68. Bölüm

6.5K 581 79
                                    

Turna'yı farklı bir yere aldıklarında önce amiri yanına çağırmış ve gecenin olayını araştırmasını polis kızlardan birini mağdur gösterip kanıtlı bir şekilde fuhuş çetesinin çökertmek plan sunmuş, sonrasında Tuna'yı arayıp hala İstanbul'da savcılık yaptığı için dosyayı kendisinin almasını ve üzerine düşmesini sağlamıştı. Son olarak arkadaşı olan avukatı arayıp Gece'nin müvekkili olmayı sağlarken Gece'nin kızını da yetimhaneden aldırtıp şuanlık en güvenli olduğu yer olarak zor durumda olan kadınlar için yapılmış tesise yollatmış ve selamını yollatarak annesi gelene kadar iyi bakılmasını istemişti.

Bu konuda içi rahattı çünkü devlet tarafından güvenceli bir yer olmasını sağladığı için Akif Bey ve kendi dışında kimsenin söz hakkı olmaması her yönden güvende olmalarını sağlarken 7 - 24 korunan bir yerdi. Gece'nin konusunu hallettikten sonra odadan çıkmış ve savcılıkta sahte raporlar hazırlandıktan sonra tekli koğuş için İstanbul cezaevine yollatılmıştı.

Aynı sıralarda Tufan da herkesin yerlerini ayarlatmış ve Turna ne kadar "Morgo denen adamı ben hallederim, sen ekibin başında dur." dese de karadan öğrendiklerinden yola çıkarak Turna'nın haberi olmasa da yanında olacaktı. Morgo psikopattı ve tanıyordu. Gerçi Turna'nın da tersi pisti. Her türlü hakkından gelirdi ama küçücük yaralanması dahi risk taşıdığı için onu tek bırakamamış ve gardiyan gibi yerini almıştı.

Dışarda operasyonlar aynı hızla devam ederken iki terörist barınağı temizlenmiş ve ellerindeki tabletlerle kafaları yıkanmış adamlara panzehirleri enjekte edilerek kendilerine gelmeleri için bir süreliğine daha öncede hazırlanmış binalarda tutulmaya başlamışlardı. Planlar kusursuz şekilde işlerken Turna'ya gelen haberler, aynı şekilde Tufan'ın kulağına da kendi aldığı bölgenin haberleri geliyordu. Turna saatine baktığında bire geldiğini fark etti. Şu Morgo denen adam hallolmadan maalesef burada kalmak zorundaydı ve böyle kritik bir zamanda dört duvar arasında sadece bekleyişte olmak canını sıksa da kimsenin bilmediği adamlarını dahi bu süreçte meydana sürmek zorunda kalmıştı. Hiç beklemedikleri bir zamanda tepelerine çöktükleri için şanslıydılar ama ilaçlarla yönetilen adamları kurtardıkları içinde istemsiz işler yavaş ilerliyordu. Normalde bulunan mevkileri bombalayıp un ufak etmek isteyen yanını sakinleştirmeye çalışırken "Aynı şekilde dikkat ederek talimatlara uyun. Bir süre bana ulaşamayacaksınız. Sizi takipte bulunan bazı tanışlara iletiyorum. Söylenenlere uyun yeter." diyerek karşı taraftan farklı bölgelerde bulunan adamlarından "Tamamdır." sesini duyunca üstada bağlanıp "Üstat, ben aradan çekiliyorum direk senden ve gizli ekipten emir alacaklar. Geldiğimde iletişime geçeriz." dedikten sonra kulağındaki cihazı kapatıp önündeki bilgisayarları ve telefonları toplayıp yatağın altına yerleştirip ışığı kapatarak yatağına geçmişti.

Tufan ise nöbet değişimi sırasında gelen kişiler arasında aradığını bulmuş ve uzakta takip de dururken birkaç defa uzaktan Turna'nın odasına bakmış ve kapısının altından sızan ışıkları görünce tekrar başka taraflara yönlenmişti. Kulağına gelen bilgide Tekin "Biri elimizden kaçtı Tufan. Adamın peşinden gidemiyoruz. Fotoğrafını telefonuna attım. Adana emniyet birliklerine bilgi geçin. Bilgi sızdırmadan yakalasınlar." Tufan "Tamamdır." derken telefonuna gelen fotoğrafı adana ekiplerine yollamıştı. Operasyondan dolayı baskın yapılan illerde polisler giriş çıkış yollarına ve meydanlara dökülmüş oldukları için sıkıntı olmayacaktı. Şehirler arası yollar çoktan kapatılmış ve her ihtimal düşünülmüştü. Sıkıntıyı hallettikten sonra telefonunu cebine attığında Morgo'yu etrafta göremeyince yerinden ayaklanıp dikkat çekmeden Turna'nın kaldığı odaya doğru yönlenmiş ve artık kapının altından ışık gelmediğini fark etmişti. Adımlarını hızlandırıp odanın kapısının önüne gelince curcunanın çoktan başladığını fark etmişti.

Son Hıçkırık (Savcı ve Komutan güçlü kadın serisi)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin