(Medyada: Özgür, Buğlem Ahlâ)
Bu kıyafetlerle gecenin bir yarısı eve giriyorum. Ve evde Özgür'le karşılaşıyorum ne kadar hoş değil mi ? Ayrıca babam ve Özgür ne alaka ?
"Merhaba"dedim hafifce başımı eğerek. "Hoşgeldin"dedi babam.
Özgür hala tepki vermemişti daha çok elbiseme bakıyordu. Ama bu beni utandırmıştı.
"Merhaba" dedi. Sesi fazla mı güzeldi yoksa ben mi abartıyordum. Babam mutfaktayken Özgür'ün yanına yerleştim.
Bacağımı diğerinin üstüne attım. Ama o hala beni süzmekle meşgüldü ve bu durum beni rahatsız etmeye başlamıştı. "Neredeydin?" Diye sorunca bir an zaman durdu sandım. Herşey hareket etmeyi bıraktı sanki. O benim nerde olduğumu mu soruyordu bana ? Yoksa ben kafayı mı yemiştim.
"Sanane" dedim. Fazlasıyla özgüvenli bir şekilde. Kafasını iki saniye babama çevirdi. Daha sonra bana döndü. Gözlerimin içine bakarak kolumu yakaladı. "Nerdeydin diye sordum küçük?" Dedi.
İstemsizce bakışlarımı kaçırdım ve nefesimi tuttum. Ne oluyordu bu adama böyle bir iyi bir kötü. "Arkadaşlarımla gezdik"dedim.
Kafasını hafifce sağa yatırıp tekrar bana baktı. Daha sonra babam Ahmet amcanın geldiğini söyleyerek evden çıktı.
Ve biz tek kaldık !!! Daha sonra avizenin etrafinda bir böcek olduğunu farkettim. Birşey uçuşuyordu daha doğrusu çünkü duvarlara gölgesi yansıyordu.
O bana bakarken kafamı kaldırıp avizeye baktım. Ve gördüğüm şeyle gözlerimi kapatıp Özgür'ün kucağına atlamam bir oldu.
Özgür ne olduğunu sorarken "ke.. kelebek o.. onu dışarı at"dedim sesim titrerken.
"Tamam sakin ol küçük"dedi. Beni koltukta tek bırakarak ayağa kalktı. Hafifce avizeye doğru uzanarak kelebeği avcunun içine aldı.
Ben şaşkınlıkla onu izliyordum.
Nasıl bir adamsın sen böyle bir katili avuçlarında tutabilecek kadar güçlü müsün? diye kendi kendime konuşup ondan etkilenmişken kelebeği camdan dışarı attı."Senin sayende bir kelebek öldürdüm"dedi. Suratını inceledim.
"Ölmedi ki"dedim.
"Kelebeklerin kanadında bir toz vardır derler eğer kanatlarına dokunursan bir daha uçamazlarmış" dedi.
Hayranlıkla onu izliyordum. "Ne oldu neden öyle bakıyorsun?" diye sordu.
"Katil"diye fısıldadım.
Güldü.
"Ben miyim katil?"dedi.Ama neyi kastettiğimi anlamamıştı anlayamazdı. Ondan bahsetmiyordum. Katil kelebekti...
Daha sonra gelip yanıma oturdu. Artık ona karşı hissettiğim şeyleri ne olduklarını bilmesem de gözardı edemiyordum.
Ellerini tuttum. Avuçlarını yüzüme yaklaştırdım. O beni izlerken son kez gözlerine baktım. Avuçlarına birer öpücük kondurdum.
"Katil" diye fısıldadım.
Anlamsızca bana bakıyordu. "Bir katil öldürdün"dedim gözlerine bakarak.
Söylediklerimden birşey anlamadığının farkındaydım. Ama umrumda değildi.
"Hayır bir kelebek öldürdüm küçük"dedi. Gülümsedim. Artık kendime karşı koyamıyordum. Sanırım ondan hoşlanıyordum. Onun bana karşı hislerini bilmiyordum. Ama ben onun bataklığına bulaşmıştım. O da fark etmeden benim İLK VAVEYLAMI avuçlamıştı.
Ellerini bıraktım ve gözlerinin içine baktım. "Bakma öyle küçük zaten birbirimize karıştık kaçabileceğimiz bir yol kalmadı bakma öyle" dedi.
Gülümsedim. "Belki bir yol vardır"dedim. Ve kapıya doğru döndüm. Bana baktı. Tam gözlerimin içine.
Ben ne yaptığımı neyi ima ettiğimi yeni farkediyordum. Resmen KAÇALIM demiştim. Ama şuan hiçbirşey umrumda değildi. İlk kez böyle şeyler hissediyordum.
Elimden tuttu ve ayağa kalktı. Önce ellerimize baktım sonra ona beni arkasından çekerek arabaya bindi. Ve arabayı çalıştırdı. Nereye gidiyorduk ? Ne yapıcaktık ? Bundan sonra ne olucaktı ? Bunların hiçbirini umursamadan bindim o arabaya sanırım ona güveniyordum. Değişik duygular içindeydim.
Yaptığım şeyin yanlış olduğunun farkındaydım. 25 yaşında bir adamla kaçıyordum şuan ve bunu ona ben teklif etmiştim.
○●○●○●○●○●○●○●○●○●○●○●○●○●○●○●○●
Arabayı sağa çektiğinde bir ormanda olduğumuzu farkettim.
Ağaçların arasından yürüdük bir süre daha sonra karşımıza bir ev çıktı kocamandı.
Bir odası tamamen camdı. İçeriyi görebiliyordum. Sanırım orası yatak odasıydı. İçeri girdik. Elimi bıraktı. Koltuğa oturdum. Hiçbirşey konuşmuyorduk. Ama sessizliği yine o bozdu.
" Baban merak edicek"dedi.
"Etmez" dedim.Anlamsız bir ifadeyle bana baktı. "Arkadaşların?"dediğinde bir an duraksadım.
"Onlara iyi olduğumu haber veririm" dedim."Bu saatten sonra benden kurtulamazsın biliyorsun değil mi?" Dedi bana yaklaşırken.
Gözlerimi gözlerine sabitledim. "Kurtulmak istemiyorum"dedim büyük bir cesaretle.
Gözlerini sımsıkı yumdu. Sonra açtığında bakışları dudaklarıma kaydı. Bana doğru yaklaştı.
Ama şuan ona karşılık veremezdim. Kafamda çok fazla şey dönüyordu. Kollarımı boynuna doladım. Afalladığını hissettim. Karşılık vermedi. Ama beni bırakmadı da.
"Yorgunsan uyuyabilirsin oda orda" dedi. Eliyle göstererek. Bugün yaşadığım şeyler bana ağır gelmişti. Resmen gecenin bir saatinde evden kaçmıştım. Babamı umursamıyordum. Ama yakın zamanda arkadaşlarıma haber vermem gerekiyordu.
Peki o ne yapacaktı. O ne söyleyecekti. Ahmet amcaya ki babam beraber olduğumuzu biliyordur. O ne açıklama yapacaktı. Bunları düşünürken uykuya dalmışım...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
?VAVEYLA?
RomanceKelebeklerden korkan 17 yaşında bir genç kız mı ? Kulağa komik geliyor değil mi çünkü kelebekler dünya üzerindeki en zararsız canlılar. Ya bir cesedin üzerinde ki katil bir kelebeğe şahit olduysam o zaman kelebeklerden korkmamı yargılamazsınız değil...