💦💦
Evet arkadaşlar ben geldim. 100 okunmayı geçtikçe bölüm geleceğini söylemiştim. Siz de çabucak okuduğunuz için ben de elimden geldiğince hızlı yazmaya çalıştım. Bu bölümde biraz Altemurun geçmişine inelim istedim. Şimdi sizi daha fazla bekletmeden bölümle baş başa bırakıyorum.
💦💦💦
Josh A& lamjakehill-Suicidal Thoughts
(Şarkıyı kliple izleyin)"Kimseyi bıraktığı yerde bulamıyorsun. Ya adresi değişmiş oluyor ya kendisi..."
Altemurun ağzından
"Pat" ... Kapının çarpılma sesi kulaklarımda yankılandı. Yankının gücü onun hıçkırıklarını bastırmaya yetmemişti. Karşımda bir damla göz yaşı dökmemiş, dimdik durmuştu. Güçlü olduğunu kanıtlamak ister gibiydi bana. Değişmişti!
Hıçkırıkları kulaklarımı doldurdu. Boğuklaştıkça boğuklaştı, o uzaklaştıkça boğukluğu yerini yoğunluğa bıraktı ama asla kesilmedi. Cızırtılı bir tonda devam etti kafamın içinde. Halbuki ben sağır olduğumu sanıyordum buna. Acımasızlığımın bu sesi bastıracağımı sanmıştım ama yanılmışım.
Benim acımasız olmam için kendimce sebeplerim vardı. Dediklerimin hiçbiri yalan da değildi. Fazla dürüst olmam beni acımasız yapıyorsa evet acımasızdım. Hayat bana ne zaman merhametli olmuştu ki şimdi ben ona merhametli olacaktım. O da bana asla acımamıştı. Ben acımasızlığıma sığınmazsam o tereddüt ederdi. O tereddüt ederse ben tekrar inanmaya başlardım. İnanmaya başlamak kaybetmenin başlangıç noktasıydı. Bunu bana o öğretmişti. Yine de sendelememe engel olamamıştım.
Kapının çarpışı beni de koltuğa çarpmıştı ansızın. Elimle destek alıp koltuğun koluna oturmuştum. Bir defter daha kapanmıştı bugün. 4 senenin diyeti bugün ödenmişti. Kabuslarım belki bugün dinerdi, belki bir gün olsun huzurla kapardım gözlerimi karanlık geceye. Karabasan olup geçmişim çökmezdi üzerime. Seçtiğim yolda özgür olabilirdim belki artık. Denemeden bilemezdim. Yarın bugünün sonuçlarını gösterecekti.
💦💦💦
Alarmımın çalmasıyla yatağımdan kalktım. Banyoya gidip yüzümü yıkadım. Her bir hücremin suyla buluşmasıyla uyku sersemliğinde olan her zerrem de ayılmaya başlamıştı. Günlük traşımı olup duşumu aldıktan sonra üstümü giyinmek için giyinme odasına girdim.
Her şeyin bir nizamı vardı burda. Ceketler bir yerde asılıydı. Gömlekler türlerine göre raflara dizilmişti. Ayakkabılarım bir yerde, kravatlarım bir başka yerdeydi. Bir tanesinin yerinin değişmesi günümün sıfırlanmasına sebep olabilecek nitelikteydi. O yüzden eve gelen yardımcı kadın buna oldukça dikkat ederdi.
Bugün önemli projelerle ilgili toplantılarımın yoğun olduğu bir gündü. O yüzden bugüne özel olarak daha ciddi görünmek adına gri pötikareli yelekli takımımı tercih ettim. Kumaş olarak slim giymeyi seviyordum. Üzerime oturan şeylerle daha rahat ediyor ve odaklanmam kolay oluyordu. İçine beyaz gömleğimi giymeyi ve lacivert kravatımı takmayı tercih etmiştim. Çünkü ceketimin pötikareleri lacivert renkteydi. Son olarak da lacivert mendilimi cebime koydum. Saat olarak gri saatimi taktığımda tam anlamıyla hazırdım.
Komodinin üstünden evrak çantamı aldıktan sonra hızlıca aşağı imdim. Şoförüm kapıda beni bekliyordu. Arabaya bindikten sonra her seferinde yaptığım gibi fizibilite raporlarını incelemeye başladım. Her detayın son olarak kendim üzerimden geçmeyi seviyordum. Hataya tahammülüm yoktu çünkü. Hata yaptığında bu sektör sana ikinci bir şansı asla tanımazdı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Bu Sefer Olmaz
Genç KurguHayat dediğimiz şey hep bir şeylere olmaz diyerek ya da şüpheyle yaklaşarak geçirdiğimiz bir döngü değil miydi zaten? Acılar yaşadığımız, ihanetlere uğradığımız bir daha yapmam desem de yine aynı şeyleri yaptığımız bir kısır döngü değil mi? Her şeyi...