44 ❀ 'Fire'

3.1K 322 95
                                        

Queen - The Show Must Go On

Queen - The Show Must Go On

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.



"Aileni ben öldürmedim, Yoongi. Gidip öldürenden intikam al, benden değil."

Yoongi birkaç saniye boş bakışlarla Taehyung'u süzdü.  "Ailemi öldüren babandı."

"Aileni öldüren yalnızca babam değildi." Taehyung derin bir iç çekti. Artık saklanacak bir şey yoktu. "Jisoo, amcam Jisung ile Su Kraliçesi Harin'in kızı. Babam Jisoo'yu ve ailesini öldürmeyi planlıyordu ama işler beklendiği gibi gitmedi. Babam melez kızı ve ailesini senin ailen zannetti. Jisung yüzünden."

Taehyung tahtına geri oturdu ve Yoongi'nin hızla taht odasından çıkmasını izledi.

Yan odayla taht odasını birleştiren tahta kapı sert bir şekilde açıldığında, kapının kolu duvara çarpmış ve boş odada küçük bir yankı oluşturmuştu. "Taehyung, delirdin mi sen? Onu durdurmamız gerek. Jisung'u öldürmeye gidiyor."

"Ne yapmamı bekliyorsun?" dedi Taehyung. Bakışları ifadesiz ve sabitti. "Ben Yoongi'ye ailesini boş yere öldüren birinden intikam almamasını, boşvermesini söyleyemem. Sen söyleyebilir misin, Mark? Babam Jisung'un ihanetini öğrendiğinde onu da öldürmeliydi. Yapmaması bir hata."

"Peki," dedi Mark pes edip omuzlarını düşürerek. "Sen tüm bunları nerden öğrendin?"

"Baban sayesinde öğrendim."

***

Yoongi Ateş Krallığı'nın koridorlarında hızlı ve kendinden emin adımlarla yürüyordu. Saklanmak için giyiyor olduğu pelerini çoktan bir köşeye fırlatmıştı. Toprak Kralını tanıyan saray görevlileri şaşkınlıkla yanlarından geçen Yoongi'ye bakıyor, önünde eğilmeleri mi gerektiğini yoksa askerlere haber vermenin en iyisi mi olacağına karar vermeye çalışıyorlardı. Ve elbette, korkuyorlardı. Savaş içinde oldukları krallığın hükümdarı elini kolunu sallayarak koridorlarda geziyordu. Ne yapacağını kimse tahmin edemiyordu.

Yoongi sonunda bomboş bir koridora saptı. Koridor karanlıktı. Sadece iki pencere vardı ve hava yağmurlu olduğu için içeriye çok az miktarda ışık süzülüyordu. İlk başta koridorun sonundan gelen iki silüetin kim olduğunu anlayamadı. Fakat yaklaştıkça Lisa ve Jungkook olduklarını fark etmişti. İkisi konuşarak ve gülerek geliyorlardı. Yoongi sinirle dilini dudaklarında gezdirdi ve ellerini saçlarına çıkarıp hızlıca dağıttı. Yürümeye devam etti. Şimdi tek odağı Jisung olmalıydı.

"Yoongi." Lisa'nın şaşkın sesini duyduğunda bile duraksamadı. Jungkook şaşkınlıktan kocaman olan gözleriyle Yoongi'ye bakıyordu, Lisa da ondan farksızdı. Jungkook ile ellerini ayırmıştı ve Yoongi'ye yaklaşıp yaklaşmamak konusunda kararsızdı. Sanki ona doğru bir adım atsa Yoongi ortadan kaybolabilirdi. Fakat, abisinin yanından öylece geçip gideceğini anladığında ileri atıldı ve elini genç adamın koluna sardı. "Yoongi, lütfen gitme. Konuşalım."

pied piper ❅ bts•bp ✓Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin