VAVEYLA 《54》

464 15 1
                                    

(Medyada:Özgür)

Benim için fazla uğraşıyordu. Ve ben buna alışık bir insan değildim. Bir çok şeyin acısını dindirmişti bendeki. Ama sanki ben onun için hiçbirşey yapamıyordum.

Ya da yapmak istesem bile bana karşı çıkıyordu.

Kafede tek başıma oturmuş bunları düşünürken Ali, Gece, Doğuş, Arya, Ömer ve Azra girdi.

Bugün toplu gelmişlerdi. Hepsi oturdular. Bugün neden bilmiyorum ama kafam pusluydu.

"Nasılsın yamuk?" Dedi Ali. Cevap vermedim.

"Hobaaa" dedi devamında.

"Ne oldu?" Diye sormaya başladı hepsi teker teker.

"Bilmiyorum. Sadece kafam biraz karışık. Özgür'ün yanına gitsem burayı idare edebilir misiniz?" Diye sordum.

Tabiki de hiçbiri hayır demedi. Şuan normalden daha fazla ihtiyacım vardı sanki Özgür'e neden böyle olmuştum anlayamıyordum ama hisler işte engel olamıyordum.

Kafeden çıktım ve hemen bir taksiye atladım. Şirketin adını verdim. Ve yol boyunca dışarıdan gelip geçen insanları izledim.

Bugün neden bilmiyorum ama herşey olduğundan daha zor geliyordu bana.

Taksi şirketin önüne geldiğimizde yavaşladı ve durdu. Nedensiz bir şekilde kalp atışlarım hızlandı. Kulaklarım uğuldamaya başladı bacaklarım titriyordu. O gece anneme giderken yaşadığım hisleri yaşıyordum sanki.

Şirketin kapısından içeriye girdim.

Özgür'ün odasına doğru çıktım. Kapıyı açtım. Ama...

Odada kimse yoktu. Odaya bile girmeden hemen Özgür'ün asistanını yanıma çağırdım.

"Özgür nerde?" Diye sorguladım pasif agresif bir şekilde.

"Malesef söyleyemem" dedi. Bunu söylemesi daha çok sinirimi bozmuştu.

"Özgür nerede?" Diye ikinci kez sorguladım.

"Hiç kimseye söylememem gerekiyor üzgünüm" dedi ve yanımdan ayrılmak üzere arkasını döndü.

Bileğinden yakaladığım gibi kendime çevirdim kızı. "Canımı yakıyorsunuz güvenlik çağırıcam lütfen bırakır mısınız"deyip duruyordu ama dinleyen kim.

"Sence bende hiç kimse tipi var mı ? Ya hemen söyle yada buradan kovulan 72. Asistan ol güzelim" diye tehtid ettim.

"Tamam kolumu bırakın lütfen söyliyeceğim" dedi.

Kolunu bıraktığımda diğer eliyle kolunu ovuşturarak.

"Bir kadın geldi. Bir hararetlenme oldu daha sonra Özgür bey beni arayıp bir restoranttan rezarvasyon yaptırmamı istedi"dedi.

Kadın mı? Kimle tartışmıstı ki ?

"Hangi restorant??" Diye sorguladım.

Kızın adını verdiği restoranta gitmek için koşar adım merdivenlerden indim.

Bir taksi durdurdum alelacele hemen bindim. Ve yola koyuldum. Restorantın önüne geldiğimizde. Ağzımda acı bir tat vardı. Sanki kusucakmışım gibi.

Kapıda bekleyen görevli. Rezarvasyonum olup olmadığını sordu. Olmadığını söyledim. Beni içeri aldı ve rastgele bir masaya otutturdu.

Oturduğum masadan sağımı solumu inceliyordum. Önüme çaprazıma baktığımda Özgür'ün suratını gördüm. Ama fazla hararetli birseyler anlatıyordu beni farketmedi bile. Kalbim sızlamaya başlamıştı kızın arkası dönük olduğu için yüzünü göremiyordum.

2 seçeneğim vardı. Ya gidip hem masadakinin kim olduğunu öğrenecektim. Ve tabi ke konuştuklarını. Yada burada oturup neler olacağını izleyecektim.

Ki ikinci seçenek hiç bana göre değildi.

Tam oturduğum masadan kalkıp yanlarına gidiyordum ki kız elini Özgür'ün elinin üstüne koydu. Ki bu da beni birinci seçeneğe doğru tetiklemişti.

Masadan kalktım ve hızlı adımlarla yanlarına gittim.

Gördüğüm şey gözlerimin kararmasına vücudumun uyuşmasına neden olmuştu. Dolan gözlerimle Özgür'e baktım.

Sonra karşısında oturan Eslem Duru YAMAN'a kaydı gözlerim. Ölü olan Eslem'e. Şok içinde elinin içindeki Özgür'ün eline baktım.

Midemin bir anlık baskısiyla koşarak o ortamdan ayırıldım. Ve tuvalete gittim.

Kabinlerden birine kendimi kapayıp deli gibi kusmaya başladım. O sırada Özgür'ün sesini duydum.

Ağladığımı fark edememiştim bile. Hayatimda ilk kez bu kadar şiddetli ağlıyordum. Göğsüm neredeyse parçalanacaktı.

Kabinden çıktım. Tek isteğim eşyalarımı toplayıp o evden defolup gitmekti. Konuşmasına izin bile vermeden tuvaletten çıktım.

Arkamdan geldiğini biliyordum. Ama umursamadım...

Sonra aklıma gelen şeyle bir an duraksadım. Ve arkamı döndüm. Suratına baktım. Bir anda dönünce o da afallamıştı. Ve o da bok gibi görünüyordu. Sanki ağlamıştı bilmiyorum.

Belki de mutluluktan ağlamıştır ilk aşkının dönüşünün şerefine.

"Açı-açıklamama izin ver lütfen" dedi.

Sustum. Bir açıklama yapmasını bekledim. "Ofuste bir anda çıktı karşıma ben ölmedim dedi inanamadım. Buraya getirdim olanları dinlemek için" dedi.

Güldüm. "Yeterli bir açıklama değil. ÖZGÜR KARA... dedim. Daha sonra elim boynuma kaydı. Göz yaşlarım şiddetlenirken boynumdaki kelebek kolyeyi tuttum ve bir çırpıda kopardım. Suratına fırlattım.

Yanağına carpan kolye ardından yere düştü.

"Sakın gelme benimle ben gidiyorum. Seninle görüşmek istemiyorum" dedim. Ve çekip gittim.

Kafam çok karışıktı. Öldüğünü sandığım ilk aşkı geri dönmüştü. Ama neden? Özgür bunu sekreterine söylemişti ve herkesden saklamasını istemişti. Ama neden? Ben şimdi ne yapacaktım.

Beraber yaşadığımız eve geldim. Ve odamıza çıkıp eşyalarımı toplamaya başladım. Kıyafetler ve makyaj malzemelerini aldım. Ve bir bavula yerleştirdim.

Daha sonra kapı açıldı. Ve Özgür iceri daldı.

Daha önce hiç duymadığım kadar yüksek bir sesle bağırdı ve "BENİ DİNLİYCEKSİN VE HİÇBİR YERE GİDEMEZSİN!!" Dedi. Korkuyla olduğum yere çakıldım.

Sessizce ağlayarak suratına baktım.

"Kelebek herşeyi yanlış anladın. Sen olsan ne yaparsın ha? Öldüğünü sandığın ve bunun için yıllarca kendini suçladığın bir insan karşına geçio sana birseyler anlatsa sen ne yapardın. Gerçekleri öğrenmek istedim sadece" dedi derin bir nefes çekti içine çok kötü görünüyordu.

Devam etti sözlerine bem ağlarken "ilk aşkın dedin ya. Sence umrumda mı? Benim ilk aşkım da son aşkımda sensin ve bu yüzden beni bırakıo gitmene asla izin vermiycem kelebek bunu aklına sok" dedi.

Şiddetli bir biçimde yanağımdan süzülen göz yaşlarıyla beraber midem bulanmaya başladı.

Kusucağımı anlayarak koşarak klozetin önünde diz çöktüm. Ve öğürmeye başladım. Özgür gelip saçlarımı arkamda toparladı.

Gitmesi için itekledim ama gitmedi. Beredeyse 15 dakika boyunca klozetin başında hem ağladım. Hem öğürdüm. Çünkü kusacak birşey kalmamıştı içimde. Sanki içimdeki duygulari kusuyordum.

Beni kucakladı ve yatağa bıraktı. Sonrasını hatırlamıyorum. Sanırım ya uyudum. Ya da bayıldım...

?VAVEYLA?Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin