İyi okumalarr ♡
(Yazar)
''Bulduysan al da gidelim. Neyine bakıp duruyorsun dakikalarca?'' diyen yanındaki çocuğu bakışlarıyla susturduktan sonra kağıtlara geri döndü sarışın.
''Siktirtme çene bağını. Sessiz konuş duyacak.'' Diyip kapıyı kontrol etti.
''Yine ne oluyor, yine ne boklar dönüyor tanrı aşkına?''
''Bu belgeler değiştirilmiş. Yıllar önce benim imzaladığım belgelerle bir değil. Ne maddeleri ne de imza doğru. İmzam kopyalanmış.''
''Yanlış hatırlıyor olabilir misin? Çok ilgilenmezdin bu şirket işleriyle.''
''Yanlış falan hatırlamıyorum. Birkaç ay önce kontrol etmek için Max ofiste değilken bakmıştım.'' Diyip elindeki dosyayı kurcalamaya devam etti. Ama elindeki belgelerden başka belge yoktu.
''Kim niye değiştirsin?''
''Belge sadece ben de ve o şerefsizde var. Ben de bendeki belgeyi kaybederim diye Max'a verdim. Bu kasanın anahtarı da sadece ben de ve onda var.''
''Hassiktir. O zaman Max-''
''Max bu işlerin içinde.'' Dediği an odaya giren genç adamla elindeki belgeleri toplayıp dosyanın içine sıkıştırdı Hyunjin.
''Buldun mu dosyaları?''
''Buldum. Bunları alıyorum. Başka kopyaları falan var mı?''
''Ben de olan sadece bunlar var. Başka dosya yok. Niye eksikler mi var?''
''İçine bakmadım. Varsa eğer git gel yapmamak için sordum. Neyse biz kalkalım. Bir şey olursa geliriz artık.'' Diyip apar topar kalktı. Ardından oturduğu yerde kıpır kıpır bir şeyler yapan çocuğu kaldırıp kapıya sürükledi.
Arabaya bindiklerinde sarışın çocuk hızla arabayı çalıştırdığında yanındaki eski dostu yavaşlattı.
''Çok hızlı gitme. Buralarda dikkat çekmeyecek şekilde turla.''
''Niye?''
''Turla işte sen.''
''Senin oyunlarınla uğraşamayacağım Chris. Hiç sırası değil.'' Dediğinde gözlerini devirdi Chan.
''Bir kere de güven amına koyayım. Tamam en şerefsiz, pislik, orospu çocuğu benim ama bu konu da güven en azından.''
Dedikleri sarışın çocuğu şaşırtmıştı. Normal de her durum da kendisini üstte gören ve asla taviz vermeyen biri olduğundan dedikleri gayet ikna ediciydi.
''Ağlama lan sen de hemen. Orospu çocuğu olduğun doğru bu arada. Annen hariç. Babanı hiç sevmem.''
''Küçüklüğünden beri yeterince belli ediyorsun zaten ama karşılıklı. Ben de senin babanı hiç sevmem.''
''Baban deme o puşta. Kanım çekiliyor bak.'' Dedikten yaklaşık beş dakika kadar daha ofisin yakınlarında turlamışlardı.
''Tamam yeter bu kadar. Telefonunu ver bana.''
''Telefonumu kurcalamana izin verecek kadar affetmedim seni. Ağır ol.''
''Ne yapayım senin telefonunu be. Tek olan şey Jeongin'in klasörleridir zaten.'' Dediğinde Hyunjin ters ters bakarak telefonunu ona verdiğinde dediklerinin doğru olduğunu anlamıştı ki ekran fotoğrafında da ikisinin fotoğrafı olması alayla gülümsemesini sağlamıştı.
''Aptal aşık.'' Diyerek fısıldadı ama onun duymasını istediğinden sesini çok kısık tutmadı.
''Sikicem belanı çocuk bak. İki saattir deli dana gibi turluyoruz. Yap ne yapacaksan hadi.''
ŞİMDİ OKUDUĞUN
You Will Be Okay | Hyunin
FanficAnnesinden küçük yaşta koparılmış ve çocukluğu elinden alınmış bastırılmış bir çocuk. Kendi adaletini sağlamaya çalışan ve kötülüklerin içinde büyüyen bir çocuk. İtirafları zor, aşkları büyük olacak. (Yan shipler Seungbin, Minsung, Chanlix)