VAVEYLA《59》

455 14 2
                                    

(Medyada: Özgür Kara)

Odanın kapısını açar açmaz bir algılama problemi yaşadım. Herşeyin mor olması beni büyülemişti.

Ama asıl büyüleyen şey tavana asılı bir sürü balon ve uçlarına bağlı kelebek şeklindeki fotoğraflarımızdı.

Sanırım gözyaşlarım nedeniyle bir anlığına herşey bulanık göründü. Elimi gözüme götürüp sildikten sonra tekrar netleşti herşey.

Ellerimi sürerek fotoğraflara balonlara yatak odamızdaki mor saten çarşaflı kocaman yatağa ve içerideki eşyalara göz gezdiriyordum.

Arkamı döndüğüm an karşılaştığım manzara ikinci kez şok geçirmeme neden oldu.

●●●

Dizinin üstüne çökmüş bir adet Özgür vardı karşımda elinde de bir kutu. Ellerimi ağzıma kapatıp öylece baktım önce ne birşey söyleyebilecek ne de hareket edebilecek halim vardı sadece ağlıyordum.

"Minik Kelebek, küçücük kanatlarında çok fazla yük taşımıyor musun sence de? Bence artık yüklerimizi birleştirip derin bir kuyuya atmalıyız arkalarından da derin bir VAVEYLA... Benimle annenin sana bağışladığı bu bembeyaz kanatların gibi bembeyaz bir sayfa açmaya var mısın?"

●●●

Söyledikleri o kadar derine dokunmuştu ki. Kafamı sallayıp boynuna sarıldım. Ben ağlarken o da elimi tuttu. Ve göz kamaştıran o yüzüğü parmağıma geçirdi. Ve sonsuza kadar bağlandık...

Sanki onunla tanıştığımdan beri babamın açtığı boşluğu annemin beni bırakıp gitmesini hepsini unutmuştum

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Sanki onunla tanıştığımdan beri babamın açtığı boşluğu annemin beni bırakıp gitmesini hepsini unutmuştum. Beynimin aileme ait olan kısmını uyuşturuyordu.

Ve bu durum benim ona daha çok bağlanmamı sağlıyordu her seferinde. Ve şimdi parmağımda bana evlilik teklif ederken taktığı yüzükle. Evimizde yatak odamızda öylece duruyorduk.

"Bitmedi kelebek!" Dedi.

Anlamak istercesine kafamı salladım. "Bitmedi mi ?"

"Sana bir evlilik teklifi ettim ve bunu kutlayıp herkese duyurmalıyız"

Dedi aslında böyle bir şeye gerek yoktu. Ama belliki zaten herşey ayarlanmıştı. Kafamı olumlu anlamda salladım.

"Akşam saat 8 de başlıycak bir parti var özel bir mekanda bizimkilerin de haberi var hepsini ayarladım. Sen de müstakbel eşim olarak güzelce hazırlan akşam çok fazla eğlenmeni istiyorum." Dedi. Ve beni bir kez daha büyüledi.

Parmak ucuma kalkıp dudaklarımı dudaklarına bastırdım. Bacaklarımdan tutarak beni kucağına aldı ve öperken odadaki görkemli dolabın önüne gelince benden ayrılıp beni yere bıraktı.

Dolabın kapaģını açtı. "Burada bir sürü bişeyler var buradan seçip hazırlanabilirsin kelebek saçın ve makyajın için de saat 7 de bir kadın gelicek" dedi.

Gülümsedim. Ve dolabı karıştırmaya koyuldum...

Abartmaya gerek duymadım. Ama elbiselerin hepsi bir bakıma abartılıydı. Aralarında en basic formda olanı elime aldım.

Kırmızıydı. Ama eteğinin yan kısmında bir sürü ip detayı vardı. Saat yavaş yavaş yaklaşıyordu.

Zor da olsa elbiseyi giymeyi başardım.

Altına da tek bant gold bir ayakkabı tercih ettim

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Altına da tek bant gold bir ayakkabı tercih ettim. Daha sonra saçımı ve makyajımı yapması için bir kadın geldi.

Hemen odama aldım ve bir sandalye çekip önüne oturdum. Kadın tek kelime etmeden ne istediğimi bile sormadan birşeyler yapmaya başladı.

Sesimi çıkarmadan bekledim.

Saçlarımı sadece dalgalandırmıştı. Ama fazlasıyla yoğun görünüyordu. Makyajım ise fazlasıyla aydınlık görünüyordu ve fazla da bir şey sürmemişti.

Daha sonra kadın odadan çıkmıştı. Sırtımı cama yasladım. Ve odamı inceledim. Parmağımdaki tek taşıma baktım. Ve yine söyledikleri aklıma geldi gözlerimin dolduğunu fark edince kafamı iki yana salladım. Kendimi toparlayıp ayakkabılarımın çıkardığı takırtılarla beraber alt kata indim. Merdivenlerin ucunda duran Özgür bir ıslık öttürüp.

"İşte benim karım" dedi. Bunu söylemesi beni güldürmüştü.

Koluna girmem için kolunu hafifce açtı. Hemen o boşluktan elimi geçirdim. Ve ceketinin üstünden kolunu kavradım. Nereye gittiğimizi bilmiyordum.

Ama şuan daha önce hiç olmadığım kadar mutluydum...

?VAVEYLA?Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin