VAVEYLA《37》

644 36 1
                                    

(Medyada: Özgür)

Yağız mı? İyi de ne alaka? Neden bizimle derdi ne bu çocuğun?

Tamam belki ona aşırı iyi davranmadık ama bu ihbar ettirecek kadar önemli bir neden değil.

"Özgür nereye?" Diye sordum. Hırsla ayaklanan Özgür'e.

"Sen uzan kelebek sadece gidip konuşacağım" dedi.

Fakat belli ki amacı sadece konuşmak değildi. Ona zarar vermesini ve başına bir bela açmasını istemiyordum.

"Bende geliyorum" dedim.

"Hayır kelebek buna gerek yok uyu ve eve dönmemi bekle" dedi.

"Asla." Dedim.

Gözlerini devirdi. Beraber alt kata indik. Elimden tuttu ve arabanın yanına gidene kadar bırakmadı elimi.

Daha sonra arabaya binebilmem için kapımı açtı. Daha sonra o da şöför koltuğuna geçti. Ve araba titreyerek çalıştı.

Bir süre yol gittikten sonra hiç bilmediğim bir mekanın önüne park ettik arabayı. Daha sonra Özgür arabadan indi. Ve elimi tuttu. Mekanın girişine doğru ilerledik.

Kapıdaki güvenlik tam Özgür'e selam vermeye niyetlenmişti ama Özgür gözlerinden fışkıran lavla adamı yaktı.

İçeriye girdiğimizde mekan sessizdi kimse yoktu.

Daha sonra ben etrafımı incelerken arladan bir alkış sesi duyuldu.

Hızla arkamızı döndüğümüzde Yağız bize bakıyordu. "Özgür KARA demek çıkmayı başardın ha?"diye sordu. Pek iyi görünmüyordu göz altları morarmıştı. Uykulu bir hali vardı.

"Evet canını almak için çıktım. Hazır mısın?" Dedi Özgür.

Bu soğuk sesi ve tehditi beni ürkütmüştü. Dönüp suratına baktım. Ama göz ucuyla bile bakmadı bana tam tersi sinirden titriyordu. Biraz daha elimi sıkmaya devam ederse bileğimi kırabilirdi.

"Özgür KARA kızın henüz seni tanımıyor beni bu şekilde tehtid edemezsin. Ya da bırak ya gel gebert beni de kızın senin ne bok olduğunu öğrensin ha?" Dedi.

Tekrar Özgür'e döndüm. Yine bana bakmadı. "Ne saçmalıyorsun?" Diye sordum Yağız'a dönüp.

"Buğlem ben seni uyardım güzelim bu adamdan uzak dur tanımıyorsun canını yakar dedim ama sen beni dinlemedin. "Dedi.

"Neyden bahsediyor?" Diye sorguladım Özgür'e dönerken.

"Bir daha ona güzelim dersen seni gözümü bile kırpmadan öldürürüm orospu çocuğu anladın mı ?" Diye kükredi Özgür. Bu yerimde sıçramama neden oldu.

Yağız güldü. Sanki Özgür'ün bu hareketlerinden zevk alıyormuş gibi. "Öldürsene beni de hadi beni de öldür göster gerçek seni. Elimden aldın lan aşık olduğum kızı..."dedi. Konuşmaya devam edecekti. Ama Özgür "sus" diye tısladı.

Ama Yağız'ın susmaya niyeti yoktu. "Neden korkuyor musun ? Duymasından mı korkuyorsun ?" Dedi.

"Eslem benimdi ben ona aşıktım. Ama sen elimden aldın onu öldürdün" dedi.

Özgür elimi bırakıp koşmaya başladı. "Sussana lan pezevenk" derken yumruğu suratına geçirmesiyle Yağız'ın yere yığılması bir oldu.

Çığlığı bastım. Ama elimden birşey gelmiyordu şuan donup kalmıştım.

Yere yığılan Yağız hala gülüyordu. Kafasını eğip bana baktı. "Gör aşık olduğun adamın gerçek yüzünü gör" dedi.

Bu lafından sonra Özgür çılgına döndü. Küfürler savurarak yumruklar atıyordu. Her yer kan revandı.

"Özgüüür" diye feryad ettim. Ama umursamadı beni. Vurmaya devam etti. Yağız bayılmıştı. Onu öldürecekti.

Bir an ayaklarımın bağı çözüldü sanki koşarak gittim yanına ellerini öyle hızlı savuruyordu ki onu durdurmak imkansızdı.

Elimi omzuna koydum. Ama pek uzun sürmedi tabiki "Özgür dur öldürüyorsun onu"diye bağırdım. "Gebersin pezevenk yaşamayı hak etmiyor" dedi.

Tekrar hızlı adımlarla yanına yürüdüm. Tam tutmak için elimi uzatıcaktım ki. Elini savurmasıyla dirseğinin elmacık kemiğime çarpması bir oldu.

Yere devrildim suratımın acısıyla ve vuruşunun sertliğiyle. Hemen olduğu yerde ayağa kalktı.

Birşeyler kekeledi ama hiçbirşey anlamadım. Kulaklarım uğulduyordu. Bayılmak üzereydim.

Özgür öyle bir tekme attı ki Yağız'a sanki o tekmeyi benim karnıma atmış gibi inledim. Burnumun direği sızladı. Ve kendimi kaybettim...

?VAVEYLA?Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin