Umarım beğenirsiniz. İyi okumalar ♡(Jeongin)
Yorucu geçen okul saatlerinin ardından kafede oturmak hem dinlendirmiş hem rahatlatmıştı.
Seungmin ile geçen oturduğumuz yerde oturup kahvelerimizi beklerken o, olaya nasıl gireceğini düşünüyor gibiydi.
Ona bir süre düşünmesi için müddet verdim. Birkaç dakika içinde kahvelerimiz geldiğinde daha fazla dayanamayacağımı anlayıp konuyu açtım.
"Seni dinliyorum Seungmin." dedim yumuşak sesle rahatlaması için.
"Sana anlattıklarımın hepsinin aramızda kalacağını biliyorum. Güvenmesem zaten anlatmam ama olur da Jisung ağzından laf almaya falan çalışırsa ekstra dikkatli ol lütfen." dedi pipetiyle oynarken.
"Aramızda kalacağına en yakın arkadaşımın üzerine yemin ediyorum." dedim izci sözü işareti yaparak. O da gülümseyip anlatmaya başladı.
"Yaklaşık 2 sene önce falan yaşanıyor bu olaylar. Ben, Hyunjin ve Minho ile aynı sınıftaydım yine. Changbin'de bizim sınıfa onları görmeye gidip gelirken de beni fark etmiş sınıfta. Muhabbet etmeye çalışıyor, laf atıyordu ilgi çekmek için. Ben hiç fark etmedim ilgisini ki zaten o zamanlar kendimi yeni yeni kabulleniyordum yönelim bakımından. Minho bana söyledi Changbin'in bana ilgi duyduğunu. Heyecanlandım ve tedirgin oldum tabii. Hiç erkek arkadaşım olmadı o zamana kadar ne yapacağımı bilmiyorum falan bana fırsat kalmadan o adım atmaya başladı zaten. 2 3 hafta kadar beraber sık sık vakit geçirdik. Hyunjin ve Minho'yu tanıyordum ama Changbin sayesinde yakın oldum. Jisung ile de o zaman tanıştık. Neyse işte o 2 3 haftadan sonra bende hislerimden emin oldum,sevgili olmaya karar verdik. Her şey çok güzel gidiyordu. Bir günümüz ayrı geçmiyordu falan derken Changbin her gün yara bere içinde gelmeye başladı. Ne olduğunu soruyorum evde babamla tartıştık falan diyor aile ilişkileri pek iyi olmadığından. Ama aynı yaralar genelde Hyunjin ve Minho'da da oluyordu. Durum 1 hafta falan böyle sürünce dayanamayıp Jisung'a sordum." diyerek derin bir nefes aldı. Sözünü kesmeden hatta gözümü bile kırpmadan onu dinliyordum.
"Jisung ilk başlarda söylememek için direndi. Changbin'e sormam gerektiğini falan söyledi. Sinirlenip en sonunda söylemezse Changbin'den hiçbir açıklama yapmadan ayrılacağımı söyledim. Endişelendi tabii. Changbin o grubun bebeği gibidir. Ne kadar sert görünürse görünsün herkes onun üstüne düşer küçük olanlar olmasına rağmen. Onu bu şekilde tehdit edince anlatmak zorunda kaldı her şeyi. Hyunjin'in babası çok karanlık bir adam. Daha doğrusu üvey babası. Hyunjin'i küçük yaşta yurttan alıp eğitmeye başlamış. Nasıl, ne türlü, neye eğittiğini bilmiyorum o kadar detay vermedi. Neyse işte dediğim gibi çok karanlık bir adam ve yanı sıra çok zengin. Şirketleri var tamam ama bu kadar para, ev, mekan alınabilecek bir güce sahip değil o şirket. Karanlık dediğim adam o yönünden çok para kaldırıyor ve bunun içinde Hyunjin'i kullanıyor. Kullanıyordu aslında. Hyunjin bunu öğrenince evi terk etmiş. Şuan tek başına yaşıyor. Arada kuzeni falan geliyormuş. Her neyse işte Hyunjin babasının yaptıklarını ve kendisine yaptırdıklarını öğrendikten sonra daha çok hırslanmış ve daha sinirli olmuş. Babasına karşılık olarak kötülük yapanlara kötülük yapan bir çete falan oluşturmuş. İlk başlarda Changbin ve Minho'ya söylememiş. Takip etmişler onu. Sonra kendilerini zorla dahil ettirmişler. Changbin'le de bu olay yüzünden ayrıldık. Öğrendikten sonra şans verdim bırakması için. Bırakmadı, üstüne yalan söyledi bıraktım diye. Kısacası bunlar kötülüğe kötülük ile karşılık vererek adaleti sağlayabileceklerini düşünüyor." dedi sinirden kıpkırmızı olmuş suratıyla.
Duyduklarımı sindirmek için kahvemden bir yudum alıp arkama yaslandım.
Daha dün tanıştığım insanlar bir çetenin elebaşlarıydı, en yakın arkadaşım onlardan birinin eski sevgilisiydi yetmezmiş gibi biri sınıf arkadaşım aynı zamanda arkamda oturuyordu.

ŞİMDİ OKUDUĞUN
You Will Be Okay | Hyunin
FanfictionAnnesinden küçük yaşta koparılmış ve çocukluğu elinden alınmış bastırılmış bir çocuk. Kendi adaletini sağlamaya çalışan ve kötülüklerin içinde büyüyen bir çocuk. İtirafları zor, aşkları büyük olacak. (Yan shipler Seungbin, Minsung, Chanlix)