51.Bölüm💫

31.4K 2.2K 838
                                    

On bin kelime

İyi okumalar💙

💫

Gecenin karanlığında sokak lambaları etrafı aydınlatıyordu. Soğuk havada himayesinde olduğum adamla sıcacıktım. Aramızda kalmış kollarım ve üzerime dolanmış kollarıyla üşümüyordum.

Başım boynunda, alnım çenesine değerken bedenimde hissettiğim kalp atışları huzur veriyordu. Yaklaşık on dakikadır bu pozisyonda sessize sarılıyorduk. Kapalı gözlerimle yerimde kıpırdandım.

Sanırım artık ayrılmamız gerekiyordu. Hem hava soğuktu hemde abimler gelirdi şimdi. Alnımı çenesine sürttüm.

"Beha artık gitsen iyi olacak."

Omzumdaki elinin birini başımın arkasına koydu. "İyi böyle." Alnımı öperken gülümsedim. Çok iyiydi tabi de, işte şartlar.

Tekrar aramıza giren sessizlikle hafif geri çekildi. Sırtımdaki ve başımdaki elleri belime inerken "Evlenmek farz oldu" deyişine güldüm.

Alnını alnıma yaslarken yanımızdaki arabaya yasladı. Kaşlarım havalandı. Kalbim heyecanla çarparken "Sokak ortasındayız" dedim itiraz edercesine.

Dudakları burnuma dokundu. Kısık sesle "Nolmuş?" Dedi. "Sende beni ilk sokak ortasında öpmüştün."

Aklıma o anlar gelirken tebessüm ettim. "Napayım?" Dedim omuz silkerken. "Senin öpmeye niyetin yok gibiydi."

Dudakları kıvrıldı. Ellerimi kollarına koyarken dudakları bu sefer alnıma dokundu. "Heyecanlandığını değil korktuğunu sanıyordum."

Bir şey demedim. Bu konuyu yeterince konuşmuştuk. Dudaklarıma eğilince "Beha" dedim sızlanırcasına. Bakışlarım boş olduğunu bilsem de sokağa kaydı. "Şimdi sırası değil."

Beni pek dinlemedi. Dudaklarıma ufak bir öpücük bıraktı. Geri çekilince başımı yan bir şekilde omzuna yasladım. Kollarındaki ellerimi karnının iki yanından belinin kenarına bıraktım.

"Sevgilimi öperken abime yakalanmak istediğim son şey bile değil emin ol."

Dudakları saçlarıma dokundu. "Doğan gayet medeni biri."

Güldüm. Ne olursa olsun gözlerimi huzura kapatırken omuz silktim. "Medeni, kibar değil ama kaba da değil, ilişkimize de onay veriyor tamam ama abartma sende."

Sessiz kalışıyla gözlerimi devirip devam ettim. "İzel-" anında sözümü kesti. Belimdeki elleri sıklaştı. "Şş tamam. Anladım."

Ufak bir kahkaha atarken aklıma gelenle durulup geri çekildim. Gözleri gözlerimi bulurken tek kaşımı kaldırdım.

"Sen şimdi onu bırakta,neler karıştırıyorsun onu anlat."

Kaşları önce hafif çatıldı sonra küçük bir "Haa" nidasıyla düzeldi. Çınar'la sürekli gizli gizli konuşmalar falan. Bu sefer benim kaşlarım çatılır gibi oldu. Çınar kız olamazdı değil mi?

"Bir şey yok dedim ya yavrum"

Tek kaşımı kaldırdım. "Anlatıyor musun Çınar'ı mı bulayım?"

Hafif güldü. Burnumun ucunu öperken "Bul. Anlatmaz" dedi net bir sesle.

Geri çekilip omzuna vurdum. Yaralı omzuna vurduğum sonradan aklıma gelecekti. "Ya anlatırsın ya da..."

Aklıma hiçbir şey gelmeyince sustum. Bu sefer tek kaşını kaldıran o oldu. "Ya da?"

Kaşlarımı çattım. "Ya da'sı bu işte. Anlat. Kaç aydır birlikteyiz, ismi şimdi geçiyor. Kötü bir şey mi var?"

MAHUR-EHVENİŞERHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin