(Çok smut değil yarı smut hatta çeyrek gibi bir şey. Okumak istemeyen işaretten itibaren okumasın plis.)(Yazar)
Hyunjin'in yaklaşık yarım saatlik yolu on dakika içinde tamamlamasının ardından sonunda evinin otoparkına varabilmişti. Rezidansın en üst katında kalmasına rağmen asansörü bekleyememiş merdivenle çıkmaya yeltenmişti fakat 14. Katta tıkanıp mecburen asansöre binmişti. İstemeyerekte olsa.
Bir hışımla kendisini evine attığında üstündeki ceketi rastgele bir yere fırlatıp merdivenlere yöneldi. İkişerli üçerli atladığı merdivenler her ne kadar gözünde giderek büyüyor olsa da onu da atlatıp önündeki son engel olan kapıyı da açtıktan sonra son birkaç dakikadır kafasını yemesine neden olan kişiyle karşılaştı. Fakat gördüğü görüntüyle beklediği görüntü çok farklıydı.
Hyunjin aklından bir sürü fantezi geçirmişti ve hepsine hazırlamıştı kendisini ama yatağında yastığa sarılmış olarak uyuya kalan Jeongin'i düşünmemişti.
Nefes nefese kalmış olarak kapıda duran Hyunjin lambayı kapatarak uyuyan çocuğun yanına ilerledi. Yattığı tarafta kalan boşluğa oturup yüzüne eğildi. Alnına bir öpücük bıraktığında kıpırdamaya başlayan çocuğu rahatlatmak için başını okşamaya başladı.
''Şşşş, uykuna devam et güzelim.'' Ses tonundaki rahatlık ve huzur bariz belli oluyordu.
''Hyunjin, sen misin?'' Hala uyku sersemiydi ve gözleri açılmıyordu.
''Benim, hadi uyu.'' Demesine kalmadan yatan çocuk gözlerini kapatıp uyumaya geri döndü.
Tamamen dalmasını bekleyene kadar saçlarını okşamaya devam etti Hyunjin. Ardından ayaklarının ucunda kalan kalın battaniyeyi üzerine örtüp odadan çıktı.
Mutfağa yönelirken telefonunu çıkarmış Yongbok'u arıyordu.
''Hyun, niye beni arıyorsun?''
''Ne demek, niye beni arıyorsun? Randevusuz arayamıyor muyuz?''
''O anlamda demedim. Yani senin meşgul olman gerekiyordu.'' Neyle?
''Jeongin'le ne konuştun?'' Anlaması uzun sürmemişti tabii.
''Hiçbir şey.''
''Yong, dökül.''
''Kendi sordu. Yemin ederim ben açmadım konuyu.''
''Lan hangi konuyu?''
~
(Birkaç saat önce)
''Felix, sana bir şey soracağım ama utanıyorum.''
''Koca kafalı mısın Jeongin, benden mi utanıyorsun? Sor gelsin.'' Demesi kolaydı tabii de sorması zordu Jeongin için.
''Cinsellik bir ilişki de ne kadar önemli?'' Sorduğunda konu Felix'i çekmiş gibi elindeki telefonu bırakıp yanında utana sıkıla oturan çocuğa döndü.
''Çok önemli, güven bana.'' Dediğinde Jeongin yanında bulunan yastığı eline alıp kafasına gömdü.
''Neden durup dururken sordun şimdi?'' Dediğinde kafasını kaldırmadan cevap verdi utanan çocuk.
''Bir yerde okudum. İlişkide cinsellik yaşamak o ilişkiyi sağlamlaştırır iki tarafı birbirine daha çok bağlar ve mutlu edermiş. Doğru mu?''
''Tabii doğru. Yani bu konuyu Jisung ile konuşsan daha iyi olurdu ama yaşadığım birkaç tecrübeyle yardımcı olabilirim.''
''Birkaç derken?''
ŞİMDİ OKUDUĞUN
You Will Be Okay | Hyunin
FanfictionAnnesinden küçük yaşta koparılmış ve çocukluğu elinden alınmış bastırılmış bir çocuk. Kendi adaletini sağlamaya çalışan ve kötülüklerin içinde büyüyen bir çocuk. İtirafları zor, aşkları büyük olacak. (Yan shipler Seungbin, Minsung, Chanlix)