Medyada: Özgür KARA
"Kelebeklerden neden korkuyosun Ahlâ?"
°•°•°•°•°•°•°•°•°•°•°•°•°•°•°•°•°•°•°•°•°•°•°•°•°Islak yanaklarımla bu soruyu cevaplamak istemiyordum. Çünkü cevaplarsam yanan yerlerlerimden yakacaktı beni tam da söylediği gibi.
Ama bende onun karanlığından bir parça alarak besleyebilirdim ruhumu "cevaplarım ama sende benim sorularıma cevap vericeksin bugün istisnasız her soruma" kafasını salladı.
"Özgür benim annemin katili babam" dedim bir anda bana döndü.
Ağlayamıyordum yine susmuştum. Sorgulayarak bakıyordu yanlış anlamasını istemiyordum. "Annem babam yüzünden intihar etti. O incecik bileklerimden geçen hayatı kesip kopardı" dedim ve sertce yutkundum.
Bana bakıyordu ama çok boştu acıdığını hissedebiliyordum. "Yatakta öylece yatıyodu Özgür ama onu öyle görünce hiçbirşey hissedemedim sanki ağlamadım hiç biliyor musun ?" Dedim.
"Sonra tanımadığım insanlar geldi evimize annemin bileğine bir kelebek kondu kanatları mordu. Kovdum ama gitmedi. Annemin katiliydi o biliyordum. Annemi benden alıp siyah bir poşete koydular. Sonrada sonsuza kadar hapsettiler onu" dedim.
Sesim çatallaşmıştı. Kendimi sıkmaktan midem ağrımıştı. Ama ağlamıyordum. "Sıra bende" dedim.
Gülümsedi buruktu ama gamzelerini görmek beni rahatlatmıştı. Uzanıp ufak bir öpücük kondurdum yanağına.
"Senin annen?"diye sordum. "Öldü. Bir trafik kazasında" dedi.
Bunu beklemiyordum işte gözlerine baktım. O da bunu söylerken ağlamıyordu.
"Baban?" Babası bu durumu nasıl kaldırabiliyordu. "Öldü" dedi.
Şaşkın şaşkın bakıyordum. "O benim üvey babam beni o büyüttü sayılır güzelim"dedi.
Kalbimin ona ait olan kısmından cam kırıklarının sesini duyabiliyordum. Daha fazla sorgulamadım. Ama o durmadı. "Neden baban?" Diye sordu.
Gülümsedim cevap vermeden önce "annem öldükten sonra hatta onu hapsederken bile babam yanımda değildi. Annemi kaybettikten sonra onu başka bir kelebekle gördüm annemin katiliyle o mor kanatlı kelebekle başka bir kadınla evimizde koltuğumuzda oturuyordu" dedim.
Gözlerini kıstı. Sinirlendiğini anlayabiliyordum.
"Sana bunu yapmaya hakkı yoktu" dedi. "Yoktu"dedim.
"Ona karşı nasıl hala böyle davranabiliyorsun?" Diye sordu. Gülümsedim.
"Olmaz sıra bende tek soru" dedim. Üzgün olduğunu görebiliyordum.
"Daha önce kaç sevgilin oldu?" Diye sordum.
"2" dedi.
Bu cevabı beklemiyordum. Nasıl yani Özgür'dü bu her kızın hayallerini süsleyen bir adamdı. Ama sadece 2 sevgilisi mi olmuştu?
"Alya mı?" Dedim.
"Hayır o benim sevgilim değildi hiçbir zaman da olmadı benim senden önce sadece bir sevgilim oldu"dedi.
"Peki şimdi nerde ? Ortaklardan birinin kızı mı?" Diye sordum.
"Şştt 3 oluyo sıra bende"dedi. Kafamı salladım.
"Neden benden ve arkadaşlarından başka kimsenin sana Ahlâ demesine izin vermiyorsun?"dedi.
Bunun cevabı basitti. "Buğlem ismini babam koydu bana sevgiyle alakası olmayan soğuk bir isimdi benim için insanların söylemesini umursamadım. Ahlâ ismini annem koydu ve bana hep bu isimle seslendi sevgiyle bende onu kaybettikten sonra benim sevdiğim ve beni sevdiğine inandığım insanlara izin verdim sadece" dedim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
?VAVEYLA?
RomanceKelebeklerden korkan 17 yaşında bir genç kız mı ? Kulağa komik geliyor değil mi çünkü kelebekler dünya üzerindeki en zararsız canlılar. Ya bir cesedin üzerinde ki katil bir kelebeğe şahit olduysam o zaman kelebeklerden korkmamı yargılamazsınız değil...