Medyada, Mazlum'un gözünden Yıldız var.
Bölüm şarkısı, Ömer Başçı - Ah be kadın.
Keyifli okumalar 🎈
Bu arada küçük bir duyuru yapayım. Nasıl ki Onsra'nın bir bölüm günü yok ise Opia'nın da yok arkadaşlar, bilginize.
Elimden geldiğince sık sık size konuk olmaya çalışıyoruz.
🌟 'ları doldurursak minnettar olurum 🙏🏻
Bölüm Mazlum'un ağzından ve Opia'nın en uzun bölümü.Mazlum Doğan
Bazen gerçekten her şeyin üst üste geldiğini düşünüyordum. Hayatın bilerek üstüme planlar kurduğunu. Günüm, sabah Yıldız'ın aklımı bulandırmasından sonra annem bilmeden de olsa, Yıldız'ın harçlığını evde bıraktığını anlamamı sağlayınca daha da boka bakmıştı. Akşam üzeri eve gelirken, yolda Ümran ile karşılaşmam eve dönerken keyif kazanmamı sağlasa da aklım kabul etmek gerekirse Yıldız'ın ne yaptığındaydı. Yıldız evet çocuk değildi ama hazır kendisini toparlayabileceğine dair umutlar edinecekken önüne kimse çıkmasın istiyordum. Zaten ürkek halini ve tavrını üstünden atamamışken daha çok içine kapanmasın istiyordum.Ümran ile eve geldiğimiz de ise bambaşka bir şok yaşadım.
Salonun ortasın da oturan ablam, annem ve Seda.
Şaşkınlıktan ağzım açıldı kendiliğinden.
Seda'yı en son ne zaman gördüğümü dahi hatırlamıyordum. Lise yıllarımın en güzel anısı, hatırası. Gençliğim, en deli zamanlarım. Geleceğe dair hayaller kurduğum ilk insan.
Hayal kırıklığının, cam kırığından daha fazla kanattığını öğreten ilk insan.
Bir şeyler hissedebilmeyi bekledim. Bunu salonun ortasında açık ve net bekledim. Belki de duraksamam, baka kalmam yanlış yorumlandı bilemiyorum ama gerçekten içimde bir yerlerde bir şeyler var mı diye bekledim.
Birlikte geçirdiğimiz üç senenin hatırına dahi, arkasına bakmadan dönüp gidişinden sonra fark ettim ki Seda'yı ben içimde o gün bitirmişim. Biriyle birlikte bir yolda yürümek istiyorsanız, sabır en önemli olguydu. Sabır ettiğiniz de aşamayacağınız zorluk da, engel de yoktu. Mesela bizim Seda ile aramızda engel ya da zorlukta yoktu. Aslına bakılırsa aramızda gayet güzel ve düzeyli bir şekilde giden uzun bir ilişki mevcuttu. Kendisi benim için o dönemlerin en güzel alışkanlığı idi. Birlikte mezun olmuş, birlikte haftalarca aylarca ders çalışmış, birlikte üniversite okuma hayali olan iki gençtik.
Aynı tercih listesini yapmış olsak dahi belki de aynı meslek grubuna gönül vermediğimizden olsa gerek, aynı ile çıkmadı üniversitelerimiz. Ben Ankara yolcusu olurken, Seda İstanbul yolcusu oldu.
Bence bir sorun yoktu.
Ta ki, Seda'nın üniversiteye mesafeli bir ilişkiyle birlikte gitmek istemediğini söyleyene kadar.
O gün yüzümden geçen hayal kırıklığını hala unutamam. Sudan çıkmış balığa dönüşümü asla hafızamdan silemedim.
Ve Ankara'da ki ilk senem bok gibi geçti. Sapıttım. Sarhoş oldum. Tökezledim. İçip içip aradım. Arayıp, arayıp ağladım. En son telefon numarasını değiştirdiğin de dilimden dökülenler şimdi zihnimden geçiyordu tekrar tekrar.
Ne kadar da salakmışım. Beni sadece üniversiteye giden bir basamak olarak gördüğünü yıllarca fark etmemişim.
Muamma bir şekilde tepki vermeden, salonun ortasında dikilmemden Ümran rahatsız olmuş olacak ki sağ kolumu dirseğiyle dürttü. Seda'yı seneler öncesi sevemeyişini kardeş kıskançlığına yorardım. Gerçi şimdi de Yıldız'ı kıskanması gerekmez miydi o zaman? Evliliğimizin gerçek olmadığını tahmin ettiğinden ötürü kıskanmadığını düşünürken, aklıma gelen Yıldız dolayısıyla gözlerim ilk annemi buldu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Opia | TAMAMLANDI
ChickLitKüçük bir kız çocuğuydum. Bedenim büyüdü. Ruhum bir üvey babanın elinde yok oldu. Adımı parlamam için Yıldız koyan annem, gün geldi tüm ışığımın sönmesine göz yumdu. Yıldız oldum, ruhum tutunamadığım gökyüzünden kaydı. Ben, hiç parlayamadım. Tahtım...