10.Bölüm

38.8K 3.4K 1.9K
                                    

Merhabaaaa 🌸

10 bölümü devirdik hep beraber.😍 İyi ki varsınız, özellikle yorumlarıyla beni yalnız bırakmayan güzelliklere (onlar kendilerini biliyor 🤩) ayrıca teşekkür ediyorum 🙏🏻 Sayenizde yazma isteğim hiç dinmiyor ve ben her boşluğumda kendimi burada buluyorum. 💚

Ayrıca aramıza yeni katılanlar var sizler de hoş geldiniz, iyi ki geldiniz, ama sesinizi çıkarın lütfen düşüncelerinizi merak ediyorum 🙈

Oy ve yorumlarınız eksik etmezseniz çok mutlu olurum. 🥰

Keyifli okumalar 🌸

"Leyla.''

İsmimin söylenmesiyle Barış ile aynı anda bakışlarımız sesin geldiği yöne döndü. Annem, beyaz jipinden inmiş bize doğru yaklaşırken, siyah güneş gözlüğünü gözlerinden çıkarıp başına taktı ve dudaklarına büyük bir gülümseme yerleştirdi.

Meraklı bakışları, Barış ile benim üzerimde adeta mekik dokurken keyiflendiğini hissetmiştim.

''Anne,'' dedim hayretle.

Şaşırmıştım, çünkü annem evlendikten sonra buraya çok nadir gelmeye başlamıştı. Genelde ya onun evinde ya da dışarıda buluşurduk.

Bize yaklaştıkça dudaklarına yerleştirdiği tebessüm iyice büyürken, Barış'ı da süzmeyi ihmal etmedi. O'na resmen alıcı gözüyle bakıyordu, bu durum beni utandırırken anneme kaş göz yaptım. Pek umursadığı söylenemezdi.

Sonunda yanıma geldiğinde yanaklarımdan öperek yüzümü avuçları arasına aldı.

''Leyla, nasılsın bebeğim?'' dedi, sevecenlikle.

Gülümsedim, onu özlemiştim.

''İyiyim anne, sen?'' diyerek ben de onun yanağına küçük bir öpücük kondurdum.

''Ben de çok iyiyim,'' dedi, ve meraklı bakışları bizi izleyen Barış'a kaydı. Samimi bir gülüşle elini uzatıp kendisini tanıttı. ''Aysun Kandemir ben, Leyla'nın annesiyim.''

Barış, annemin ona uzattığı elini sıkarak aynı samimiyetle karşılık verdi. ''Barış,'' dedi yalnızca, annem gibi soyadını ekleme gereksinimi duymamıştı belli ki. ''Tanıştığımıza çok memnun oldum efendim.'' saygıyla başını sallayıp, tebessüm etti.

Annem, çoğu insan gibi dış görünüşe fazlaca önem veren biriydi ve Barış'ı da beğenmiş hatta bana yakıştırmıştı. En azından bakışlarından ve mimiklerinden okuyabildiklerim bu yöndeydi.

''Ben de öyle,'' dedi annem, hoşnut bakışlarını ikimiz üzerinde gezdirmeye devam etti ve gözlerinin son durağı ben oldum. ''Yakınlardaki bir modacıya geldim, ama önce sana uğramak istedim. Biliyorsun, 3 gün sonra Haldun ile evlilik yıldönümümüz, elbisemin son detaylarını halledeceğiz.''

Elimi, çantamın askısına atarak omzuma sabitledim.

''Haldun amcanın ayağı nasıl oldu?'' diye sordum annemin gözlerine bakarak.

Kazadan sonra hızla toparlanmıştı ancak onu son gördüğümde ayağının üzerine basmakta zorlanıyordu.

''Artık üzerine basabiliyor, bıraksam sabah koşusuna çıkacak.'' dedi annem tatlı bir yakınmayla. Haldun amcanın çabuk toparlanması annemi oldukça mutlu etmişti.

Başımı salladım memnuniyetle, ben de en az annem kadar mutluydum bu durumdan.

Annemin bakışları tekrar Barış'a çevrilirken, boğazını temizledi.

Beyaz GeceHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin