'

26 4 2
                                    

Tiyatro salonu, sokaklarda dağıtılan el broşürü, duvarlara ve dükkan camlarına asılan posterler sayesinde ağzına kadar doluydu. Bu akşam sahnelenecek oyun hakkında herkes çok heyecanlıydı. Kadınlar bu akşam için en güzel kıyafetlerini giymiş, saçlarını özenle yaptırmışlardı; erkekler ise, takım elbise giymiş, saç ve sakal tıraşı olmuşlardı. İnsanlar birbirlerine telefon açmış, bu akşam çok özel bir yere gideceğini, bunu kendisinin çok özel bir insan olmasıyla bağdaştırıp, karşısındaki insana hava atmak istermişçesine duruşunu dikleştiriyor, telefonu tutan parmaklarını kibarca -ama parmakları için pek de kibar olmayan bir biçimde- tutmaya devam ediyordu. Ve en nihayetinde kiminin meraktan, kiminin gösterişten ve kiminin de sadece sanata olan tutkusundan kaynaklanan bu oyun için bu akşam salon epey bir doluydu. Gösteri, başlama saatinden bir iki dakika geçtiği halde başlamayınca ve kırmızı perdeler hala sahnede durmaya devam edince bazı insanlar kendi aralarında konuşmaya başladılar. Şimdi salonda koca bir uğultu hakimdi. Sanata düşkün olanlar böyle gecikmelerin yaşanacağını, birazdan açıklama yapacaklarını, gereksiz endişeye kapılmamamız gerektiğini söylerken; gösterişe düşkün olanlar ise, bunun bir saygısızlık olduğunu, haftalardır konuşulan ve her yerde büyük ses getiren böylesine seçkin ve değerli bir tiyatro oyunun bu denli sorumsuzluğa asla müsamaha gösterilmemesini ve derhal yetkili birinin açıklama yapmasını istiyorlardı; öte yandan, meraklılar hala merak etmeye devam ediyorlardı ve bazıları merak edecek daha iyi bir şey bulduğunda salonu terk etmekten geri durmuyorlardı.  Sonunda herkesin heyecanlanmasına sebebiyet olan mikrofondan gelen cızırtı herkesi suspus etmişti, şimdi herkes dikkatle iki yana doğru açılan kırmızı perdelere bakıyordu. Ortaya çıkan sahne salondakileri şaşkınlığa uğratmıştı. Gösteriş peşinde olanlar bu gördüklerinden sonra büyük bir gürültü ve kızgınlık içinde salonu terk etmişti. "Bu neydi canım böyle, biz bunun için mi kalktık ta uzaklardan geldik, haftalardır bu saçma şeyi mi bekledik; bu rezaleti tüm medyaya anlatacak sizi rezil edeceğiz, göreceksiniz." Onların gidişiyle salonun yarısı boşalmıştı. Bu akşam toplanan çoğu insan, aslında biz de oradaydık, demek için toplanmıştı belki de. Hayatın şaşalı gecesine kapılıp, bir kuple şarkı ya da bir dörtlük bile bilmeyen, pahalı kıyafetler altında saygı göreceğini düşünen ve her şeyden öte, anlamsızca konuşup yaygara çıkartan insanların bu gece burada olması sanata düşkünler açısından büyük bir hayal kırıklığıydı çünkü onların nutku tutulmuştu. Meraklılar biraz kıpırdanıp, söylense de oturmaya devam ediyordu. Sahne de ise birden fazla halat darağacına gerilmişti, sayılamayacak kadar çoktu. Salonun havası birden kasvetli olmuş ve etrafa ölüm kokusu yayılmıştı. Bu kez mikrofondan gelen cızırtı sağır edecek derecedeydi, herkes kulaklarını kapatmıştı. Bu bir uyarıydı aslında. Orada olanlara, ne duruyorsunuz kalkın da sahnede gösterinizi sergileyin, dermiş gibiydi. Kaldı ki insanların bu uyarıyı anlamasından ziyade hala üzerlerinde ki şoku atlatamamışlardı bile. Bu kez mikrofonda yumuşak tonda birisi konuşmaya başlamıştı. "Sizi bekliyoruz" demişti. Meraklılar olayın çözülmesinin ardından daha fazla orada bulunmanın delilik olduğuna kanaat getirmiş ve orayı kaçarcasına terk etmişlerdi. Kaçarken de oyunu izlemek için patlamış mısır getiren gösterişçilerin mısırlarını dökmüşlerdi. Salonda geriye sadece sanata düşkün olan insanlar kaldığında tiyatro sahibi insanlar onları fark etmişçesine sessizliğe gömülmüştü. Artık kışkırtıcı konuşmalar yapmıyor, herhangi bir uyarıda bulunmuyorlardı. Onlar da en az onlar kadar her şeyin farkındaydı. Yerlerinden kalkıp sahneye doğru yürümeye başladılar, sandalyelerin üzerine çıkıp halatları boynuna geçirdiler ve son kez nefes alıp sandalyeyi ittiler. Dans eden bedenler ile bu kez havaya gerçekten ölüm kokusu yayıldı. Sayıca fazla olan darağacının sadece bir düzinesi kullanılmıştı. Salon ölüm sessizliğine büründü. Oyun bitti, perde kapandı. 






DKB ZihniHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin