44. Bölüm

31.1K 2K 256
                                    

Merhabalar.
Bölüm şarkısı; Ceylan zerrem - Uçurtma
Telefonum şarj olmuyor. Bu sebepten ötürü geciktik ve hiçbir platformda online olamadım.
Hepimize geçmiş olsun diliyorum.
Yıldızlar sizi bekliyor 💫
Sevgiler ♥️

MAZLUM DOĞAN

Emniyetin önüne geldiğimizde; yüreğimdeki sıkıntı öyle bir büyüktü ki! Yıldız edeceğim teklife ters tepki verecek diye çok korktum. Babama; Emir'e üzülemedim dediğinde de çok korkmuştum. Çünkü biliyordum ki; öyle bir insan formuna geçmek en çok Yıldız'a zarar verirdi.

Korkularım yersiz çıktı. Yıldız, belki gidecek oluşunun verdiği rahatlıkla teklifimi sorgusuz sualsiz kabul etti. Emniyet binasının içine girdiğimizde, titreyen elleri gözüme ilişti ve sağ elini sol avuç içime hapsedip, usulca sıktım. "Kötü hiçbir şey olmayacak merak etme," dediğimde bana bakan çimen gözlerindeki tereddüdü gördüm.

Yıldız, benim kendisini rahatlatmamı fırsat bilerek adımlarını duraksattı. Bedenini hafifçe bana doğru çevirerek, ağırca yutkunup gülümsedi. "Ben," dedi sıkıntılı bir tonda. "En kötü yurdun bile o evden iyi olacağına eminim ama," dediğinde kaşlarım merakla çatıldı.

"Ama?" dedim ağırca yutkunarak.

"Hurşit benim öz babam değildi, Mazlum," dedi Yıldız, bezgin bir nefes vererek. "Annem için Emir çok kıymetli. Çünkü Emir, Hurşit'in oğlu. Yani annemin o evde kalışının garantisi Emir."

Sol elimle yüzümü sıvazlayarak sıkıntılı bir nefes aldım. "Yani annem evsiz kalabilir mi diyorsun?"

"Ona ne olduğu ile ilgilenmiyorum," diyerek başını hızla iki yana salladı Yıldız. "Benim derdim Emir. Kendisine iyilik yapıyor olsak da o bunu öyle algılamayacak. Beni zaten sevmiyor. Kendi evden gidişimin bedelini ona ödettiğimi düşünecek ve o tertemiz zihnini, kalbini bana duyduğu kin ve öfkeyle dolduracak."

"İyi de Yıldız," diyerek hafifçe bedenine sokuldum. Başımı eğerek, gözlerimi cennetimin kapılarına kilitledim. "Emir senden, sen o evdeyken de nefret ediyordu."

Hatırlattığım ayrıntı ile Yıldız'ın yüzü düştü. "Biliyorum," dedi bıkkın bir nefes vererek. "Evde sürekli uğursuz ve huzur kaçırıcı unsur olarak gösterildiğim için çocuk evdeki her şeyin sorumlusu ben sanarak büyüdü." Burukça tebessüm edip, devam etti. "Şimdi de; 'Görüyor musun bak? Onu evden gönderdik diye seni evinden etti,' söylemleriyle aşılayacaklar çocuğu."

Sol elimle hafifçe Yıldız'ın sağ kolunu sıvazladım. "Büyüdüğünde öyle olmadığını anlayacaktır Yıldız," diyerek genişçe gülümsedim. "Hem yurtlar eskisi gibi değil. Artık sevgi evi şeklinde oluyor çocukların koruma altına alındığı evler. Buraya geldiğinde, ziyaretine gideriz. O istemese de gideriz. Oradaki sevgiyi, birliği gördükçe emin ol evdeki sevgisizliği de fark edecektir."

Yıldız derince bir nefes alarak gülümsedi. "Tamam, hadi yapalım şu işi," diyerek adımlamaya başladı. "Turgay, beni ağaç ettiniz diye kafamızın etini yiyecek bu gidişle."

Şikâyette bulunmak için bir odaya girdiğimizde, Yıldız ile birlikte karşılıklı duran sandalyelere oturduk. Ve Yıldız o andan itibaren iki elini birbirine bağlayıp, ovuşturmaya başladı. Sanki kendisi bir suç işlemişte, buraya suçlu olduğu için getirilmiş gibiydi tavrı. "Rahatla biraz," dedim hafifçe tebessüm ederek ama Yıldız başını sıkıntıyla iki yana sallayınca, bu işe kalkıştığıma kalkışacağıma da pişman oldum.

Memur bey; "Evet, sizi dinliyorum," deyince Yıldız derin bir nefes aldı.

"Ben," dedi tutuk ve titrek bir ses tonuyla. "Beş yaşındaki kardeşime, ailesinin şiddet uyguladığına dair şikâyette bulunmak istiyordum."

Opia | TAMAMLANDIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin