You Will Be Okay | Hyunin

30

Umarım beğenirsiniz. İyi okumalar ♡

(Jeongin)

  "Yang Jeongin! Kendine gel. Daha fazla yapamayacağını söylersen gidip koçu çağıracağım. Tekrardan sana kızsın da nasıl yapılacağı aklına gelsin istiyorsun herhalde?"

   Hem gergirdim hem de azarı işiten yine bendim.

  "Her ne kadar kızgın halini çok seksi bulsam da şuan yapma bence tatlı pirinç kekim. Zaten stresli çocuk. Pek yardımcı olmuyorsun ona." Konuş Changbin.

   "Sus sende savunma onu. Dünden beri yapamayacağım, korkuyorum bilmem ne. Suda dura dura balık adam oldu. Haksız mıyım Jisung?"

   "Haklısın Seungminnie. Korkmanı gerektirecek hiçbir şey yok. Hepimiz sana güveniyoruz. Hem pankart bile yaptık." diyip çantasından renkli renkli kartonlarda yazan 'Fighting İnnie~' yazan yazıları gösterdi. Hatta bazıları göz alacak kadar neondu

  "Planı uyguluyoruz değil mi?" dedi Changbin sessizce sanki soygun planı açıklayacak gibi.

   "Ne planı?"

   "Biz dördümüz ki Minho'yu zor ikna ettik bir plan kurduk. En öne oturacağız. Neon kartonların hepsini kaldıracağız ki diğer yarışmacıların dikkati dağılsın." diye açıkladığında şaşkınlıkla ona bakıyordum

   "Ben hâlâ ikna olmadım. Kızacaksan bu üçüne hatta ikisine kız." diyerek Jisung ve Changbin'i gösterdi Minho.

   "Sakın yapmayın böyle bir şey. Herkesin emeği var bu yarışmada."

   "Bu ne ki lazer falan getireceklerdi. O kadarı ayıp olur diye vazgeçtiler." Çocuk gibi her şeyi ispiyonluyordu Minho.

   "Ya! Sussana. Bunun dönüşü de var." diyip Jisung ağzını kapatınca kollarını bağdaştırıp şikayeti bıraktı.

   "Neyse, biz artık yerimizi alalım. Ön sıraları tutmamız gerek. Dolmadan kapalım."

   Hepsi kapıdan tek tek çıkarken Minho en sondaydı. O da kapıdan çıkmak üzereydi ki durdurdum.

   "O, gelmedi mi?" Dünden beri ne görüşmüştük ne de yazışmıştık. Bugün izlemeye gelir diye düşünmüştüm ama gelmemişti. Ya da daha erkendi.

   "En son sabah görüştük. Geleceğini söyledi. Biz erken geldik yer kapmaları için. Yarış başlamadan gelir rahat ol."

   "Tamam. Teşekkür ederim."

    Göz kırpıp çıkınca soyunma odasında tek kalmıştım. Bu fırsatı değerlendirerek eşofmanımı çıkarıp şortumu giydim.

   Yarışa yaklaşık 15 dakika kalmıştı. Salona girmek istemediğim için soyunma odasında bekliyor, stresimin azalması için oyun oynuyordum.

   Oyunda tam yandığım sırada kapının açılma sesiyle başımı oraya çevirdim.

   Önden Min Joon arkasından annem içeriye girdi.

   "Hyungg, seni desteklemeye geldik." diyerek kucağıma attı kendini. Ben de iyice kucağıma alarak doğruldum.

   "İşte olacaksın sanıyordum." dedim anneme ithafen.

   "İş yerimin sahibiyim. Oğlumun yarışı için kendime tatil veremiyeceksem nasıl iyi bir anne olabilirim?" dedi yanağımı öperken. Topukluları olduğu için zorlanmamıştı.

   "Çok mutlu oldum. Hiç beklemiyordum sizi."

   "Ji Min hyungta gelecekti ama acil işi çıkmış gelemedi. Akşam hep beraber birincilik yarışını kutlarız dedi." Hepsi kazanacağımdan emindi. Keşke ben de olabilseydim.