7.Bölüm💫

43.3K 2.8K 1K
                                    

İyi okumalar💙

💫

Tuzun benim önümde olması ve Beha'nın masanın öbür ucunda olması dışında bir problem yoktu.

Masadaki sesler kesilirken kalbim hızlı hızlı atmaya başlamıştı. Efdal boğazını temizleyip önümdeki tuzu aldı. Sert bir şekilde Ferman'ın önüne bıraktı.

"Komiserim demeyi bir türlü öğretmedim size."

Ferman yutkunup zoraki bir şekilde gülümsedi. "Pardon komiserim ağız alışkanlığı"

Tim yapmacık bir şekilde gülerken konu dağılmıştı. İzel güldü. "Bir an Mahur ablaya dedi sandım"

Ben gülümserken Caner Bey burukca baktı gözlerime. Bakışlarımı Bera'nın sesiyle kaçırıp ona baktım.

"Hayırdır İzel. Ne çabuk benimsedin abla falan?"

İzel susarken Caner Bey sert sesiyle konuştu.

"Tabiki benimseyecek Bera. Mahur İzel'in ablası."

Bera yüzüme baktı. "Sonradan hayal kırıklığına uğramasın diye dedim baba. Damla için de aynısını diyordun"

Caner Bey bakışlarını kaçırırken boğazımı temizledim.

"Beni sevmek zorunda değilsin. Benimle konuşmak zorunda da değilsin anlarım anlayışla karşılarım. Ama bir daha o Damla denen kızla beni bir tutarsan ne anlarım ne anlayışla karşılarım."

Bakışlarımı hepsinin üzerinde gezdirdim. "Belki klişe ama her zaman işe yarayan bir söz vardır. Sevmek zorunda değilsin ama saygı duymak zorundasın. Benimle konuşmayın yüzüme bile bakmayın umrumda olmazsınız. Ama şahsıma yapılan herhangi bir hakarette ters bir davranışta saygı da sevgi de umrumda olmaz. Sanki ben size bayılıyormuşum da siz beni istemiyormuşsunuz triplerine girmeyin. Caner Bey ve Hayat Hanım seni istemiyoruz deselerdi tanışmayacaktık bile"

Dilim damağım kurudu be.

Önümdeki bardaktan bir yudum su içtim. Herkes susmuş bana bakarken muhtemelen dediklerimi sindirmeye çalışıyorlardı.

Hayat Hanım yanımda koluma dokundu. "Kızımsın sen benim. Nasıl istemem seni. Konuşma öyle nolur"

Dolu gözleri canımı yakarken yutkundum. "Biliyorum Hayat Hanım. Yani anlayabiliyorum. Sadece oğullarınız bir şeyleri fark etsin diye söyledim."

Caner Bey oğullarına kısaca bakıp yumuşayan gözlerle bana döndü.

"Sen onlara bakma kızım. Onlar bir kardeş istemiyor olabilir ama ben bir kız evlat daha istiyorum"

İçten bir şekilde gülümsedim. "Merak etmeyin Caner Bey bende abi istemiyorum. Benim bir tane abim var zaten."

Efdal yanımda gerilirken ona döndüm. 'Noldu' anlamında göz kırptım. Omuz silkip önüne döndü.

"Salona geçelim istersen kızım"

Caner Bey'i onaylayıp kalktım. Büyük salona girdiğimizde Hayat Hanım ve İzel yanıma otururken diğerleri de dağınık bir şekilde yerleşmişti.

"Abim şehir dışında demiştin. Nerde?"

Caner Bey'e dönüp gülümsedim. Gözlerimin parladığını tahmin ederken "Şırnak'ta.." dedim. "Asker..."

Caner Bey sevinçle yerinde doğruldu. "Asker mi?"

Heyecanı herkesi gülümsetirken bende heyecanlanmıştım.

Gözleri parlarken "Ne güzel" dedi. Başımla onayladım.

"Rütbesi ne ko-"

Bakışlarım hızla Ferman'a dönerken yutkunup sustu. "komando mu?"

MAHUR-EHVENİŞERHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin