İyi okumalar dilerim.
Aynadaki aksime baktım. Giydiğim bordo rengi kadife, uzun etek ve beyaz boğazlı kazağı inceledim. Eteğimin kuşağından kurdele yaptım. Saçlarımın uçlarını maşalayıp hafif bir makyajla yüzümü renklendirdim. Kısa, süet botlarımı kutusundan çıkararak ayağıma geçirdim. Kabanımı üstüme geçirip elime çantamı alarak evden çıktım.
Ela'nın mesaj attığı konumda bulunan kafeye gittim. Kendine kahvaltı tabağı söylemişti. Hem de en kocamanından.
"Günaydın. Bu sabah pek bir keyiflisin." Dünkü olayın üstüne böyle gülümsemesi beni de mutlu etti. Sanırım planımız işe yaramıştı.
"Günaydın! Evet, keyfim oldukça yerinde. Sen de eşlik et. Senin için de kahvaltı söyleyelim," derken eliyle garsonu çağırdı.
"Ben çıkmadan sıkı bir kahvaltı yaptım zaten, yavru." Yanımıza gelen garsona dönerek bir filtre kahve istedim. "Haydi, dökül bakalım."
Keyifle sırıttı. "Dün bildiğin üzere Semih'in evindeydim. Söylemeden geçemeyeceğim, sende kalabilir miyim diye aradığımda, telefonda buna çok şaşırdığını söyledi. Hele evine gittiğimde, kapıyı açıp beni görünce çok heyecanlandı. Tam bir şapşal." Kafasını iki yana sallayıp devam etti.
"Arkadaşlarıyla futbol maçına gitmişti. Bundan istifade sizinle o operasyonu gerçekleştirdik." Operasyon derken elleriyle havada tırnak işareti yapmıştı. "Sonrasında ablamı aradım. Biliyorsun, ablam evli. Telefonda bir bir anlattım her şeyi. Onlardan yardım istedim. Eniştemle birlikte Semih'in evine geldiler."
Kahvemden bir yudum alıp dudaklarımın arasına kıstırdığım sigarayı yakmaya çalışırken, heyecanla dinlemeye devam ettim.
"Evde oturmuş Semih'i bekliyorduk. Derken Semih sonunda geldi." Ballandıra ballandıra anlatıyordu sevgili arkadaşım. "Kapıdan içeri girdiği gibi eniştemden okkalı bir yumruk yedi. Hele ettiği küfürleri bir duysaydın ağzın açık kalırdı, Feride. Ona benden uzak durmasını, bir daha karşıma çıkmamasını söyledi. Bunları söylerken de Semih'in nefes almasına izin bile vermeden dövüyordu. Temiz bir sopa yedi anlayacağın."
"Oh! Eniştenin elleri dert görmesin, az bile olmuş."
"En sonunda evinden, hayatımdan, bu şehirden siktirip gitmesini söyledi. Birkaç dayak daha. Tehdit cümleleri. Ve kapanış. Sonra da bizi topladığı gibi arabaya bindirdi ve orayı terk ettik."
"Vay be! Dün akşam orada olup izleyemediğim için çok üzgünüm. Kenarda çekirdeğimi çitleyerek o anlara şahit olmayı isterdim. Plan işe yaradı desene." Gözümde canlandıkça gülüyordum. Sonra aklıma gelen şeyle duraladım. "Peki, emin miyiz tamamen kurtulacağımıza?"
Sandalyesinde büyük bir hazla kıpırdandı. "Görünen o ki, kurtulduk bile! Semih dün gece ev sahibiyle olan kontratını iptal ederek evden çıkmış. Eniştem birilerine sordurup, Semih'in otogardan otobüse atlayıp Mersin'e, ailesinin yanına döndüğünü öğrenmiş."
"Haydi geçmiş olsun. Keyif kahvelerimizi söylüyorum o zaman?" Söz verdiğim üzere o keyif kahvesi içilecekti, o kadar!
"Sen daha yeni içmedin mi?"
"Seninle bir daha içerim!" Kahkaha attık. Ela'nın mutlu olması bana kendimi iyi hissettirdi. Garsona kahve siparişi verdik.
"Feride, nasıl rahatladım anlatamam. Meğer ne büyük sıkıntı içindeymişim. Kıskançlığı, kısıtlaması, tahammülsüzlüğü, üstüme gelip baskı kurması derken neleri sineye çekmişim. Beni seviyor sanıyordum. Oysaki senin de dediğin gibi o bana sahip olmayı seviyormuş." Durdu, derin bir nefes alıp gözlerini masadaki bir noktaya dikti. "Ayrıca cinsel yoldan edildiğim tacizi saymıyorum bile. Sanırım böyle tanımlayabilirim. Psikolojik şiddetin yanı sıra cinsel taciz de gördüm. Onunla birlikte olmuyorum diye vücudumdan başka şekillerde faydalandı, başka yollarla zevk aldı benden. İlk başlarda karşılıklı rıza olarak düşündüğümden, ben de zevk alıyordum bunu yaşamaktan. Sevgilimle özel şeyler paylaşmak hoşuma gidiyordu. Fakat sonrasında sadece kendi isteklerine döndürüp kabul etmediğimde tehdit ederek yaptırıyordu. Çok üzgünüm, çok pişmanım, Feride. Nasıl bu noktaya geldi, nasıl yaşamayı kabullendim bunları, bilmiyorum. Yaşarken görememişim. " Başını ellerinin arasına aldı.

ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kader Oyunu
RomanceEndüstri mühendisliği 2.sınıf öğrencisi olan Feride Aytuğ, kendi halinde ve sevdikleriyle çevrili olan küçük dünyasında, okulu ve yaptığı ufak tefek işler arasında gidip gelerek yaşamaktadır. Bir gün yolu, öğrencisi olduğu üniversitenin büyük bağışç...