İnternetim o kadar kötü ki; beklettiğim için özür dilerim.
Bölüm şarkısı; Batu Akdeniz - Artık Bi' Manyağın Var.
Yıldız'larımız bol olsun hepimizin 💫
Media: ZehraAyar0 ♥️Sabah gözlerimi açtığımda, tepemde gördüğüm tavanda masmavi bulutlar vardı sanki. Her zamanki gibi sırt üstü yatıyordum. Yatıyordum ama sağ kolumun altında, çıplak göğsümün üzerinde, Yıldız çıplak bir şekilde uyuyordu. Burnumu başının üzerine dayayıp, derin bir nefes soluyarak gözlerimi geri yumdum.
Kokusuyla harmanlanan tüm geceyi en ince ayrıntılarına kadar hatırlamak istedim sanki yaşayan ben değilmişim gibi.
Yıldız'ın içinden ara ara çıkardığı kadın, benim dilimin tutulmasına sebep oluyordu. Karşısında tam bir yeni yetmeler gibi kaldığımın farkındaydım ama bu evdeki olanaklarımızda çok kısıtlıydı.
Gecenin zihnime düşen görüntüleriyle, dudaklarım iki yana kıvrıldı. O anın hazzıyla çok üstünde duramamış olsamda, mesela bana kocacım demişti ve bu inanılmaz bir histi. İçimde çocukça bir sevinç oldu ve içimden 'Sağ kolumun altında karım uyuyor,' diye söylendim hevesle. 'Benim karım.'
Bunun sevinciyle koca gün, yeni gelecek gece ve devamındaki tüm saatlerde yaşayabilirdim. Ama göğsümden bir kıkırtı yükselince, kapalı gözlerime rağmen kaş çattım. Yıldız'ın minik sağ elinin parmaklarını göğsümün üzerinde hissettim. "Evet, senin karın," dediğinde ise gözlerimi açtım. Uyanamamanın verdiği etkiyle sadece içimden konuşmamış olmalıydım ki, Yıldız beni onaylama ihtiyacı hissetmişti. Bakışlarımı aşağıya, yüzüne doğru çevirdiğimde genişçe gülümsediğini gördüm. Sol kolunun üzerinde hafifçe bedenini kaldırdı. Bedenini kaldırmasıyla saçları, yüzüme döküldü. "Ben," diyerek dudaklarını aheste aheste yaladı. Kaşlarım havalandı imayla. "Ben senin karınım. Ve günaydın," diyerek çıplak göğsümün üzerine bir öpücük bıraktı.
Sağ elimi havalandırıp, başının arkasına attım. "Bundan daha güzel bir sabah olamaz sanırım," dedikten sonra uzanıp dudaklarına bir öpücük kondurdum. "Ama hayır, ben henüz koynumdan çıkmana hazır değilim," diyerek hızlıca bedenini kendime doğru geri çektim.
Doyma hissi Yıldız hayatıma girdikten sonra benim hissedebildiğim bir his olmaktan çıktı. Sevgisine, gülüşüne, bakışına, verdiği en ufak bir umuda, ışığa, hazza doyamıyordum. Aldığı nefesede doyamadığım anlar oluyordu ve sırf doyamadığım için dudaklarının arasından nefesini kendime çalıyordum.
Burnunu boynumun sağına soktuğunda, içini çekti. "Bana uyar," dedi önce uysal bir tonda. Sonra evde olduğumuzu fark etmiş olmalı ki, hızlıca başını boyun girintimden çekti. "Ama kalkmamız lazım," diyerek dudak büktü. Gözlerini isyanla yumup; "Duş almam lazım ve seninde alman lazım. Of ya!" dedi isyankar bir tonda. Çıplak göğsüme alnını kapatmış haline gülümsedim. Aklından peş peşe duşa gireceğimiz için ev halkının kendi kendilerine çıkarım yapacağını geçirdiğini biliyordum. "Keşke sen gece duş alsaydın."
Kokusuyla, dokusuyla harmanlanmışken keyif sigarası içmekten başka hiçbir şey gelmemişti içimden. Ve evet, Yıldız çıplak bir halde göğsümde uzanırken ben hayatımın en leziz sigarasını içme şerefine nail olmuştum. Yıldız'ın duş almasını ise saçlarının kurumayacağını bildiğim içinde ben engellemiştim. Ama bana kalırsa, ev halkının ne düşündüğünün zerre önemi yoktu.
Benim önceliğim hep Yıldız idi.
"Buna bir çare bulmamız lazım," diyerek usul usul saçlarını okşadım. Alnını çıplak göğsümden kaldırıp, yüzüme baktığında hafifçe tebessüm ettim. "Benim sana dayanmam çok zor ama sürekli ertesi gün hapı kullanamazsın Yıldız. Zararlı." Benimle aynı anda yüzünü buruşturdu. Mesela o öyle yüzüme bakarken, ben yine kendisiyle sevişmek istiyordum. Ama ilişkinin en heyecanlı anında bana müsaade demek istemediğim içinde sevişme hazzımı ötelemek zorunda kalıyordum. "Baba oluyorsun dersen," dediğimde ağırca yutkundu. Boğazımı hafifçe temizleyip, gülümsedim. "Çok sevinirim." İri zeytin yeşili gözleri daha da irileşti. "Ama bu seni çok üzer. Ve ben seni üzmeyi hiç istemem. O yüzden buna bir çözüm bulalım olur mu?"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Opia | TAMAMLANDI
Chick-LitKüçük bir kız çocuğuydum. Bedenim büyüdü. Ruhum bir üvey babanın elinde yok oldu. Adımı parlamam için Yıldız koyan annem, gün geldi tüm ışığımın sönmesine göz yumdu. Yıldız oldum, ruhum tutunamadığım gökyüzünden kaydı. Ben, hiç parlayamadım. Tahtım...