zaten Jisoo," dedi Taehyung hafifçe gülümseyerek. "Hayatının en güzel zamanlarını senden çaldılar. İntikam almayı biraz bile istemiyor musun?"

"Sadece mutlu olmak istiyorum."

Taehyung iç çekerek ayağa kalktı. "Endişelenme. Bunun olmasını sağlayacağım."