Dönüşüm

Üç Top Dondurma

Omzuma dokunan eller çoğaldı. Sen gittiğin günden beri . Sen gittiğinden beri. Sen gittiğinde...
Ben herzaman ki gibi Soğuktum. .Kimsenin ellerine bırakmak istemedim seni.Kimsenin teselli etmesini istemedim . Sadece gitmelerini istedim.Biran önce gitmelerini.Acılarıma başkaları ortak olsun istemedim.
Cunna'ya hayatta başımıza gelebilecek  bir olay gibi bahsettim.Olabilir bir şey.. Hayatta böyle şeyler olur..
Zamanın ortasında zamansızlaştım.Hersey çok hızlı akıyordu.. Seni yok ettiklerini sanıyorlardı. Önce bedenini çıkardılar. Sonra eşyalarını  aldılar. Oysa gözlerin aynadan bakıyor , görmüyorlar.Duvarlarda sesin , şarkı söylüyorsun kahvaltı  hazırlarken. Komik
duymuyorlar. İçime aldım seni , ruhunu göndermedim ki. Ellerimin içinde  ellerin.
Yine dokunmaya devam edeceksin. Gözlerin , gözlerimle beraber.  Ve beraber düşüneceğiz, beraber karar  vereceğiz. Bu bizim sırrımız , kimseye söylemeyeceğim ...

Acıların numaraları varmış.  Buna da katlanamazsın dersin.Oysa kalbin sandığından derindir.Katlana katlana girer acılar içine . Nefeste alırsın, yemekte yersin, zamanla gülersin de.
Ben  senden sonra her günü saydım. Dün pes ettin. iki gün önce umut ediyorduk. Bir hafta önce çok ağrın vardı.Bir ay önce  iyiye gidiyordun. Altı ay önce herseyle savaşıyordun .Dokuz ay önce tedaviye başladın.Tam bir yıl önce  hayatımızdaki her şey değişti..Artık karşılaştıracağın günün kalmadığında geri dönmek ya da ileri yürümek arasında  ikilemde kalırsın. Ben ikisini de yapamadım.Acın kaç numaraydı bilmiyorum ama zaman dedikleri şey ilacım olamadı..
   Tık tık tık..Masanın kenarına vurup  duruyordu.
Parmaklarının haberi yoktu.Aklı sadece teslimattaydı. Bu işi sorunsuz  becerirlerse büyük bir çevre edineceklerdi.Çok büyük bir firmaydı.Güvenlerini sağlamaları gerekiyordu.Çok güzel planlama yapmıştı.Adım adım her türlü ihtimali düşün müştü.Günlerdir buna kafayı yoruyor.Geceleyin  bile  rahat uyku uyuyamıyordu.
_Hep böylesin canım.
   Siyah düz  saçlarını parmaklarının arasına dolayarak:
_ Merak etme en iyisi olacak.Çünkü her türlü olasılığı düşündün.
Yavaşça yerinden kalktı uzun ince parmakları ile  birtanesinin omuzlarını ovmaya başladı.O ovdukça, omuzları düştü rahatladı. Dudaklarına bir tebessüm yerleşti. İyice sokuldu boynuna küçük bir öpücük kondurdu.Fısıldadı.
_Yine başaracaksın.
Kapı kısa  bir tıklamayla hemen açıldı.İçeri uzun boylu, elleri ceplerinde ,yüzünde geniş bir gülümsemeyle bir adam girdi.Girer girmez de kendini koltuğa salıverdi.
_ Bırak oğlum artık sıkma kendini gerildikçe gerildim. Tamam işte teslimat yolda, hersey istediğimiz gibi oldu. Merak etme memnun kalacaklar.Sen biliyorsun bundan daha iyi mal mı bulacaklar ?

Dui sessizdi. O firma onu arayıp memnuniyetini belirtmediği sürece rahat etmeyecekti .Bunu her ikisi de biliyordu.
_Bu bizim için büyük bir fırsattı.
_Evet bizde bunu çok iyi değerlendirdik. Tamam hadi sıkıyorsun vallahi beni de .

   Yüzüne doğru baktı. Konuyu değiştirmek  en iyisiydi.
_Melinda'yı aradım.
Ne olmuş der gibi baktı
_Yemek yapacaklarmış.(farkında olmadan gülümsedi.)Çabuk pes etmiş seninkisi!!
Bir anda tepesi attı.Sesi de yükseldi, yerinde kıpırdandı.
_Ne seninkisi ya  , sen yapma bari
Pot kırdığını anladı:
_Tamam  biraz gevşe istedim ya konuyu değiştireyim dedim Sözü ağzından aldı
_Daha da batırdın!!
_Hasta mıymış?
_Ne bileyim ya , sikecem kapat şu  konuyu.
_Neyse(ciddilesti) Melinda da o geldiğinden beri tedirgin.Her hareketini incelemiş. Tahmin ettiğimiz gibi çıkmadı herhalde.

   Melinda ne dedi ki der gibi baktı.17 yıllık arkadaşı konuşmadan anlamıştı ne dediğini.Yılların getirdiği bir
alışkanlıktı.Onu böyle tedirgin , üzgün görmek içini acıtıyordu. .Tabi karısını da. İkisinin acısı arasında sıkışmış kalmıştı.
_ Yani biz onu zengin züppe biraz serseri hayal etmiştik.Dediğine göre çok sessiz, içine kapanıkmıs. Pek zengin  çocuk profiline uymuyor. Melinda , Cunna'ya kötü örnek olacak diye yemişti kendini . Böyle birisiyle çocuk nasıl bir arada olur deyip duruyordu .Gerçi hala onu hiç yalnız bırakmıyor . (cümleyi değiştirdi).Ne olursa olsun onu yalnız bırakmaz onunla.

Dui sessizdi.Bu kadar konuşmaya ağzından bir yorum bile alamamıştı. Gerçi hep öyleydi . Bütün sevincini de üzüntüsünü de korkusunu da kaygısını da kendine
saklardı. Onu konuşturmak hicbir zaman mümkün değildi.Sadece onun yanında farklı olabilmisti. Sırf ona açmıştı içini. Bir anda canı acıdı.
Yüzüne fırlama bir ifade takınanak:
_Eee farklı mı, (demesem mi diye düşündü) hareketleri  ,
Kadın gibi mi ?
Dui daha ciddilesti:
_Bak Seryo , sizden başka kimse bilmiyor . Bu çok ciddi.Bak böyle bir şey duyulursa( derinden bir nefes aldı.Gözlerini kapattı.Onun gibi hiçbir şeye boyun eğmeyen, gururdan yapılmış adam çaresizdi.)
  Daha fazla konuşmasına izin vermedi .
_Tamam oğlum.Bir şey olmayacak.Kazasız belasız kurtulacağız bu beladan.Sen merak etme. Ben sadece havayı biraz dağıtmak istedim. Ya aramızda da bir geyik muhabbeti yapamayacak mıyız?
Telefonun sesiyle konuşma da bitmiş oldu. Dui telefonu açtı. Karşıdaki kişi konuştukça yüz hatları yumuşadı.
_Biz teşekkür ederiz efendim.Memnun kaldığınıza sevindim.Görüşmek üzere.
Bütün vücudunu koltuğa bırakıverdi.Günlerin gerginliği  bir anda toz  olup gitti.

    Odanın köşesinden gülümsedi ona. Gülümseyince gamzeleri belirginleşti.
_Emindim canım  tebrikler.

Cunna'yı aşağıya  indirirken:
_Seni göremeyince çok korktum ,Cunna biliyor musun?
Cunna başını kaldırıp babasına baktı:
_Ben, canım sıkılınca Toyan'ı görmek istedim.Bugun çok kötü  gözüküyordu.
_Ama benden izin almalıydın.
_Toyan da öyle söyledi. Ben aynı evdeyiz diye gerek duymadım.
_Aslında iki ev gibi düşün.Orası onun evi.Öyle istediğin zaman gidemezsin.Benden de ondan da izin istemelisin.

Odasına girdiler.Yatağına usulca yatırdı, babası. Elinden tutup çekti:
_Sen de gel yat biraz yanıma. Dediğini ikiletmedi.Kıvrıldı hemen yanına .
_Bugün günün  güzel miydi?
_Evet bugün dondurma günüydü. Herkes üç top dondurma seçti ve neden bu tatları sevdiğimizi  anlattık. Hem de bir güzel yedik.

Babasının saçlarını okşayarak konuşuyordu.Bu nasıl bir  gendi?Annesinin tiki gibiydi ne zaman ona çok yakın mesafede konuşsa gelir  saçlarını okşardı.Konuşurken ýüzü bir
Cunna oldu bir  Berdia.Cunna ilk bakışta babasına  çok benzese de hareketleri , mimikleri , insanları kendine çeken sıcaklığı ve o bal rengi gözleriyle aynı  annesiydi.
_Sen neleri seçtin?
_Çilekli , kavunlu , sade
_Sen neyi seçerdin baba ?
Gözlerini havaya dikti.
_Hııım Karamelli ,  limonlu ve kavunlu.
Cunna babasının gözlerinin içine baktı:
_Gördün mü? dedi.
Dui anlamsızca baktı Cunna devam etti.
_Ben çilekliyi seçtim.Çünkü annem Çilek kız masalını çok anlatırdı. Sadeyi seçtim çünkü  annemin en sevdiğiydi.Ama kavunlu (durdu babasına baktı.Gecen yıl yazın her gün dondurma  yediler. Annesi ağrısının olduğu en zor zamanlarda bile onlarla yarım saatte olsa durur dondurma yer muhabbet ederdi .Babası cümlesini tamamladı)
_Kavunlu üçümüzün de mutlaka aldığı bir toptu.
Cunna babasına sımsıkı sarıldı. Başını göğsüne dayadı. Babası saçlarını okşadı.
Babasının elleri Berdia'nın  ellerine dönüştü.Dui hissetti.Gülümsedi.Bu senin tatlı kızın Berdia , kızın büyüyor Berdia , büyütüyoruz onu.Merak etme .

Babasına doğru döndü  gözlerini artık uyku ziyaret  ediyordu:
_Sen ne yaptın  baba bugün ?
Babası saçlarını  okşayarak devam etti .
_Benim çook güzel geçti. İşyerinde olmasını istediğim bir iş vardı. Çok çalıştım ve bugün onu başardım.
_Aferin babacığım. Sesi uykuya yenik düştü.Gözler kapandı.Eğildi yanağına bir öpücük kondurdu.Yatakta doğruldu.Vücuduna uzanmış küçük bedenini yatağa bıraktı.Gözleri kapalı sayıklar gibi:
_Sadece Toyan'ın günü kötü geçti bugün. Hem hastaydı hem de üzgün.
Dui dondu kaldı.Bu çocuğa ne zaman yakınlaştı.? Ne zaman bu aileden oldu?
İçine yine kocaman bir taş oturdu.Mutfağa geçti. Sigara paketinden bir sigara alıp yaktı.  İçine  çekti.  Dumanı dişlerinin arasından savurdu. Elini cebine soktu.Eline bir kağıt parçası  geldi, aldı kağıdı açtı
    Toyan 15 Ocak 2000 
22 yaşındayım.Üniversite okumadım.Herhangi bir yiyeceğe alerjim yok.En büyük hayalim reklamcılıkta iyi bir yere gelmek. Medya   yazarı olmak. En değer verdiğim kişi annem....
Devamını okumadı eliyle sımsıkı toparlak yaptığı kağıdı çöpe fırlatıp attı...