Akşam Güneşim

☀️38.BÖLÜM - Part 2☀️ (+18)

+18 uyarısı bölümün sonundaki kısa bir sahne içindir. Okumak istemeyenler için yine 🔞 uyarısı koyacağım 🥰

Spoiler almadan bölüm okumak isteyenler için artık spoiler bilgilendirmelerini buraya değil,  whatsapp kanalımıza yazıyorum. (2 spoiler sözüm daha duruyor. Yazacağım 😌)

Kanala katılmak isteyenler yine buraya yorum yapsın. Linkini atayım 😘 Yorumlarda görüşürüz.

Keyifli okumalar 💃🏻💃🏻💃🏻

☀️☀️☀️

Çaydanlıkları Hozan'la içeri gönderirken çocukların uyuduğunu abisinin kulağına fısıldamasını söylemiştim. Çocuklar bahanesiyle kalkıp kızları peşimize taksak erkekler de çıkıp bizim eve gelecekti. Bu yüzden büyük çaydanlıkları es geçip orta boy olanları seçmiştim.

Tabii tam tahmin ettiğim gibi çay gelmişken içmeden kalkmamıza Mesut enişte izin vermemişti. Memet, eniştesi ısrar etti diye bir bardak da olsa içeceğini söyleyince o aralıkta mutfağı toparlamaya girişmiştim kızlarla. Nihayet ilk çayların ardından kalkacağımızda ilk vetoyu Asmin yemişti. Annesi yanından ayrılmasına izin vermemiş, geç olduğu için gençlerin olacağı eve geçmesine izin vermemişti.

"Nikahsızken günah deyip izin vermiyorlardı. Şimdi nikahlıyız diye hiç izin vermiyorlar. Ne biçim iş, anlamadım," diye yakındı kulağıma doğru.

"Şimdi de günah değil, her şeyi yaparsınız, diye izin vermiyorlardır," dedim ben de onun kulağına doğru fısıltıyla. "Bakarsın mutfakta gizli saklı öpüşüp koklaşırsınız. Yapmadığınız şey değil."

Asmin elini sırtıma öyle bir geçirmişti ki önümdeki Zelal'e çarpmıştım. Sanıyorum utancından vuruşunun ayarını tutturamamıştı Asmin.

Mori hala çocuk gibi itişen gelinlere bakarken Zelal'in ona kızların da bizimle gelmesi için dil dökmesini dinliyordu. Halalar bakıyor diye Asmin'den uzaklaşıp duruşuma çekidüzen vermem gerekmişti.

Mori hala torunun uyuduğunu, kızların da etrafı toplayıp uyuyacağını söylüyorsa da benim anladığım kızlarını kendinden ayrı bir yerde uyutmak istemiyordu.

Zelal'in yanına geçip halaya hiç değilse çay vakti için büyük kızlarını göndermesini, çaydan sonra tek başlarına dönmelerine izin vermeyeceğimi söylemiştim. Beni de reddedeceğini sanırken arada Memet'in adını geçirdim diye kabul alınca bana bir güven gelmişti. O güvenle Asmin'in annesinden de izin istemiştim. Sanıyorum kızlara verilmeyen izni çocuklu gelinlere veriyorlardı. Gelinlik statümün avantajıyla bana oradan da izin çıkınca sevinmiştik.

Gulazer hala herkesin gitmemesini, birinin Mori halanın küçük kızıyla birlikte mutfağa bakmasını söylediğinde birimizin fedakârlık yapıp kalması gerekmişti. Asmin'in annesi onu almasın diye Zelal'i bıraksam sanıyorum Zelal beni gözleriyle yer bitirirdi.

"Ben kalayım," diyen Xezal olmuştu. Onu mutfağa bırakıp gitmek içime sinmeyeceği için vazgeçecektim ki erkekler tarafında da Berzan'ın kalacağı bilgisi geldiğinde Xezal'ın neden kalmayı istediğini kendimce anlamış, hiç itiraz etmemiştim.

Erkekler tarafından; Memet, Şiyar, Baver, Hozan ayaklanmıştı. Kadınlar kısmından; Asmin, Esme, Gulazer, Zelal gelmişti benle. En son annem de valizinden bir şeyler isteyince onu da bize gelmeye ikna etmiştim. Çocukları alıp doğrudan bizim eve geçtik.

Gulazer halanın evi köyün içinde olduğu için elektriğe erişimi vardı da bizim ev girildiği gibi karanlıkla karşılamıştı. Baver hemen lambaları yakmış, salonu aydınlatmıştı.