☀️39.BÖLÜM - Part 4☀️

4.4K 341 729
                                    

Sahura kadar sıkılmayın diye düzenlediğim yere kadarını atıp kaçıyorum 😘 (Kıymetimi bilin)

☀️☀️☀️

Midemde baş gösteren huzursuzluk yüzünden sağa sola dönmek istedim. Uykum zede aldı bir noktada. Hareket edip kaldığım yerden uyumaya devam etmek istedim. Sola döndüm önce, geçmedi. Sağa döndüm sonra, geçmedi. En son kendimi sırtüstü çevirdiğimde bir ayak pat diye göğsüme inmiş, uyanmamak için direndiğim uykumdan etmişti beni. Elim sızlayan göğsüme giderken gözümü aralamış, bana çarpan ayağın Kerem'e ait olduğunu görmüştüm.

Kerem uyurken döne döne kendini yatağın enine doğru çevirmiş, yüzünü Mir'in iki bacağının altında kalacak hale getirmişti. Mir'in ise dudakları emzik emer gibi gider gelirken aralık kalmış, tüm salyası Memet'in koluna akmış, orada kurumuştu.

"Ne biçim uyuyorsunuz maşAllah?" diye mırıldandım kendi kendime. Mir'in altından Kerem'i alıp düzgünce yatırdım. Üstlerini örtüp geri uzanacakken midem gece yediğim ne varsa sindiremediği için çıkartmak ister gibi kasılmaya başlamıştı. Yataktan kalkıp banyoya geçtim hızlıca. Kusmamak için soğuk suyla elimi yüzümü yıkayıp bir süre nefes alıp vererek kendimi tutmayı denedim önce. Olmadı. Neyseki çabam sayesinde çok şiddetli tezahür etmedi bulantım. Tek öğürüşte kurtarmıştım kendimi.

Ağzıma su çalkalayıp odaya geri döndüğümde Memet uyanmış, yatakta oturur vaziyette Kerem'i pışpışlıyordu. "Kustun mu?"

"Her sese nasıl da kalkıyorsunuz?" diyerek oturdum yanlarına. Banyonun serinliğinden sonra dizime değen yorgan sıcak gelmişti. Üstüme çekip kıvrıldım Mirişk'imin yanına. Memet Kerem'i yatırıp elini alnıma koydu. "Hasta değilim," dedim elini alnımdan indirip. Uzanınca dindi sandığım bulantım tekrar edecek oldu. Örtünün altından çıkmadan kaldırdım kendimi, oturup Memet'e baktım.

Şimdi desem bebeği, endişeyle bakan gözleri gülecek miydi benimle?

Ben daha ağzımı açamadan telefonu çaldı. Çocuklar irkilirken Memet hemen telefonunun sesini kapatıp kalktı yataktan. Biraz uzaklaşıp aramayı yanıtladı. O sıra Kerem artık geri uyuyamayacak kadar hareketlenmişti.

Memet telefonu kapatınca banyoya doğru gidecek oldu. Hemen sordum. "Bugün işe gitmesen? Ailece otursak? Bir şeyler konuşuruz belki."

"Gitmeyeceğim," dedi banyonun kapısını açarken. "Birkaç işim var. Sonrasında evdeyim."

Memet banyoya geçtiğinde akşama kalmadan hamile olduğumu söylemeyi kafama oturtmuştum. Şimdiden haberini nasıl vereceğimle ilgili kimisi romantik kimisi komik senaryolar geçiyordu zihnimden. Hangisinde daha çok şaşıracak, hangisinde daha çok güleceğin peşine düşmüştüm. Öyle ki çocuklarımın terlemiş kıyafetlerini değiştirmeyi küçük oyunlarla süslemiş bir de onları güldürmüştüm kendimle birlikte.

Memet yıkanana kadar odayı da toparlayıp giyinmiştim heyecandan hızlı hızlı. Kerem aç olduğu için huysuzluk edecek olmuş, oyuncaklarıyla oynamak istememişti. Mir'i kucağıma alıp Kerem'in elini tutarak odadan çıktım. Basamakları küçük adımlarla inip son basamakta Kerem'i zıplatmıştım.

Mutfağa geçtiğimizde Xezal yine erken kalkmış, çayı çoktan koymuştu. "Babanlar da kalkmış mı Xezal?"

"Kalkmışlar yenge. Salonda misafir abiyle konuşuyorlar," dedi uykulu bir sesle.

Akşam GüneşimHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin